Türkiye otomotiv sektörünün elektrifikasyon dönüşümüne öncülük eden Borusan Otomotiv Grubu, sürdürülebilirlik ve elektrikli mobilite vizyonu doğrultusunda ikinci kez Yeşil Finansman (Green Loan) kredisi temin etti. ING’den 3 yıl vadeli 25 milyon Euro, Türk Ekonomi Bankası’ndan ise 1 yıl vadeli 8 milyon Euro tutarında kredi temin eden Borusan Otomotiv Grubu, bugüne kadar toplamda 78 milyon Euro’luk yeşil finansmana ulaşmış oldu. Söz konusu kredilerin tamamı sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında sadece tamamen elektrikli ve hibrit otomobillerin finansmanında kullanılacak.
Borusan Otomotiv Grubu İcra Kurulu Başkanı Hakan Tiftik, “Türkiye Otomotiv Sektörünün Elektrifikasyon Dönüşümünde Öncü Olmak” hedefiyle yürüttükleri çok sayıda önemli proje ve iş birliğinin yanında yeşil finansman çalışmalarının da devam ettiğini belirterek, “Sürdürülebilir mobilite alanında alt ve üst yapının planlanması ve geliştirilmesi yönündeki öncü çalışmalarımızla paralel olarak elektrikli otomobillerin finansman temininde de sürdürülebilir kredi yöntemlerini tercih ediyoruz. İklim değişikliği artık cümle içinde geçen bir kavram olmaktan çıkarak günlük hayatımızda tecrübe ettiğimiz somut bir gerçeklik haline geldi. Bunun bir yansıması olarak toplumda farkındalığın arttığını, elektrikli ve hibrit otomobillere olan talebin de hızla yükseldiğini görüyoruz. Borusan Otomotiv Grubu olarak bu trendi başından bu yana destekleyen öncü kurumlardan bir tanesiyiz.
Sektörün ilk Yeşil Finansman işlemini 2021 yılında tamamladıklarını hatırlatan Tiftik; “Geçtiğimiz yıl ve şimdi temin ettiğimiz tutarlarla Yeşil Finansman kredimizi 78 milyon Euro seviyesine yükselttik. İklim değişikliğinin yarattığı negatif etkileri düşük karbonlu bir gelecekte dengelemek, yeni nesil ulaşım sistemlerine geçişi hızlandırmak, sürdürülebilir ulaşım seçeneklerini yaygınlaştırmak adına bu finansman hayati bir önem taşıyor. Sağladığımız Yeşil Finansmanı Borusan Otomotiv Grubu markalarının tüm elektrikli ve hibrit otomobillerin finansmanında kullanacağız. Böylelikle temsilcisi olduğumuz markalarımızın tutkunlarının taleplerine daha yüksek oranda cevap vereceğiz. Bu bakımdan sürecin olumlu sonuçlanmasında katkısı olan tüm paydaşlarımıza teşekkür ederim.” dedi.
ING Türkiye Kurumsal Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Ayşegül Akay, “ING Grubu olarak finans sektörünün, sağlıklı ve sürdürülebilir bir dünya yaratmada dönüştürücü bir rol
Ayrıca Akay sözlerine, “ING Türkiye olarak uluslararası çaptaki güçlü çalışmalarımızı ve tecrübemizi ülkemize taşımayı bir misyon olarak görüyoruz. Müşterilerimize sürdürülebilirlik alanındaki yolculuklarında danışmanlık ediyor ve farklı sürdürülebilir finans çözümleri sunuyoruz. Aynı zamanda hem Türkiye’de hem uluslararası piyasalarda sürdürülebilir finansman kaynaklarına ulaşmalarına destek oluyoruz. Tüm bu çalışmalarımızda ise Borusan Otomotiv Grubu gibi sürdürülebilir bir dünya vizyonuna katkı sunmak için çalışan, farkındalığı yüksek kurumlarla iş birliği yapmaya odaklanıyoruz. Borusan Otomotiv Grubu ile gerçekleştirdiğimiz iş birliğinin de ülkemizin yeni nesil ve çevreci mobilite alanında ilerlemesinde önemli katkılar sunacağına inanıyoruz. Bütüncül fayda sunan böyle güçlü iş birliklerinin sayısını artırarak sürdürülebilir bir dünya için çalışmaya, finansmanlarımızı artırmaya ve müşterilerimizi desteklemeye devam edeceğiz.” ekledi.
TEB Kurumsal ve Kurumsal Yatırım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Ömer
Sürdürülebilirlik Odakta Olmaya Devam Ediyor
Aldığı Yeşil Finansman kredisiyle sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarına devam eden Borusan Otomotiv Grubu, BMW Group tarafından verilen Polaris Sustainability Award/Polaris Sürdürülebilirlik Ödülü’nün bu yılki kazananı oldu. Borusan Otomotiv Grubu, aynı zamanda sürdürülebilirlik misyonunda uluslararası bir taahhüt anlamına gelen UN Global Compact sözleşmesine taraf olarak da bu alandaki faaliyetlerini sürdürüyor.
Doğadan İlham Alıp, Geleceğe İlham Veriyor
Borusan Holding ve Grup şirketleri sürdürülebilirliği iş süreçlerinin temel taşı olarak görüp kapsayıcı bir şekilde ele alırken iklim, insan ve inovasyon odak alanlarında çalışmalarını yürütüyor. Odak alanları kapsamında toplumsal cinsiyet eşitliğinden toplumsal faydaya, iklim krizinden biyoçeşitlilik kaybına, yetkinlik kazanımından eşit çalışma şartlarına, iş sağlığı ve güvenliğinden inovasyona kadar birçok konuyu sürdürülebilirlik perspektifinden ele alırken sürdürülebilirliği, paydaş temelli bir yapılanma olarak görüyor ve doğayı da süreçlerimizin içine katarak, tüm yaşam için “fayda” üretmek adına çalışıyor.