Kategori : ENERJİ GÜNDEMİ, NÜKLEER ENERJİ - Tarih : 07 Eylül 2015
Mersin’de yapılması planlanan Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin yüklenici firması Akkuyu NGS A.Ş.’deki Bilgilendirme Merkezi Müdürlüğü görevinden istifa eden Mehmet Faruk Uzel, istifasının ardından hakkında iftira ve linç kampanyası başlatıldığını, bununla ilgili suç duyurusunda bulunacağını söyledi.
Mersin’in Gülnar ilçesi Büyükeceli Mahallesi’nde yapımı planlanan Akkuyu Nükleer Santrali, son günlerde bir istifayla Mersin gündemine oturdu. Yaklaşık 3,5 yıldır Akkuyu NGS A.Ş. Toplum Bilgilendirme Merkezi Müdürlüğü’nü yürüten Faruk Uzel, 17 Ağustos 2015 tarihinde bu görevinden istifa etti. Uzel’in istifası, önceki gün bazı kişilere telefonla gönderdiği kısa mesajla kamuoyuna yansırken, hemen ardından basın kuruluşlarına Uzel ile ilgili iddiaları içeren bir açıklama gönderilmesiyle istifanın arkasındaki deprem de gün yüzüne çıktı. Uzel’in şirkette yolsuzluk yaptığı ve şirket çalışanı kadınlara cinsel tacizde bulunduğu iddialarının yer aldığı açıklama üzerine Faruk Uzel, bugün Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde basın toplantısı düzenledi. Açıklamalarında, Akkuyu Nükleer Santrali Projesi’ni üstlenen Rus devlet şirketi Rosatom hakkında çeşitli iddialarda bulunan Uzel, şirket tarafından tehdit edildiğini, hakkında iftira ve linç kampanyası başlatıldığını söyledi.
Emniyet teşkilatından 2010 yılında kendi isteğiyle emekli olduktan sonra Mayıs 2011’de Akkuyu projesine dahil olduğunu belirten Uzel, “Bu projenin içerisinde olmamın en temel nedeni, gelişen, büyüyen ve ayağa kalkma gayreti içerisinde olan ülkemin enerjide dışa bağımlılığını azaltacak bir proje olarak nükleer santral projesini görmem ve bunun içerisine dahil olmak istememdi. Bu şuurla bir milli görev addederek bu projenin içerisinde yer aldım. Tüm yaşanan olumsuzluklara rağmen bugün hala gelişen, büyüyen Türkiye’nin kalkınması, milli bağımsızlığını elde edebilmesi için nükleer teknoloji ve nükleer güç santrallerine sahip olması elzemdir, bir zorunluluktur” dedi.
“PROJENİN İŞLEYİŞİNDE SORUNLAR VAR”
Projeye dahil olduğu ilk günden beri projenin işleyişinde sorunlar olduğunu, proje şirketi olan Akkuyu NGS’nin ve yapısının kurumsallıktan çok uzak olduğunu öne süren Uzel, son 1 yıllık süreçte projeye dair itirazlarını şirket içinde daha yüksek sesle dillendirdiğini, bunun akabinde de gerginliğin tırmandığını ve 17 Ağustos 2015 tarihinde karşılıklı mutabakatla ve yasal tazminatlarını alarak işten istifa ettiğini anlattı.
İstifasının ardından köşesine çekilip susmayı tercih ettiğini ve 12 gün konuşmadığını aktaran Uzel, iki gün önce telefon rehberimde kayıtlı olan 439 adet kartvizite “Ülkemin nükleer santral inşa etmek ve bu teknolojiye sahip olmak adına yaptıklarını desteklemekle birlikte proje uygulayıcısı Rus şirketinin faaliyetlerini ve bu zihniyetin inşa edeceği bir nükleer santrali ülkem ve milletim için çok ciddi bir risk unsuru olarak görüp, bu durumu dile getirmem sonucu Akkuyu Nükleer Santral Projesi’nden ayrıldığımı bildiririm” şeklinde bir mesaj gönderdiğini dile getirdi.
Bu mesajın şirket yöneticilerini rahatsız ettiğini ve dün sabah bir şirket yetkilisinin kendisini telefonla tehdit ettiğini iddia eden Uzel, projeden duyduğu rahatsızlığı dile getirme hakkına, hürriyetine de cesaretine sahip olduğunu vurguladı. Ayrıca, çeşitli e-posta hesaplarından basın mensuplarına adının zikredildiği hayali ve uydurma içerikleri olan paylaşımlar geçildiğini ifade eden Uzel, “Bununla ilgili olarak bugün suç duyurusunda bulunacağım. Adli makamlar ve emniyet birimleri tarafından bu çakma hesapların gerçek kullanıcılarının bulunmasını ve iftira, hakaret, suç uydurma suçlarından cezalandırılmalarını isteyeceğim” diye konuştu.
Bu iftira kampanyasının şirket ağzından yapıldığını da öne süren Uzel, “Şimdi mi geldi aklınıza yolsuzlukla mücadele etmek? Madem orada benim yolsuzluk yaptığıma dair bilgileriniz vardı da niye 3,5 yıl beklediniz bunu dile getirmek için?” diye sordu.
Mal varlığının arttığı iddialarına ise Uzel, 30 yıldır eşiyle birlikte çalışıp sahibi olduğu bir ev ve bir otomobilin maddi karşılığının, şirkette çalışan bazı kişilerin bir aylık maaşına denk olduğunu söyledi.
“AKKUYU NÜKLEER SANTRALİ’Nİ YAPACAK ŞİRKET ROSATOM OLMAMALI”
Rosatom ve Akkuyu Nükleer A.Ş.’den duyduğu rahatsızlığın sebeplerini de anlatan Uzel, şirkete şu soruları yöneltti: “Mersin Bilgilendirme Merkezi’nde zemin kotunun bir metre altındaki ofis olarak kullanılan odalardaki taban suyunu izole edip kesemeyen mühendislik bilginizle Akkuyu’da deniz kıyısında ve deniz seviyesinden 12 metre düşük kotta yapacağınız nükleer santralin güvenli olacağına inanmamızı mı bekliyorsunuz? Bugüne kadar taşeronunuz olan şirketlerden mahkemelik olmadığınız şirket var mıdır? Sözleşme yönetimini mi bilmiyorsunuz? Ödemeleri mi yapamıyorsunuz? Yoksa sözleşme dışı beklentilerinize karşılık bulamadığınız için mi bu sorunları yaşıyorsunuz? Sizin kiralama taahhüdünüz üzerine inşa edilen otelle nasıl bir ilişkiye girdiniz ki, mahkemelik oldunuz? Bu sorunlu işlemden dolayı ana taşeronunuz olan Atomstroyeksport’un müdürünü apar topar neden kovdunuz işten? Projeyi maddi gerekçelerle yürütemediğiniz doğru mudur? Kıyı kenar çizgisini dikkate almayı bile akıl edemeyip 1 nolu reaktörü kıyı kenar çizgisinin altına yerleştiren mühendislik rezaletiniz yüzünden projeyi uygulamadığınız ve bunun için kanun değişikliği beklediğiniz doğru mudur?”
Uzel sözlerini şöyle tamamladı: “Bunlar ve daha onlarca nedenden yola çıkarak Türkiye’nin ilk nükleer güç santralinin Rosatom tarafından yapılıyor olmasının ülkemin ve milletimin menfaatine olmayacağını düşünüyorum. Evet, bu ülkeye nükleer santraller ve nükleer teknoloji gereklidir ama bu Rosatom eliyle olmamalıdır. Bunu yapacak şirket Rosatom olmamalıdır.”
Kaynak: EnerjiEnstitüsü