CLA Akademi | Enerji Gazetesi

Yıldız: Rusya İle Politika Farkımız Akkuyu`yu Etkilemez…

Kategori : ENERJİ GÜNDEMİ, NÜKLEER ENERJİ - Tarih : 10 Eylül 2013


Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ortadoğu`daki istikrarsızlığın sürdürülebilir olmadığını belirterek, petrol fiyatlarında düşüş beklediğini ifade etti ve “iyimserim” dedi. Taner Yıldız, Türkiye ile Rusya`nın Suriye`de farklı politikalara sahip olmalarının da, Akkuyu`da Ruslarca hayata geçirilecek nükleer santral çalışmalarına herhangi bir zarar vermeyeceğini belirtti.

Enerji Bakanı Taner Yıldız, HaberTürk televizyonunda canlı yayına katılarak gündemdeki konulara ilişkin açıklamalarda bulundu. Anamuhalefet partisi CHP`nin lideri Kemal Kılıçdaroğlu`nun, Irak`a gitmek için Bağdat`tan izin alamadığı yönündeki iddialarına elindeki belgeyle cevap veren Taner Yıldız, özetle şunları söyledi:

“Kılıçdaroğlu’nun ana kaygısı; Enerji Bakanlığımızı, Ak Parti Hükümetini, söylemleriyle itibarsızlaştırmaktır. Ben şu anda kendi itibarlarıyla ilgili ciddi bir yara aldıkları kanaatindeyim. Dün saat onbire beş kala bir zarf gönderdim Sayın Kılıçdaroğlu’na ithafen. Benim gönderdiğim zarfı alamayacaklarını söylemişler. Bu (Erbil’e) izin belgeleriyle alakalı bir konuydu. Kendileri almadığı için ben basın yoluyla iletiyorum. Türkiye bir hukuk devleti, bir aşiret devleti falan değil. Erbil’e gidecekken Kerkük’e gitmişim yanlışlıklarını da vakai adiyeden sayıyorum. Benim öyle bir programım falan yoktu. 3 Aralık’ta bu iznin hem merkezi Irak hükümeti ulaştırma bakanlığı ve dışişleri bakanlığı tarafından yazılan muvafakat verildiğine dair yazıdır. Burada diyor ki (Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın Başkanlığındaki Türk delegasyonunun C 560 tipi bir uçakla gereken iniş izninin verilmesine)… Yani bu, gereken iznin 1 gün önceden alındığına dair belgedir. Burada açıkça belirtiyor.

Diyor ki bu bakan Erbil’e 4 Aralık’ta gidecektir. (Merkezi Irak hükümeti bu izni vermekten dolayı onur duyar) diyor. Ben bu yazıları alarak yola çıkmışım. Sayın Kılıçdaroğlu’nun böyle bir yanlış üzerine gereksiz sualin lüzümsuz cevabını vermek üzere bu konunun üzerine atlamasını da Türkiye adına üzüntü verici buldum. Bununla ilgili gensoru verilmişti. Bu evrakları grup başkan vekillerine ibraz ettik. TBMM genel kurulunda da bahsettik. Dün program sırasında bu evrakları tekrar gönderdim alamayız demişler neden gerçeklere gözlerinizi kapatıyorsunuz. Bunlar manşetlerde yayınlandı. Hadi siz bilmiyorsunuz CHP grup başkan vekillerine bu evrakları verdik. Bizle konuşmuyorsunuz bari niye kendi aranızda konuşmuyorsunuz. Böyle bir komik duruma düşmekten bir genel başkan sakınmaz mı kendini?”

BAĞDAT`IN VERDİĞİ UÇUŞ İZNİ UÇAKTA DA ELİMDEYDİ
Uçuş iznine ilişkin evrakların uçağa bindiğinde de elinde olduğunu anlatan Taner Yıldız, “Şimdi ne için Kılıçdaroğlu böyle bir yanlışın üzerine atlar. Ne için Irak’ı savunmak adına Türkiye Cumhuriyeti’nin bir bakanını güya tahfif eder? Hafife almaya çalışır? Ama ben o itibarsızlaştırmanın kendisine döndüğünü bu evraklarla beraber söylüyorum. Bu evraklar bir izin kâğıdıdır ve resmi yazışmalardır. Altında kaşesi vardır ve Merkezi Irak’ın da dosya numaraları, kayıt numaraları, uçuş numaraları ve kuyruk numaraları ile de Bağdat Büyükelçiliğine iletilmiş bir yazıdır. Şimdi kendi aralarındaki irtibatsızlığı, iletişimsizliği ben vatandaşımız adına hoş göremem. Siz kalkacaksınız bir ulusal televizyonda iftira atacaksınız. O iftira, o yalan yatsıya kadar bile sürmedi biliyor musunuz? Bakın şu anda üzerinden 12 saat geçmedi ve ben bu evrakları açıklıyorum burada. Yazık günah değil mi?”

İZNİN İPTALİ DE BAĞDAT`IN AYIBI
Elindeki belgeyi göstererek “Bu Sayın Kılıçdaroğlu’nun yalanının evrakıdır” diyen Taner Yıldız, şöyle devam etti:
“Daha sonra biz oraya yola çıktığımızda, biz şimdi izin vermiyoruz diye yazı gönderiyorlar. O da merkezi Irak Hükümetinin ayıbıdır. Şimdi ben kalkıp bunları sürdürülebilir bir ilişki için söylemiyorsam, ne için bunu istismar ediyorsunuz. Evrakı da ben gönderdim CHP Grup Başkan vekillerine. O yüzden dün akşamki konuşmayı sehven yapılmış bir konuşma olarak görmüyorum, kasten ve maksadını aşan bir konuşma olarak görüyorum ve iade ediyorum kendisine.”

NÜKLEER JAPONYA ALEYHİNE KULLANILMAMALI
2020 Olimpiyatları`nı Tokyo`nun kazanmasını da değerlendiren Taner Yıldız şöyle dedi:
“Ben Tokyo kazanır değil, İstanbul kazanır diye düşünüyordum ama Tokyo’nun kazanmasının veya kaybetmesinin nükleer gerekçelere bağlanmasının doğru olmadığına inandığımı belirtmiştim. Arkadaşlarımıza da bunun yorumunu yaptığımızda bunu özellikle konuşmuştum. Nükleer güç santrallerinin nasıl Türkiye için Suriye’deki, Mısır’daki olan olayların bölgemizdeki istikrarsızlıkların dezavantaj olarak kullanılmaması lazımsa Japonya içinde nükleerin bir dezavantaj olarak kullanılmaması gerektiğini söylemiştim. 442 tane nükleer santrale sahip olan dünyanın, otuz tane gelişmiş ülkenin Tokyo’daki olimpiyat düzenlemek için dezavantaj olmadığını biliyordu. Bizim iyi olmamız başkasının kötü olmadığı anlamına da gelmiyordu. Kazanamamak bu emeklerin boşa gittiği anlamına gelmez o yüzden ben durmak yok yola devam diyorum.”

RUSYA İLE FARKIMIZ AKKUYU`YU ENGELLEMEZ
Nükleer santralle ilgili bugün bir toplantı yapılacağı bilgisini veren Enerji ve Tabii Kaynaklar bakanı Taner Yıldız, nükleer santrali, siyasi hiçbir olaydan etkilenmeyecek tarzda bir teknik gerçekleştirme olarak gördüklerini vurguladı. Bugün Suriye konusunda Rusya ile aynı düşünmüyorsunuz, Rusla`ın yapacağı nükleer santrale bir zarar gelir mi diye sorulduğunu aktaran Bakan Yıldız, “Ben (gelmez) diye düşünüyorum. Bununla ilgili teknik çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bizim 2019 yılı elektrik üretimiyle alakalı hedeflerimizde şuanda herhangi bir şaşma söz konusu değil” dedi.

MISIR VE SURİYE MALİYETİ
Bölgedeki olayların Türikye`ye olumsuz yansımaları olmasının kaçınılmaz oluduğunu vurgulayan Bakan Taner Yıldız, “Yani hiç bir şey olmamış gibi davranamayız. Çünkü bölgede çok önemli şeyler oluyor” dedi. Dünyada işlem gören petrolün önemli bir bölümünün Hürmüz boğazı ve Süveyş kanalı üzerinden pazara sürüldüğüne dikkat çeken Enerji Bakanı Taner Yıldız şöyle konuştu:

“Yani Suriye’ye komşu bu bölge’de bulunan dünya’nın en büyük petrol ve doğalgaz üreticisi ülkeler İran, Irak, Suudi Arabistan’ı katarsak dünya’nın petrol üretiminin neredeyse yarısına karşılık gelen petrol üretimi bu bölgede yapılıyor. Bunların ticaretlerinin kesintiye uğrayacak olması endişesi tabi ki maliyetleri arttırır. Mısır’daki 3 Temmuz’daki darbenin Türkiye’ye 1 aylık faturası 300 milyon dolar civarındadır. Mısır’ın ve Suriye’nin dünyaya petrol üretimiyle alakalı ne tüketimine ne de üretimine çok dominant, çok yüksek bir etkisi yoktur. Ama buna rağmen fiyatları yüzde 10’lar civarında fiyatları tahrik etti ve yükseltti. Bu bizim için olumsuz bir durumdur. FED’in yaptığı açıklamalar döviz fiyatlarında olumsuz bir sinerji oluşturdu.

Şu anda dolar 2.04’ler civarında. Biz bir 1.87’ler, 1.88’ler civarındaki maliyetlerimizle bu işe başladık. Yani şuan son yürüttüğümüz bütün bu eylül ayı maliyetlerine bu rakamlarla başladık. Aradaki fark kadar 103 dolarlık ham petrolün 113, 115 dolarlara çıkması döviz fiyatlarının bu dediğim rakamlara ulaşması her birisi bizi olumsuz etkileyen unsurlardır. Bunu gerek kamu, gerekse özel sektör olarak gerek vatandaşımız, gerekse sanayicimiz olarak hep beraber ödüyoruz. O yüzden Sayın Başbakanımız yüksek sesle bunu söylüyor. Biz orada hiç bir şey olmamış gibi nasıl davranırız? Bırakın ekonomiyi önce insani gerekçelerle onlar bizim kardeşlerimiz ve orada bir yangın var o açıdan bunların olumsuz tesirlerini hep beraber görmek durumundayız ne yazık ki.”

ORTADOĞU`DAKİ İSTİKRARSIZLIK SÜRDÜRÜLEMEZ
Doğalgaz fiyatlarında bir artışa gidilip gidilmeyeceğği sorusu üzerine “Şimdiden benim bir şey söylemem doğru değil” diyen Yıldız, daha sonra şunları söyledi:

“Bunu hem Hazine ile hem Maliye ile beraber görüşüp o şekli ile belirliyoruz. O da şu, maliyetlerimizin arttığı muhakkak, biz doğalgaz fiyatını 28 tane Avrupa birliği üyesi arasında en ucuz alan ülke değiliz ama en ucuz satan ülkeyiz. Şimdi bu nasıl yapılıyor, nasıl oluyor? Gerek Ak Parti hükümetimizle beraber çizen politika ve stratejilerinin enerji ile alakalı kalemlerin çok ciddi bir yansıması olarak görebiliriz. Yerli kaynaklarımızın ve yenilenebilir kaynaklarımızın dengelenmesi ve balans edilmesiyle alakalı bir husus olarak görebiliriz.”

DOĞALGAZA ZAM YAPMAMAYA ÇALIŞACAĞIZ
Ham petrolün varil fiyatının 102-103 dolarlardan 115 dolarlar civarına yükseldiğine işaret eden Bakan Yıldız, “Nereden bakarsanız bakın yüzde 10 arttı. Döviz fiyatlarında da benzer, hatta daha yüksek bir artış oldu. Biz döviz fiyatıyla alıp alıp TL ile satan bir yapıdayız. Yani her dövizin fiyatını yükseltmiş olması bizi açık pozisyona daha çok sokuyor. Ve bunun Türkiye’ye bir yıllık maliyeti var. Bu haliyle devam etse maliyeti 3 milyar dolar civarındadır.

Bu ciddi bir rakam, büyük bir rakam bunları biz vatandaşımızın lehine, sanayicimizin lehine, tüccarımızın lehine dengelemeye ve balans etmeye çalışıyoruz, kendi içimizde o maliyetleri eritmeye çalışıyoruz. Ben bu bölgesel istikrarsızlığın sürdürülebilir olduğu kanaatinde değilim. O yüzdende bu fiyatların sürdürülebilir olmadığına inanıyorum. Yani önemli ve temel bir gerekçem var. Ondan dolayı ben çok kötümser bakmıyorum.”

Kaynak: Enerji Günlüğü


Yorum Yaz
Ad Soyad :
E-mail :
Yorum :

Green Pi Enerji

EcoGreen | Biyokütle - Biyogaz - Güneş Enerjisi Santralleri



   GÜNCEL ENERJİ KÖŞE YAZILARI

   TÜM ENERJİ KÖŞE YAZARLARI VE YAZILARI>>

DİL SEÇİMİ:

  • Turkish
  • English

ENERJİ HABERLERİ KATEGORİSİ

SİTE İÇİ ENERJİ ARAMALARI

Enerji Sektörü İş İlanları & Kariyer

Enerji Kütüphanesi



WhatsApp chat