Kategori : ELEKTRİK ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ, ENERJİ VERİMLİLİĞİ - Tarih : 30 Eylül 2021
ICCI 2021 Dijital Konferansı’nda konuşan T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Kojenerasyon teknolojisi karbon ayak izimizin azaltılmasına ciddi derecede katkı sağlıyor. Önümüzdeki süreçte kullanımının daha da artacağını düşündüğümüz kojenerasyon teknolojisi ve tesislerimizin önünü açmak için elimizden geleni yapmakta kararlıyız.” ifadelerini kullandı.
ICCI 2021 Dijital Konferansı’na T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, TBMM Sanayi Ticaret Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komite Başkanı Ziya Altunyaldız, T.C. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanı Mustafa Yılmaz ve Türkiye Kojenerasyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Aydın’ın yanı sıra birçok kamu ve özel sektör temsilcisi ile uluslararası ve ulusal enerji profesyonelleri katıldı.
T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Yenilenebilir enerji alanında yüksek üretim, teknoloji ve yetişmiş insan kaynağı temelinde yükselen bir sektör kurmaya kararlıyız. Bu amaçla Anadolu’nun kızgın güneşini güçlü rüzgârlarını ve coşkunun suyunu enerjiye dönüştürüyoruz. Özellikle yenilenebilir enerji de attığımız adımlarla kurulu gücümüzü 98.493 MW’a yükselttik. Toplam kurulu güç içerisindeki yenilenebilir enerji oranımız ise yüzde 53’e ulaştı. 2022’de sadece 10 bin MW olan rüzgâr enerjisi kurulu gücümüzü 10.000 MW’ın üzerine çıkarmayı başardık. Böylece önemli bir eşiği başarıyla geçmiş olduk. Güneş enerjisinde 7.435 MW’a ulaşarak 19 bin MW’lara doğru ilerliyoruz. GES ve RES kurulumuna önümüzdeki yıllarda 10’ar bin MW daha ilave etmeyi amaçlıyoruz. Böylece dünyada 13. ve Avrupa’da 8. olduğumuz rüzgarda, dünyada 18. ve Avrupa’da 8. olduğumuz güneşte çok daha ön sıralarda yer alacağız. Kojenerasyon tesislerimizin kurulu gücü 4600 MW’ı aştı, 5000 MW’a doğru ilerliyoruz. Isı ve elektriği aynı anda üreten çok daha verimli bir çalışma prensibine sahip bu tesislerimize olan desteğimizi de artıracağız. Kojenerasyon teknolojisi karbon ayak izimizin azaltılmasına da ciddi derecede katkı sağlıyor. Önümüzdeki süreçte kullanımının daha da artacağını düşündüğümüz kojenerasyon teknolojisi ve tesislerimizin önünü açmak için de elimizden geleni yapmakta kararlıyız.” dedi.
YENİLEBİLİR KAYNAKLARA ODAKLANMALIYIZ
TBMM Sanayi Ticaret Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komite Başkanı Ziya Altunyaldız, “İster kamu olsun ister özel sektör olsun ister bireyler olsun dünyanın sürdürülebilirliğine olumsuz etki eden, insan yaşamını olumsuz etkileyen ve bu anlamda tabiatın dengesini bozan her türlü faaliyetin sonucunda cezai, hukuki ya da tazminat sorumluluğuna herkes katlanmak zorunda. İklim değişikliğine ilişkin hususların süratle düzenlenmesi ve ‘kirleten öder’ ifadesinin tüm ulusal mevzuatlarda yerini bulmasının bir an önce sağlanmasını tavsiye ediyoruz.” vurgusu yaptı.
T.C. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanı Mustafa Yılmaz ise “Türkiye’nin potansiyeli ve enerjisi çok yüksek, bütün dünya için zorlu geçen pandemi sürecini dayanışma içinde tamamlayıp pandemi sonrası elbirliği ile sektörü çok daha iyi noktalara taşıyacağız. Türkiye’nin Otomobili’nin yollara çıkmasıyla birlikte ülkemizde hem sanayi hem bilgi teknolojileri hem de elektrik piyasası açısından yepyeni bir döneme gireceğiz. Bu yeni dönemde elektrik piyasasında daha esnek bir dağıtım sistemi ve sistem işletimi yaklaşımı esas olacak. Halen üzerinde çalıştığımız düzenleyici çerçevenin oluşturulmasında temel düsturumuz, elektrik araç filosunun gelişmesine imkan veren bir anlayışın hakim kılınmasıdır. Daha esnek, rekabetçi, bir nevi evrensel hizmet yükümlülüğü olarak tanımlanabilecek bir anlayışla tüm elektrikli araçlara ayrım gözetmeksizin hizmet vermenin esas olduğu bir piyasanın hukuki alt yapısını kurmak ve kurallarını geliştirmek için çalışıyoruz. 1 Haziran’da da vadeli elektrik piyasasını açtık. Cuma günü de inşallah vadeli gaz piyasamızın açılışına şahitlik edeceğiz. Bunlar sektörümüz için tarihi nitelikte adımlar.” diye konuştu.
Türkiye Kojenerasyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Aydın da, “Geçtiğimiz yaz döneminde başlayan elektrik talep puan seviyelerinde yaşanan rekor yükselişler bir yandan olumlu büyüme işaretiyken diğer yandan kurulu güç emre amade kapasiteler ve arz güvenliğini aksaklık sağlama yönlerinden bazı eksikliklerimiz olduğunu göstermiştir. Toplam 290 lisanslı kojenerasyon santrali kendi ihtiyacı olan elektrik ve buharı kendi tesislerinde üreterek milli şebekeye yük olmadıkları gibi ayrıca bu dönemde kendi ihtiyaçlarını aşan elektrik kapasiteleriyle şebekeye vererek destek olmuşlardır. Bunun yanında ülkemizin ihracat şampiyonları olan sanayi kuruluşları, bu büyük desteği vermenin yanında bir de uluslararası pazarda enerji maliyetlerini en verimli şekilde değerlendirerek kendi ürünlerini başarıyla pazarlama şansı bulmuşlardır. Enerji camiasının etkin insanları olarak yakın bir dönemde ve gelecek 5 yıllık dönemde ciddi zorlukların üstesinden gelmekle yükümlü olacağız. Enerji sektörümüzün bu zorlukları enerji verimliliği kavramını öncelikli tutarak başarıyla aşacağına inancım tamdır.” dedi.
Konferansta Enerji Üretiminin İklim Değişikliği Üzerindeki Rolü, Olağanüstü Dönemlerde Enerji Yönetimi, Enerji Üretiminde Yeni Teknolojiler, Biyo Kaynaklardan Enerji Üretiminin Önemi ve Geleceği, YEK-G ve Enerji Üretiminde Dijitalizasyon, Enerji Tahkiminde Güncel Gelişmeler, Türkiye’nin Yenilebilir Enerji Geleceği, Yenilenebilir Kaynaklar Ne Kadar Sürdürülebilir?, Elektrik Arz Güvenliği ve Dağıtık Enerji, Enerjisini Üreten Kentler ve Bölgesel Enerji, Hibrit (Melez) Enerji Sistemler, Enerji Santrallerinde İşletme ve Bakım, Elektromobilite Dönüşümü ile Net-Sıfır Hedefi Oturumları’na bağlı birçok konu değerlendirilecek.