Enerji Günlüğü ve uluslararası danışmanlık şirketi Kearney’in bu yıl 2’incisini hazırladığı “MW100 – Türkiye’nin En Büyük 100 Elektrik Üreticisi” araştırmasının açıklamasının yapıldığı toplantıda, sektörün önde gelen isimleri de yer aldı.
Raporda sektöre dair bir değerlendirmesi de yer alan Elektrik Üreticileri Derneği (EÜD) Başkanı Cem Aşık, yaptığı konuşmada, salgın ile mücadele sürecinin, hayatın bütün alanlarında olduğu gibi elektrik üretim sektöründe de uzaktan iş yapmanın önemini herkese öğrettiğini vurguladı.
Uzaktan santral yönetmenin öneminin de bu süreçte iyice anlaşıldığını vurgulayan Cem Aşık şunları söyledi: “Enerji şirketleri pandemi sürecinde santralleri de uzaktan yönetebilmeleri gerektiğini gördü. Buna yönelik belli denemeler yapıldı. Önümüzdeki dönemde mevzuatın da buna uyum sağlaması gerekiyor. Bu yıl çalışacağımız konular arasında bu da yer alıyor. Uzaktan yönetimi teknolojik olarak mümkün hale getirmek yetmiyor, siber güvenlik taraflarıyla da birlikte ele almamız şart.”
Ciddi büyüklükte ilave kapasite
MW100 2021 Araştırması’nda görüldüğü gibi Türkiye’nin kurulu gücüne 2020 yılında ciddi büyüklükte yeni bir kapasite eklendiğini kaydeden EÜD Başkanı Cem Aşık, “Bunda YEKDEM’in haziran ayında bitiyor olmasının da önemli etkisi var. Yeni ilave edilen kapasitelere baktığımızda bunların çoğunluğunun yenilenebilir kaynaklar olduğunu görüyoruz. Bundan sonrası için de öngörümüz, dünyaya paralel olarak Türkiye’de de yeni yatırımların güneş ve rüzgar başta olmak üzere yenilenebilir tarafa yoğunlaşacağı yönünde” dedi.
2024’ten sonra sıkışma riski
EÜD Başkanı Cem Aşık, Türkiye’de elektrik üretim kapasitesinin tüketim artışından daha hızlı büyüdüğüne dikkat çekti. Kapasite fazlasının şu anda ilgili kesimlerin rahat davranmasını sağlasa da 2024 yılından itibaren bugünkünün tersine, bir sıkışma yapanabileceği uyarısında bulunan Cem Aşık şöyle devam etti: “2024’ten sonra elektrik arz kapasitesinde bir sıkışma yaşayabiliriz. Dolayısıyla planlı davranmak gerekiyor. Yeni gelecek kapasitenin yenilenebilir olduğunu ve daha dağıtık olacağını göz önüne alırsak mantalitemizi değiştirmemiz gerektiğini anlarız. Kısa vadede öncelikle iletim, sonra da dağıtım altyapılarımızda ciddi geliştirmeler yapmamız gerekiyor. Daha akıllı şebekeler, mikro dengeleme, talep tarafı yönetimi, bölgesel depolama gibi uygulamalara odaklanmamız lazım ki, sistemimiz bu yeni kapasiteyi yönetebilsin.”
Depolama henüz uygulanabilir değil
EÜD Başkanı Cem Aşık, elektrik depolama teknolojilerinin kısa vadede yenilenebilir kaynaklar için uygulanabilir bir seçenek olmayacağını vurguladı. Aşık şu değerlendirmeleri yaptı:
“Şu anda elimizdeki doğal gaz ve barajlı hidroelektrik santralleri gibi kaynakları finansal olarak sürdürebilmemiz, yeni kurulacak yenilenebilir santrallerin sağlıklı çalışabilmesi için çok önemli. Öte yandan eski yenilenebilir santraller YEKDEM’den yavaş yavaş çıkıyor. Onların sağlıklı çalışabilmeleri, yeni finansal modellerine uyum sağlamaları da piyasalarımız için önemli. Piyasaların derinleşmesi, öngörülebilirliğin artırılması gibi konular gündemimizde olmaya devam edecek. Bunlar yeni konular değil ama artık adım atmamız gerekiyor.”
MW100’e göre en büyük 100 üretici
Enerji alanında Türkiye’nin haber kaynaklarından olan Enerji Günlüğü ile uluslararası danışmanlık şirketi Kearney’in hazırladığı MW100 2021 – Türkiye’nin En Büyük Elektrik Üreticileri Raporu’na göre Türkiye’nin en büyük elektrik üreticisi 20.981 MWe’lik kurulu gücüyle EÜAŞ oldu. Özel sektörün en büyüğü ise 3.830 MWe’lik kurulu güce sahip ENKA. Sabancı Holding ile Alman E.ON ortaklığı Enerjisa Üretim, MW100 Araştırması’nda 3.608 MWe’lik kurulu gücüyle en büyük 3’üncü elektrik üreticisi konumunda yer alıyor.