23. Dünya Enerji Kongresi dün başladı. 1977’den sonra ilk kez İstanbul’da düzenlenen kongre kapsamında açıklama yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Albayrak; mevcut iş birliği ve projelerin değerlendirileceğini ve olumlu bir sinerjinin oluşacağının vurgusunu yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın himayesinde gerçekleştirilecek kongre 13 Ekim tarihine kadar devam edecek
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın ev sahipliğinde düzenlenen kongre ‘Yeni Ufukları Kucaklamak’ temasıyla düzenlenen, 70’in üzerinde ülkeden global enerji sektörüne yön veren 250 ismin kürsüye çıkacağı 23. Dünya Enerji Kongresi kapsamında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak bir basın açıklaması yaptı.
Enerji Bakanı Albayrak’ın konuşmasını şu sözlerle sürdürdü;
Şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı diliyorum. Bilindiği üzere 4 devlet başkanı, 250’den fazla Bakan ve CEO düzeyindeki katılımcıyla Enerji Kongresi’nin başlangıcını yapıyoruz. 4 gün sürecek kongrede 85 ülkeden 265 konuşmacı 65 konuyu tartışacaktır.
Enerji sektörünün küresel bazda en üst temsilcilerinin biraraya geleceği 23. Dünya Enerji Kongresi’ne İstanbul’da ev sahipliği yapmaktan mutluluk duymaktayız. Dünyanın dört bir yanından gelecek katılımcılarla mevcut projeleri ve işbirliği fırsatlarını değerlendireceğiz. Çok olumlu bir sinerji ortaya çıkacaktır.
Bu gibi organizasyonları ciddi anlamda önemsemekteyiz. Küresel paydaşlar burada ‘Barış İçin Paylaşım’ olgusuna büyük bir katkıda bulunacaklardır. Bugünlerde sorunlara kapsayıcı çözümler bulunması için bütün paydaşları biraraya getirerek, söz hakkı tanıyacak olması açısından önemli bir mihenk taşı olacağını düşünmekteyiz. Sadece enerji sektörünü değil ekonomi, siyaset, uluslararası ilişkiler gibi konuları da gündeme getirerek analiz edilmesini de sağlayacaktır.
Türkiye coğrafi bir terimin çok ötesinde sadece bir kara parçası değildir. Bölgesinde en uzun süre siyasi istikrara sahip olarak Doğusu ve Batısı da buna örnektir. İstikrarsızlığın hüküm sürdüğü ülkelerde çözüm odaklı, bölgesel barışın ve huzurun sağlanmasına katkıda bulunmaya devam etmektedir. Enerji diplomasisinin temeli, barışın kaynağı olması gerektiği ve bunun üzerine bir paradigma oluşturmuştur.