Kategori : ELEKTRİK ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ, RÜZGAR ENERJİSİ & RES - Tarih : 30 Nisan 2019
Bloomberg NEF (BNEF) tarafından yapılan yeni bir araştırma, lityum-iyon pillerin maliyetinin geçtiğimiz yıl %35 düşerek 187 $ / MWh’a ulaştığını ve offshore rüzgârın maliyetinin 12 ay öncesine göre şu an neredeyse çeyreği kadar (%24) daha düşük olduğunu gösteriyor. Aynı zamanda, onshore rüzgâr ve fotovoltaik (PV) güneş enerjisinin daha sabit teknolojileri kurmanın maliyeti de düşüşünü sürdürdü.
Güneş enerjisi projelerinin maliyeti, %18 azalarak 57 $ / MWh ‘a düşerken, bu yılın başında inşaatı başlanan onshore rüzgâr projeleri için seviyelendirilmiş enerji maliyeti, bir yıl öncesine göre %10 daha düşerek 50 $ / MWh oldu. BNEF Enerji Ekonomisi Başkanı Elena Giannakopoulou, “Bu on yıla bakıldığında, teknoloji yeniliği, ölçek ekonomileri, yüksek fiyat rekabeti ve üretim tecrübesi sayesinde, 
bu düşük karbonlu seçeneklerin maliyet rekabetçiliğinde şaşırtıcı gelişmeler kaydedildi” dedi.
BNEF analizi, onshore rüzgârı, güneş PV ve offshore rüzgarı için megawatt-saat başına LCOE’nin, 2010’dan bu yana sırasıyla %49, %84 ve %56 oranında düştüğünü gösteriyor. Son proje maliyetleri ve geçmiş batarya paketi fiyatlarına dayanarak, lityum-iyon batarya depolaması 2012’den bu yana %76 oranında azaldı.
Pillerin maliyetindeki düşme, kömür ve gazla çalışan elektrik santrallerinin ve nükleer santrallerin yaptığı birçok işin yapılması için güneş ve rüzgâr gibi kesintili yenilenebilir enerji kaynakları için yeni fırsatlar yaratıyor. Güneş ve rüzgâr santralleri ile birlikte bulunan batarya enerji depolama, gerektiğinde teslim edilebilecek “dağıtılabilir enerji” sağlamada, sübvansiyonlar olmadan bile kömür ve gaz enerjisiyle rekabet etmeye başlıyor. BNEF, pil depolamanın, yenilenebilir projeler için tek seferde bir ila dört saat arasında herhangi bir şey için yedek güç sağlayabileceğini belirtiyor.
BNEF Enerji Ekonomisi Analisti Tifenn Brandily, güneş PV ve onshore rüzgâr çoğu ülkede en ucuz yeni “toplu üretim” kaynağı olma yarışını kazandı, ama temiz teknolojilerin yaygınlaşması bunun da ötesine geçiyor ve özellikle gazla çalışan tesis operatörlerinin dengeleme rolünü tehdit ediyor diye ifade etti.
Offshore rüzgâr enerjisinin ilerlemesi de oldukça önemli, çünkü teknoloji, onshore rüzgarlarına veya güneş PV’lerine kıyasla kısa vadede pahalı bir üretim seçeneği olarak görülüyordu. Zaman içinde daha büyük türbinlerin ve yüzer platformların kullanılması olasılığının keskin bir maliyet azalmasına yol açabileceği umuluyordu. Ancak bu maliyetler, teknolojik gelişmeler sayesinde tahmin edilenden çok daha hızlı bir şekilde düşmüştür. Sadece beş yıl önce 220 dolardan fazla olan offshore rüzgarı, şu anda küresel olarak 100 $ / MW’ın altındadır, bazı Avrupa projeleri bunun da altında kalmaktadır.
Kaynak: “Batteries, Offshore Wind Lead Clean Energy Cost Cuts As Renewables Continue to Undercut Coal and Gas”, Forbes
