Bugün, Birleşik Krallık’ın son kömürlü termik santrali Ratcliffe-on-Soar kapılarını kapatıyor ve Sanayi Devrimi’ni başlatan ülkede kömürden elektrik üretimi sona eriyor. 2012 gibi yakın bir tarihte, dünyanın altıncı büyük ekonomisi olan Birleşik Krallık, elektriğinin yaklaşık %40’ını kömürden üretiyordu [1]. Bugün bu rakam, iklim eylemine verilen yaygın destek ve yenilenebilir enerjideki artış sayesinde sıfıra indi.
Rüzgar ve güneş enerjisi Birleşik Krallık’ın elektriğinin sadece %6’sını sağlarken şu anda %34’ünü karşılıyor, ayrıca geçen yıl gaz, 2012’ye göre daha az elektrik üretti. Rüzgar artık Birleşik Krallık’taki 28 milyon evin %92’sine yetecek kadar elektrik üretiyor [2]. Birleşik Krallık hükümeti, 2030 yılına kadar elektrik üretimini karbonsuzlaştırma planının bir parçası olarak, on yılın sonuna kadar kara rüzgarını iki katına, güneş enerjisini üç katına ve açık deniz rüzgarını dört katına çıkarmayı hedefliyor [3].
2015 yılında Birleşik Krallık, dünyada kömürden çıkışını ilan eden ilk ülke oldu [4] ve küresel eyleme ilham veren güçlü bir emsal oluşturdu. O zamandan bu yana 22 Avrupa ülkesi de aynı şeyi yapmayı taahhüt etti [5].
Fosil Yakıtların Ötesi (Beyond Fossil Fuels) Kampanyacısı Duygu Kutluay şöyle konuştu:
‘‘Birleşik Krallık sadece kömürden çıkmakla kalmıyor, yerine daha sağlıklı, daha ucuz ve daha güvenli olan yenilenebilir enerji kaynaklarını koyarak Türkiye için ilham verici bir yol çiziyor. Birleşik Krallık’tan çok daha zengin yenilenebilir enerji potansiyeline sahip Türkiye, yenilenebilir enerji kaynaklarını ve enerji altyapısına yapılacak yatırımları önceliklendirmeli ve kömürlü termik santrallere destek vermek yerine bu santrallerin yarattığı kirliliğin bedelini halka değil santral sahiplerine ödetmeli. Türkiye, bugünden planlı bir kömürden çıkış stratejisi belirlerse, 2030 yılına kadar elektrik üretiminde kömürün payını sıfırlayarak, kimsenin geride kalmadığı, tüm toplumun enerji dönüşümünün faydalarından yararlandığı bir gelecek inşa edilebilir.’’
Kömür Sonrası Enerji İttifakı (Powering Past Coal Alliance) Sekretaryası Başkanı Julia Skorupska şunları söyledi:
“Birleşik Krallık, kömür enerjisini daha önce görülmemiş bir hızla aşamalı olarak terk etmenin mümkün olduğunu kanıtladı. Tüm ülkelerin üçte biri Powering Past Coal Alliance’a (PPCA) katılarak aynı şeyi yapmayı taahhüt etti. Diğerlerinin de çabalarını artırmaları gerekecek ama bunu tek başlarına yapmak zorunda değiller. PPCA, ülkelerin kömürü aşamalı olarak terk etmelerine ve temiz enerji geçişinin faydalarından yararlanmalarına yardımcı olmak için hükümetleri, finans kuruluşlarını ve şirketleri bir araya getiriyor. Ülkeler yeni ulusal katkı beyanlarını (NDC) geliştirirken iddialı yeni taahhütler görmemiz gerekiyor.”
E3G’nin Coal to Clean Program Lideri Pieter de Pous ise şunları söyledi:
“Birleşik Krallık dünyada elektrik için kömür yakmaya başlayan ilk ülkeydi ve şimdi bunu durduran ilk ülkeler arasında yer alarak Avrupa’da aralarında Belçika, İsveç, Avusturya ve Portekiz’in de bulunduğu giderek büyüyen kömürsüz ülkeler grubuna katılıyor. Birleşik Krallık’ı bu tarihi ana getiren teşvikler ve yaptırımlar kombinasyonu, kömürü ve giderek fosil gazı Avrupa genelinde yenilenebilir enerji kaynaklarıyla değiştirmeye devam ediyor ve 2035 yılına kadar fosil yakıtlarsız enerji üretimini ulaşılabilir hale getiriyor. AB liderleri, yenilenebilir enerjinin üç katına çıkarılması, verimliliğin iki katına çıkarılması ve fosil yakıtlardan uzaklaşılması yönündeki küresel enerji uzlaşısına katkı sunmak için Birleşik Krallık’ın yeni başlattığı Küresel Temiz Enerji İttifakı ile güçlerini birleştirmelidir.”
1- According to global energy think tank Ember, the UK generated 39.24% of its electricity from coal in 2012: https://ember-climate.org/data/data-tools/data-explorer/
2- https://www.edie.net/tremendous-success-uk-reaches-30gw-wind-power-milestone/
3- https://labour.org.uk/change/make-britain-a-clean-energy-superpower/