17-25 Aralık operasyonlarının odak noktası haline gelen Enerji Bakanlığı, FETÖ’ye üye bir grubun darbe girişimi ile büyük bir badire atlatmış oldu. Girişim başarıyla sonuçlansaydı Türkiye’nin milyar dolarlık enerji projeleri iptal edilip ekonomi de derinden sarsılacaktı.
Türkiye enerji sektöründe merkez olma amacını kaybetmenin bir kez daha eşiğine geldi. 17-25 Aralık operasyonlarının odak noktası haline gele
Güvenlik güçlerinin ve milletin feraseti sayesinde kalkışmanın başarısız olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Kumbaroğlu, “Her anlamda uçurumun kenarından döndük diyebiliriz. Kamuoyunda darbe başarılı olsaydı neler yaşanabileceğine dair genellikle siyasi bir okuma var. Darbe olan bir Türkiye’de ekonominin ve özellikle enerji ekonomisinin nasıl dibe vuracağını ve çok uzun yıllar öyle kalacağını da aklımızın bir köşesinde tutmamız gerektiğine inanıyorum” dedi.
Türkiye’nin son yıllarda bölgenin enerji denkleminde her geçen gün önemini artıran bir pozisyonda olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Kumbaroğlu, “Özellikle son 1 ay içerisinde Rusya ve İsrail ile atılan normalleşme adımları bizim önümüzü iyice açtı. Siyasi çevrelerden gelen ‘Mısır ve Suriye ile de adım atılacak’ kulisleri yeni dönemin habercisiydi. Bu yeni dönemde de Türkiye’nin en büyük kozu ‘istikrar’ idi. Eğer darbe başarılı olsa bu istikrardan eser kalmayacak, Türkiye’nin başta komşuları olmak üzere tüm dünyayla izole bir ilişkisi olacaktı.
Rusya ile yapılması muhtemel projeler, Azerbaycan, İran, Türkmenistan gibi ülkelerle atılan ve atılacak adımlar bir çırpıda boşa gidecek, İsrail’in doğalgaz rezervlerinin Avrupa’ya taşınması gibi ülkemiz için hayati öneme sahip bir proje de başlamadan bitecekti. Siyasi istikrarın olmadığı bir yerden koca bir Avrupa kıtasını besleyecek enerji projelerinin geçmesi imkansızdı” ifadelerinde bulundu.
Kaynak: Enerji Enstitüsü