1. Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Sn. Alparslan Bayraktar tarafından açıklandı. Planla 2024-2030 yılları arasında enerji verimliliğine 20 milyar $ yatırım yapılarak 46 milyar $’lık tasarruf edilmesi ve karbon salımlarının ise 100 milyon ton azaltılması hedefleniyor. Kesintisiz enerjinin olmazsa olmaz olduğu günümüzde kaynaklar hızla tükenirken enerjinin verimli kullanılması çok önemli. Türkiye enerjisinin yüzde 67,8’ini doğalgazının ise yüzde 99’unu ithal ediyor. Ülkemizde kullanılan toplam enerjinin yüzde 32,7’si ise binalarda tüketiliyor. Tüketilen bu enerjinin yüzde 80’i de kışın ısınma yazın soğutma için kullanılıyor. Enerjide dışa bağımlılık nedeniyle 2022 yılında Türkiye enerji ithalatına 96,5 milyar dolar ödedi. Ülkemizde binaların kabaca sadece yüzde 20-25’inin yalıtımlı olduğu için bu 96,5 milyarın yaklaşık 12 milyar doları boşa harcandı. Yani yalıtımsız binalar nedeniyle enerjimiz duvarlardan, camlardan, çatılardan ve döşemelerden havaya uçarken bütçemizde de büyük bir açık oluşuyor. Oysa ısı yalıtımlı binalar enerji giderlerini yüzde 50 düşürerek bütçeye önemli bir katkı sağlıyor. Isı yalıtımı ülkemizin enerji faturasını da yüzde 15 düşürüyor.
1. Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Sn. Alparslan Bayraktar tarafından açıklandı. Planla 2024-2030 yılları arasında enerji verimliliğine 20 milyar $ yatırım yapılarak 46 milyar $’lık tasarruf edilmesi ve karbon salımlarının ise 100 milyon ton azaltılması hedefleniyor. Yalıtım, bu hedeflere ulaşılmasında önemli rol oynuyor.
30 Kasım -13 Aralık tarihleri arasında Dubai’de gerçekleştirilen COP 28 Taraflar Konferansı, dünyanın ve üzerindeki yaşamın sürdürülebilirliği ile ilgili ciddi risk oluşturan iklim krizi ile mücadelede taahhütlerin yerine getirilmediğini ortaya koydu. COP28’de ortaya konulan Küresel Yenilenebilir Enerji ve Enerji Verimliliği Taahhüdü çerçevesinde 130 ülke, 2030 yılına kadar yenilenebilir enerjiyi 3’e, enerji verimliliği çalışmalarının hızını 2’ye katlama sözü verdi. İklim krizi ile mücadelenin en önemli bileşenlerden birini enerji verimliliği oluşturuyor. Enerji verimliliği konusunda atılması gereken en önemli adımlardan biri ise binaları ısı yalıtımlı hale getirerek boşa harcanan enerjinin önüne geçmek.
Ülkemizde kullanılan toplam enerjinin yüzde 32,7’si binalarda tüketiliyor. Tüketilen bu enerjinin yüzde 80’i de kışın ısınma yazın soğutma için kullanılıyor. Isı yalıtımlı binalar, enerji kayıplarını ve faturaları yarı yarıya düşürüyor.
Yalıtımsız her binanın enerji kaynaklarının daha fazla kullanılmasına, bunun sonucunda da daha fazla fatura ödenerek hem enerjinin hem de paranın havaya gitmesine sebep olduğuna dikkat çeken İZODER
Ayrıca yapılan her ısı yalıtımının enerji tüketimini azaltmasının çevreye de büyük katkıları olacak. Aile bütçesi, ülke ekonomisi, çevrenin korunması ve dünyamızın geleceği adına yapılacak en güzel yatırım ısı yalıtımıdır. Enerji Verimliği Haftası dolayısıyla ısı yalıtımının öneminin altını bir kez daha çizmek gerekiyor.” dedi.
Kentsel Dönüşüm ve nSEB Binalar Enerji Verimliği İçin Büyük Bir Fırsat…
Türkiye genelinde enerji verimli binalara sahip olmanın en önemli yollarından birinin tüm binalarda doğru yalıtımın yapılması olduğunu söyleyen İZODER Başkanı Emrullah Eruslu, “Daha fazla parayı havaya savurmamak için kısa vadeli bir planlamayla başta kentsel dönüşüm olmak üzere tüm yeni yapılacak binalarda Neredeyse Sıfır Enerji Bina (nSEB) konseptini benimsemek büyük önem taşıyor. Asgari enerji performansı ‘B’ olan NSEB binalar, diğer binalara göre cephelerde en az 2-3 cm, çatılarda en az 4-6 cm, döşemelerde en az 2 cm daha kalın yalıtıma ve kaplamalı yalıtım camı üniteleri ile ısı yalıtım değerleri iyileştirilmiş pencerelere sahip olduklarından yakıt faturalarında kullanıcılarına yüksek oranda tasarruf sağlıyor” dedi.
Yalıtım Kalınlığının Artmasının İnşaat Maliyetine Etkisi Oldukça Az
Açıklamasında maliyet konusuna da değinen Eruslu, “Yalıtım kalınlığı arttıkça sağlanacak enerji verimliliği aynı oranda artar. Buna karşılık kalınlık artışının inşaat maliyetine etkisi oldukça azdır. Yalıtım kalınlığını iki katına çıkardığımızda toplam maliyet ikiye katlanmaz ama bu sayede ısıtma ve soğutmada tasarruf potansiyeli iki kat olur. Isı yalıtımı uygulamaları hem ilk yatırım hem işletme maliyetlerini düşürerek kendini kısa sürede geri öder, bina ömrü boyunca tasarruf sağlamaya devam eder.” vurgusunu yaptı.
Enerji Limitlerimiz Gelişmiş Ülkeler Seviyesine Getirilmeli
Gelişmiş ülkelerde binalarda enerji verimliliğine yönelik birçok adım atılarak enerji limitleri düşürülürken, ülkemizde 2008 yılında tanımlanmış enerji limitleri kullanılmaktadır. AB’de 2019 yılından bu yana yeni kamu binalarının tümü neredeyse sıfır enerjili olarak üretiliyor. 2020 yılının başından itibaren ise tüm yeni binalar neredeyse sıfır enerjili olarak yapılıyor. Birçok gelişmiş ülkede binalar ısıtma ve soğutmaya yönelik birim metrekaredeki yıllık enerji tüketimi 30-50 kW olacak şekilde yalıtımlı olarak tasarlanıyor ve inşa ediliyor. Ülkemizde ise halen bina enerji tüketimi 120-150 kW (birim metrekare/yıl) seviyesinde. Yönetmelik revizyonu ile kapsama giren toplam inşaat alanı 5 bin metrekareden büyük olan sınırlı sayıdaki yapılarda enerji tüketimini 100-120 kW seviyesine çekmiş olacağız. Kapsam dışındaki binalar ise 120-150kW mertebelerinde enerji tüketmeye devam edecek. Özetle hala enerji israfımız gelişmiş ülkeler ile mukayese edildiğinde 3 ila 5 kat daha fazla. Bir an önce Enerji Verimliliği Strateji Belgesi’nde de tanımlandığı üzere enerji limitlerimizi ve U değerlerimizi bu revizyonla birlikte gelişmiş ülkeler seviyesine getirilmeliyiz. Binalarda Isı Yalıtımı Kuralları Standadı TS 825 revizyonu bu noktada büyük önem taşıyor. Standardın bir an önce yayımlanmasını bekliyoruz.”