İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da bugün katılım gösterdiği C40 Dünya Belediye Başkanları Zirvesi tüm hızıyla sürüyor.
Zirve bugün aynı zamanda, kentlerdeki gıda israfını ve gıda kaynaklı sera gazı emisyonlarını azaltmak amacıyla 14 dünya şehri tarafından C40 İyi Gıda Şehirleri Bildirgesi’ni imzalanarak kamuoyu ile paylaşıldı. Böylelikle, toplam nüfusu 64 milyon olan ve dünyanın en önemli şehirleri arasında
Bugün, 14 küresel kent, vatandaşların sağlığını ve gezegenin sağlığını teşvik etmek ve korumak amacıyla C40 İyi Gıda Şehirler Bildirgesi’ni imzaladıklarını açıkladı. Belediye başkanları, vatandaşlarının kültür, coğrafya ve demografisini yansıtan, dengeli ve besleyici gıdalarla 2030 yılına kadar “Gezegen Sağlığı Diyeti”ni gerçekleştirmek için vatandaşlarıyla birlikte çalışacaklar. Belediye başkanları satın alma yetkilerini kentlerin aldıkları gıdaları değiştirmek ve sağlıklı, lezzetli ve düşük karbonlu yiyecekleri herkese erişilebilir kılan politikalar başlatmak için kullanacaklar. Başkanlar, ayrıca yiyecek kaybı ve israfını da azaltacaklar.
Barselona, Guadalajara, Kopenhag Lima, Londra, Los Angeles, Milano, Oslo, Paris, Quezon, Seul, Stockholm, Tokyo, ve Toronto C40 İyi Gıda Şehirleri Bildirgesi’ni imzalayan kentler. Kentler taahhütlerini Kopenhag‘daki C40 Dünya Belediye Başkanları Zirvesi‘nde açıkladı.
C40 Şehirleri tarafından Haziran 2019’da yayınlanan araştırma, gıdanın kentlerin en büyük tüketime dayalı emisyon kaynakları arasında olduğunu ortaya koymaktaydı. Çalışmaya göre, sürdürülebilir bir diyet ve yiyecek israfını önlemek, yediğimiz yiyeceklerden kaynaklanan sera gazı emisyonlarını en az % 60 oranında azaltabilir. Ocak 2019‘da EAT-Lancet Komisyonu tarafından yayınlanan başka bir araştırma ise, “Gezegen Sağlığı Diyeti”nin küresel ölçekte kabul edilmesinin emisyonları önemli ölçüde azaltacağını, 10 milyar insan için dengeli ve besleyici bir diyet temin edeceğini ve her yıl 11 milyon hayat kurtaracağını gösteriyor.
Gezegensel sağlık diyeti, tüm yetişkinler için, yılda kişi başına 16 kilo (haftada 300 gram et) ve kişi başına 90 kilo (günde 250 gram) süt ürünü geçmeyen ve ultra işlenmiş gıda içeriği düşük, günde 2.500 kaloriye varan dengeli ve besleyici gıdalardan oluşuyor. Bir gezegensel sağlık tabağının yaklaşık yarısı sebze ve meyveden, diğer yarısı ise öncelikle tam tahıllar, bitkisel protein kaynakları, doymamış bitkisel yağlar ve (isteğe bağlı olarak) mütevazı miktarlarda hayvansal protein kaynaklarından oluşmalıdır.
14 kent bu çalışmaların ortaya koyduğu verilerden yola çıkarak C40 İyi Gıda Şehirler Bildirgesini imzaladı. Bildirgeyi imzalayan belediyeler, aşağıdaki başlıklarda taahhütleri verdiler:
– Gıda alım politikalarını, tercihen organik tarımdan elde edilen Planet Sağlık Diyeti’ne göre düzenlemek,
– Sürdürülemez, sağlıksız diyetlerden uzaklaşarak, şehirlerimizde sağlıklı bitki besin ağırlıklı gıda tüketiminin genel olarak artmasını desteklemek.
– Gıda kaybı ve israfını 2015 rakamlarından % 50 oranında azaltmakla birlikte;
– Bu önlemlerin uygulanması ve bu hedeflere kapsamlı ve hakkaniyetli şekilde gerçekleştirilmesi ve bu stratejinin şehrin İklim Eylem Planı’na dahil edilmesi için ortak bir strateji geliştirmek üzere vatandaşlar, işletmeler, kamu kurumları ve diğer kuruluşlarla birlikte çalışmak.
Bildirgeyi imzalayan 14 kent, okullarda, hastanelerde ve diğer kamu binalarında yılda 500 milyon öğün yemek hizmeti vermektedir ve bu taahhütler ile 64 milyon vatandaşı için lezzetli, besleyici ve sürdürülebilir gıdaların bulunabilirliğini ve satın alınabilirliğini arttıracak. Bu nedenle, C40 İyi Besin Şehirler Bildirgesi milyonlarca insana doğrudan yarar sağlayacak ve sağlıklı, lezzetli ve sürdürülebilir gıda talebinin yüksek olduğu konusunda piyasaya açık bir mesaj verecek. Kentler, yemeğin üretilme ve tüketilme şeklini değiştirme çabalarına öncülük ediyor.
Küresel gıda sistemi, zararlı sera gazı emisyonlarının başlıca kaynaklarından ve küresel iklim acil durumunu tetikleyen tüm emisyonların yaklaşık dörtte birinden sorumlu. C40’ın araştırmasına göre, yiyecek üretme, taşıma, tüketme ve atık yöntemlerimizde önemli değişiklikler yapılmadığı takdirde, gıda sektöründen kaynaklanan emisyonların 2050 yılına kadar yaklaşık yüzde 40 oranında artacak., Gıda üretimi, tüketimi ve atıklardan kaynaklanan emisyonlar arttıkça, hızlanan iklim krizi dünyanın büyüyen nüfusunu besleme kabiliyetimiz tehdit ediyor. Şu anda, dünya genelinde 820 milyondan fazla insan açlık ve yetersiz beslenmeden etkileniyor. Aynı zamanda, küresel diyet eğilimleri kalp hastalığı, diyabet ve kanser oranlarının artmasında da rol oymanın yanı sıra sağlık maliyetlerini de artırıyor ve her yıl milyonlarca erken ölüme de neden oluyor. Sera gazı emisyonlarının başlıca kaynaklarından aşırı kırmızı et tüketimi ve şeker, yağ ve tuz bakımından ultra işlenmiş yiyecekler topluluklarımızı daha hasta ve daha az üretken hale getiriyor.
Kentleşmenin dünyadaki kentsel nüfus artışına artırılmasıyla birlikte, 2050 yılına kadar dünya genelinde üretilen tüm gıdaların % 80’inin şehirlerde tüketilmesi bekleniyor ve belediye başkanları, gıda güvencesizliği ve artan obezitenin giderek büyüyen kentsel problemler teşkil etmesine bağlı olarak, vatandaşların yararına eyleme geçme zorunluluğunu kabul ediyor.
Milano Belediye Başkanı Giuseppe Sala, “İklim acil durumu her zamankinden daha acil ve bu duruma vereceğimiz cevabın önümüzdeki zorluklarla orantılı olması gerekiyor” dedi. “Her sektörde değişimi nasıl etkileyebileceğimize bakmalıyız ve gıda kent topluluklarının en önemli kültürel ve ekonomik varlıklarından biridir. Şehirlerin etki bırakabilecek birçok gücü var. Bu bildirgeyi imzalayarak, acil olarak birlikte çalışmayı ve tedarik güçlerimizi kentsel gıda ortamını değiştirmek için kullanmayı taahhüt ediyoruz. Emisyon azaltımını hızlandırmak ve tüm vatandaşların daha sağlıklı ve bilinçli seçimler yapabilmelerini sağlamak için gıda atıkları dahil olmak üzere, gıda sistemlerimizdeki aşırı tüketimin ve sürdürülemez uygulamaların olumsuz etkilerini ele almamız gerekiyor. ”
Paris Belediye Başkanı ve C40 Başkanı Anne Hidalgo açıklamasında, “Kentler çiftlikten sofraya, tohumdan tabağa süreçlerindeki verimli döngünün şekillendirilmesinde temel bir rolü oynuyor. İklim kriziyle karşı karşıya kaldığımız bugünlerde, gıdaya yaklaşımımızı yeniden düşünmenin, uzun süreli ve çok yıllık bir ekolojik geçiş için çok önemli olduğuna inanıyorum. Paris’te, kent sakinleri ile el ele çalışarak, sürdürülebilir, yerel ve organik yiyecekleri kolay seçenek haline getiriyor, yiyecek atıklarıyla mücadele ediyor ve hem kentimizi hem de gezegenimizin beslenmesini sağlıyoruz. Bu taahhüdü en büyük önceliklerimizden biri yapalım, çünkü gıda insanlığın temelini teşkil ediyor” dedi.
9 Ekim 2019 tarihinde, C40 belediye başkanları “küresel kaynakların fosil yakıtlardan çekilmesi ve iklim acil durumunun önünü kesen eylemlere acil, temel ve geri dönüşü olamayacak şekilde kaydırılması için” Küresel Yeşil Yeni Düzen’e desteklerini açıklamışlardı. C40 İyi Gıda Şehirleri Bildirgesi, şehirlerin bu vizyona nasıl ulaştığını gösteren örneklerden biri.
11 Ekim Cuma günü yerel şefler ve küresel C40 belediye başkanları,C40 İyi Gıda Şehirler Bildirgesi’nin taahhüdünü kutlamak için, bir yandan şeflerin ve şehirlerin kentsel gıda sisteminin zorluklarına nasıl cevap verdiklerini anlatırken eğlenceli, lezzetli ve ucuz bitkisel gıdalardan oluşan yemekler hazırlayacak. Halka açık olan bu etkinlik, 19. 00’da Kopenhag Belediye Binası’nın yanındaki Regnbuepladsen’de yapılacak.
Tokyo Belediye Başkanı Yuriko Koike, “Küresel bir megapol olarak Tokyo’nun 1.5 derece hedefine tutturmaya çalışacağını ve 2050 yılına kadar dünyanın net sıfır karbon emisyon hedefine katkıda bulunan “ Sıfır Emisyonlu” bir kent olacağını açıkladı. Gıdaya büyük önem veren ve gıda kültürüne saygılı olan Tokyo kenti, hem insana hem de çevreye saygılı etik bir yaklaşımla gıda atıklarına karşı önlemlerle ilgili çalışmalar yürütmekte kararlıdır. C40 Başkan Yardımcısı olarak, dünyadaki şehirler ve paydaşlarla el ele çalışacağım ve girişimleri ilerleteceğim,” dedi.
Sarp ALTINEL / Enerji Gazetesi – sarp.altinel@enerjigazetesi.ist