Kategori : DOĞALGAZ ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ - Tarih : 25 Ağustos 2014
Rusya-Ukrayna arasındaki krizin sonuçlarını görmeye devam ettiğimiz şu günlerde; Rusya, enerji jeopolitiğindeki ve doğalgaz ihraç eden ülke olmasındaki konumunu daha fazla güçlendirmektedir.
Rusya’ya doğalgazda %30 bağımlı olan AB, bağımlılıktan kurtulmanın yollarını ararken doğalgazda %15 bağımlı 
olduğu bir diğer kilit ülke olan Cezayir, Rusya’nın iki enerji devi Gazprom ve Lukoil’i doğalgazın keşfedilmesi ve işletilmesiyle ilgili Eylül ayındaki ihaleye davet etmiştir. Rus şirketlerin ihaleyi kazanması durumunda, AB’nin Rusya’ya enerji konusunda daha fazla bağımlı olması kesindir.
Hali hazırda bu denli bağımlılık varken Rusya’nın ilk etapta enerji silahını çekmek yerine gıda ithalatının durdurulması yönündeki kararı uzmanlar tarafından şaşırtıcı bulunsa da, durum o kadar da şaşırtıcı değildir. AB üyesi çoğu ülkede şu an yaz mevsiminin etkileri görülmektedir. Yaz aylarında doğalgaza olan talep azalma eğilimi gösterdiğinden, enerji silahını şu aşamada kullanmak etkili sonuçlar doğurmayacağından ve ilk etapta ekonominin tabanını sarsacak bir yaptırım Ruslar tarafından kullanılmıştır. AB komisyonları bu durum karşısında yaptırımın etkilerini azaltmak için 125 Milyon Euro tutarında bir fon oluşturup üreticiye destek vermeye çalışsa da, halen ekonomik krizlerin etkilerini atmaya çalışan AB’nin işi bu kadar kolay değildir.
Yaptırımın hedefinde olan çiftçilerin, hasat ettiği ürünü satamayacağından; gübre alımı azalacak, ürününü koruyan kimyasal ilaçlara talebi azalacak, ekin işlerinde kullandığı araçların yakıt giderleri azalacak ve son olarak istihdam ettiği kişi sayısında azalma ile beraber gelirleri düşecektir. Diğer taraftan gıda üretimi yapan ve ihracatında bulunan firmalar Rusya’ya arz ettiği ürünü kısa sürede başka ülkeye satamayacağından; üretimi düşürecek adımlar atarak, kullandıkları hammaddeleri azaltacak ve işten çıkarmaları başlatacaktır.
Bu olumsuz sonuçların AB Sigortacılık Sektörüne etkileri ele alındığında zincirleme yaşanacak olaylar sektörü derinden etkileyebilir. Tarım Sigortası yapan sigorta şirketleri hasat edilen tarım ürünleri azalacağından çiftçiyi koruma altına alan poliçe primleri düşecek, Nakliyat Sigortası yapan sigorta şirketleri ihracat olmaması sebebiyle daha düşük nakliyat primi toplayacak, İşsizlik Sigortası yapan sigorta şirketleri işten çıkarmalar karşısında işsiz kimselere vereceği ödenek artacak, Yangın Sigortası yapan sigorta şirketleri kapanması muhtemel küçük işletmeler sebebiyle daha az prim toplayacaktır. Ve bu primleri toplayan dağıtım kanalı acentelerin gelirleri olumsuz etkilenecektir. Bu ve benzeri olumsuzluklar, sigorta şirketlerinin topladığı primler ile satın aldığı finansal araçlardan -Tahvil-Bono-Hisse Senedi vb- elde ettiği getiriyi düşürecek ve piyasada likidite sıkıntısı oluşmasına katkı sağlayacaktır.
Uluslararası enerji stratejilerinin geldiği bu nokta; etkilenmesi ilk etapta akla gelmeyen sektörleri derinlemesine etkileyebilecek unsurlar taşımaktadır. Bu sebeple, tüm sektörlerin enerji politikalarının yansımalarının azaltılması için enerji sektörünü yakından takip eden birimler ve haber kaynaklarıyla koordine olması gerekmektedir.
Yağmur GÜNEŞ
Kaynak: Enerji Enstitüsü
