2017-2018 yıllarında 14 milyon abonenin elektriğinin en az bir kez borcundan dolayı kesildiğine dikkat çeken EMO İzmir Şube Başkanı Uğurlu tarafından elektriğe en geç 2020 yılı başında yeniden zam yapılacağı da dile getirildi.
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Şebnem Seçkin Uğurlu, ucuz enerjiye erişimin temel insan haklarından biri olduğunu vurgulayarak, artan enerji
1 Ekim tarihinde yapılan son zamla birlikte, 4 kişilik bir ailenin aylık asgari elektrik faturasının ortalama 163 TL’ye yükseldiğine dikkat çeken Uğurlu, bu rakamın 2020 TL olan asgari ücretin yüzde 8’ine denk geldiğinin altını çizdi. Sosyal yardıma muhtaç, geliri olmayan yurttaşların yanında asgari ücretle geçinen milyonlarca ailenin de elektrik faturalarını ödeyemeyeceğini belirten Uğurlu, “Kış aylarında ısınma amaçlı doğalgaz ve diğer yakıtların da eklenmesiyle, maaştan enerjiye ayrılması gereken pay % 20’lerin üzerine çıkacaktır” ifadelerini kullandı.
YENİ ZAMLAR KAPIDA
Seçim yatırımı niteliğindeki indirimler dışında enerji politikalarının düzenli olarak zam ürettiğine işaret eden Uğurlu, “Döviz kuru artışlarının, ekonomik sorunların yaşanmadığı dönemlerde bile elektrik fiyatları sürekli olarak arttı ve bu seviyelere kadar ulaştı. İthal kaynaklara dayalı ve alım garantileriyle şekillendirilen bu piyasa yapısının önümüzdeki aylarda enerji fiyatlarını daha yüksek seviyelere taşıması kaçınılmazdır. Bu nedenle sosyal yardımlar sadece yarayı pansuman edebilir, tam anlamıyla iyileşme için yapısal bir dönüşüm gereklidir” diye konuştu. Toptan elektrik enerjisi fiyatlarına EÜAŞ’nın yaptığı % 70’lik zammın önümüzdeki aylarda yurttaşlara yansıyacağını belirten Uğurlu, yılsonuna kadar ekonomide olumsuz bir durum yaşanmasa bile en geç 2020 yılı başında elektrik fiyatlarının yeniden zamlanacağını kaydetti.
Kamunun elektrik üretiminden çekilmesi ve dağıtım bölgelerinin özelleştirmesinin ardından yapısal sorunların büyüdüğünü ifade eden Uğurlu, şunları dile getirdi: “Ocak 2019’dan günümüze gerçekleşen artış oranına bakıldığında perakende enerji bedeli y%30 düzeyinde kalırken, dağıtım bedelindeki artış oranı % 60’ı aşmıştır. Sonuç olarak fatura toplamında artış oranı % 39,3 olmuştur. Enerji maliyetlerinin % 30 artığı bir dönemde, dağıtım maliyetinin iki katı kadar artış göstermesi özelleştirilmeden kaynaklıdır. Dağıtım özelleştirmelerinin ardından dağıtım bedelinin payı faturada % 29’a kadar yükselmiştir. Faturaların yalnızca % 51’i enerji bedelinden oluşurken, geriye kalan % 20’lik bölümü ise vergilerden meydana gelmektedir.”
KAMULAŞTIRMA YAPILMALI
Uğurlu, “Asgari ücretle geçinen milyonlarca ailenin, gıda ile elektrik enerjisi arasında seçim yapmak zorlandıkları bugünlere bir daha geri dönmemek için yerli ve yenilenebilir kaynakların kullanıldığı, tarifelerin kamu yararına belirlendiği bir yönetim anlayışına geçilmelidir. Kamulaştırma da dahil olmak üzere acil önlemlerin bir an önce planlanarak hayata geçirilmesi gerekir” dedi. Uğurlu, 16-19 Ekim’de İzmir’de 5000’in üzerinde mühendis ve teknik elemanın katılımıyla 6’ncı Elektrik Tesisat Ulusal Kongresi’ni düzenleyeceklerini de belirtti.