Konutlarda enerji verimliliği sağlamak amacıyla 5 yıl önce ‘Enerji Verimliliği Kanunu’ çıkarıldı.
Enerjide dışa bağımlı olmasına karşın en fazla enerji tüketen ülkeler arasında 25. sırada yer alan Türkiye’nin enerji ithalatı her yıl artıyor. Geçen sene 54 milyar dolarlık enerji ithal edilirken, yılsonuna kadar bu rakamın 65 milyar doları bulması öngörülüyor. Elektrik İşleri Etüt İdaresi (EİE) Genel Müdürlüğü’nün tahminlerine göre ise 2020 yılında enerji ithalatı 100 milyar doları bulacak. Yıllık enerji kaybı ortalama 7.5 milyar dolar iken 2020’de yüzde 15’e çıkması tahmin ediliyor. AB ülkelerinden 10 kat fazla enerji tüketen Türkiye’de 20 milyona yaklaşan konut stokunun yüzde 90’ı ise yalıtımsız durumda.
Enerji israfının önlenmesi, enerjinin verimli kullanılarak kaybın önüne geçilmesi noktasında yasal eksiklikler bulunuyor. 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu, yeni binalara yalıtım zorunluluğu getirirken, eskilerin ne olacağı bilinmiyor. MMO Samsun Şube Başkanı Kadir Gürkan, yalıtım firmalarının büyük çoğunluğunun enerji verimliliğini düşünmeyerek ticari kazancı önde tuttuğunu, eski binalarda yaptıkları yalıtımların ise standartlara uymadığını kaydetti. Gürkan, ”Pazar payı 6 milyar dolara yaklaşan yalıtım sektöründe bu firmaların bir standardı ve denetleyicisi yok. Bunun nedeni ise yasal mevzuatın olmaması. Büyük bölümü firma olmayıp ekip halinde çalışan, hiçbir mali kaydı bulunmayan, bünyesinde enerji uzmanı istihdam etmeyen yapılar. Yaptıkları uygulamalarda da her hangi bir proje, tasarım, teknik çalışma olmaksızın yalıtım yapıyorlar ve birçoğu da yalıtım yapmıyor, binaya sadece ek yük getiriyor.” dedi.
Yalıtımı bulunan binaların büyük bir bölümünde bunların standartlara uymadığını dile getiren Gürkan, ”Vatandaşlarımız enerji tüketimini azaltmak için yalıtım yaptırıyor. Ama imalatı düzenleyen bir mekanizma ve yönetmelik olmadığı için insanlar yanıltılıyor. İnsanlar, ehliyetsiz kişilere iş yaptırmak zorunda kalıyor. Bu da kendilerine ekstra enerji maliyeti getiriyor. Yalıtım sektörü, denetimden uzak ve düzensiz çalışıyor. Haksız kazanç ve rekabet var. Dolayısıyla da yapılan imalatın kalitesi, amaca uygunluğu ve maliyetleri kişinin vicdanlarına bırakılıyor. Biran önce mevcut ve yapılacak olan yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi, eski binalardaki uygulamalarda etkin denetimin sağlanması her kesimin yararına olacaktır.” şeklinde konuştu.
Enerji Verimliliği Derneği (ENVERDER) Samsun Şube Yönetim Kurulu Üyesi Lütfi Alkan, standartlarına uygun yalıtımın büyük önem taşıdığını kaydetti. Enerjide ısı kaybını engellemek için işin ehli olan verimliliği ön planda tutan firmaların tercih edilmesi uyarısında bulunan Alkan, “AB ülkelerindeki yeni binalarla mukayese edildiğinde Türkiye’deki binaların çoğu enerji verimliliği bakımından yetersiz seviyede. Her yıl enerji kaybı yüzünden 13,5 milyar TL’yi boşa harcıyoruz. Bu bedel hepimizin cebinden çıkıyor. Isı yalıtımı sanıldığı kadar pahalı değil. 5 katlı ve 10 daireli bir bina, kalite standartları baz alınarak daire başı 3 bin TL’ye mantolaması yapılıyor. Yapılan masraf, 3 yılda kendini amorti ederken, yılda 750 TL tasarruf sağlıyor. Yani 50 yıl boyunca kişinin cebine her ay 750 TL kalıyor. “ifadelerini kullandı.
Kaynak: Star Gündem