Kategori : DOĞALGAZ ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ, PETROL ve AKARYAKIT SEKTÖRÜ - Tarih : 02 Temmuz 2016
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, enerji sorunlarına çözüm ararken, bu çözümlerin bölgesel ya da küresel istikrara, barışa, huzura olan katkısının öncelik olarak belirlenmesinin gerektiğini ifade etti.
Çin’in başkenti Pekin’de düzenlenen G20 Enerji Bakanları Toplantısı çerçevesinde “Uluslararası Enerji Gelişimi için Tahminler, Fırsatlar ve Tehditler” oturumunda kendisine moderatörlük fırsatının verilmesinden dolayı memnuniyetini ifade eden Bakan Albayrak, enerji piyasalarının hızla küreselleştiği, fırsat ve risklerin aynı şekilde artış gösterdiği bir dönemde bu konunun ele alınmasının son derece doğru olduğuna işaret etti.
Enerji konusunun son yıllarda dünya gündeminin en üst sıralarında yer aldığına dikkati çeken Albayrak, bir tarafta üretici ve tüketici ülkelere olan etkileriyle değişken petrol fiyatları, diğer tarafta enerji arz güvenliği endişeleri ve kaynaklar açısından zengin ülkelerde devam eden siyasi istikrarsızlık ve çatışmalar bulunduğunu söyledi.
“Siyasi olarak istikrarsız hangi coğrafyaya baksak, enerji kaynaklarının bu bölgelerde yoğunlaştığını görmekteyiz. Bu durum akla şu soruyu getiriyor: Tüm bu çatışma ve istikrarsızlıkların engellemesinde enerji kaynaklarının rolü yadsınabilir mi?” ifadesini kullanan Albayrak, yaşanan süreçlerin di̇kkate alındığında artık enerji̇ kaynaklarının paylaşımı ya da dünyanın arz güvenli̇ği̇nin farklı bi̇r konsept ile ele alınması gerekliliğinin ortaya çıktığını kaydetti.
“Enerji sorunlarına ya da enerji temelli sorunlara çözüm ararken, bu çözümlerin bölgesel ya da küresel istikrara, barışa, huzura olan katkısını öncelik olarak belirlememiz gerekir.” diyen Albayrak, her krizin gelişme için fırsatlar sunduğuna inandığını ifade etti.
“Bugün enerji kaynakları ve enerji güzergahları ne kadar mücadeleni̇n kaynağı i̇se bi̇r o kadar da i̇ş bi̇rli̇ği̇ni̇n, i̇sti̇krarın ve i̇tti̇fakların kaynağı olabi̇leceği̇ne de i̇nanıyoruz. Günümüzde, ülkeler arasında i̇ş bi̇rli̇ği̇ ve dayanışma olmadan, hi̇çbi̇r ülkeni̇n enerji̇ arz güvenli̇ği̇ni̇ tek başına sağlamasının mümkün olmayacağını düşünüyoruz. Bölgesel i̇sti̇krar ve huzuru önceli̇k olarak beni̇msemeyen hi̇çbi̇r i̇ş bi̇rli̇ği̇ ve ti̇careti̇n de kalıcı olmayacağına i̇nanıyoruz.” şeklinde konuşan Enerji Bakanı, Türkiye’nin tüm politikalarındaki temel kaygısının bölgesel ve küresel barış ve istikrarın sağlanması olduğunu vurguladı.
“Üstümüze düşen her sorumluluğu alırız ve risk almaktan çekinmeyiz. 3 milyon mülteciye kapımızı açtık. Sınır, inanç veya etnik köken tanımayan terörizme karşı savaşımıza devam edeceğiz. Her zaman barış ve hoşgörüyü temel alan yapıcı bir yaklaşımı savunuyoruz.” ifadesini kullanan Albayrak, Türkiye’nin politikalarını oluştururken enerjiyi yapıcı ve tamir edici bir enstrüman olarak kullandığına dikkati çekti.
Albayrak, “Tarafların ekonomilerine katkı sağlayan uluslararası enerji projelerinin, bölgesel huzur ve istikrar çıtasını da yükseltmek için bir fırsat olacağına inanıyorum. Bu öneri ulusal çıkarların ötesine gitmektedir.” değerlendirmesinde bulundu ve söz konusu önerinin sorumlu bir yaklaşım gerektirdiğini, Türkiye’nin bu önemli sorumluluk için güçlü bir şekilde çalıştığını kaydetti.
Trans Anadolu Ham Petrol Boru Hattı Projesinin (TANAP) burada bahsedilebilecek en uygun proje olduğuna inandığını ifade eden Enerji Bakanı, Türkiye’nin TANAP ile ilişkilerini ve iş birliğini güçlendirdiğinin altını çizdi.
“TANAP ve Güney Gaz Koridoru Türk ve Avrupa’nın arz güvenliğine olan etkileri ile bir model olarak alınabilecek prototip enerji projesi niteliğindedir. Geçtiğimiz ay temel atma törenine katıldığımız Trans-Adriyatik Boru Hattı Projesi (TAP) bahsedilebilecek diğer bir önemli projedir.” ifadelerine yer veren Albayrak, Türkiye’nin muhtemel bir Avrupa Birliği (AB) üyesi olarak AB’nin iç enerji piyasası ve arz güvenliğine çok önemli bir katkısı olacak TAP’ı desteklediğini belirtti.
Kaynak: Enerji Enstitüsü