WWF- Türkiye, Mersin – Erdemli’den küçük ölçekli balıkçılar ve kooperatif yetkililerini İzmir’deki kooperatiflerle buluşturdu. WWF-Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli, “Türkiye’de balıkçılık filosunun %89,6’sını oluşturan küçük ölçekli balıkçılığın sürekliliğini sağlamak ve Akdeniz’deki aşırı avlanmanın önüne geçmek için katılımcı bir ortak yönetim anlayışını oluşturmaya ve yaygınlaştırmaya ihtiyacımız var” dedi.
WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) “Küçük Ölçekli Balıkçılık Ortak Yönetimi” projesi kapsamında, çalışma sahası olan Mersin’in Erdemli ilçesinde faaliyet gösteren küçük ölçekli balıkçılar ve kooperatif yetkililerini İzmir’deki küçük ölçekli balıkçılar ve kooperatiflerle buluşturdu. İzmir’in Mordoğan, Urla ve Foça bölgelerinde gerçekleşen saha gezileri, mezat ve kooperatif ziyaretlerini
Tarım ve Orman Bakanlığı, Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü ile Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği (SÜRKOOP) temsilcilerinin de katıldığı teknik gezi kapsamında SÜRKOOP Genel Başkanı Ramazan Özkaya ve WWF-Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli tarafından işbirliği protokolü de imzalandı. Protokol ile ilgili tüm tarafların katılımının teşvik edilerek Ulusal Küçük Ölçekli Balıkçı Platformu’nun oluşturulması ve sektörün sürdürülebilirliğinin desteklenmesi için işbirliği kararı alındı.
Akdeniz’de balık stoklarının % 75’i aşırı avlanıyor
12 metreden küçük tekneler ile kıyıya yakın bölgelerde pasif av araçları ile yapılan günübirlik balıkçılık faaliyeti olarak tanımlanan küçük ölçekli balıkçılık, geçimini balıkçılıkla sağlayan kıyı topluluklarının refahı açısından önemli bir yere sahip.
Türkiye’de balıkçılık filosunun %89,6’sını küçük ölçekli balıkçı tekneleri oluşturuyor. Ancak sektörde çalışan tüm kesimler, iklim değişikliği, endüstriyel sektörle rekabet, alternatif geçim kaynaklarından yoksun olma, yeterli oranda temsil gücüne sahip olmama ve azalan kaynakların yönetiminde rol alamama gibi sorunlar ile başa çıkmaya çalışıyor. Sınırlı doğal kaynaklarımızı sürdürülebilir biçimde kullanmayı ve geçimini bu kaynaklardan sağlayan kıyı topluluklarını korumayı başaramıyoruz. Su ürünlerine yönelik talebin sürekli artışı ve kaynakların uygun yönetilmemesi sebebiyle dünya genelinde aşırı avlanma ile karşı karşıyayız. Akdeniz’de durum daha da vahim; analiz edilen balık stoklarının yüzde 75’i aşırı avlanıyor.
Mordoğan’daki buluşmaya katılan Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan balıkçı bir aileden geldiğini hatırlatarak, “Balıkçılar denizlerimizin doğal bekçileridir. Bugün WWF-Türkiye’nin kolaylaştırıcılığı ile çok doğru bir buluşma gerçekleşiyor. Farklı bölgelerin balıkçıları, kooperatifleri, sivil toplum, bilim insanları denizlerimizin ve sektörün sorunlarını ortak bir platformda hep birlikte konuşacağız. Sorunlarımıza ancak bu şekilde çözüm bulabiliriz.” dedi.
SÜRKOOP Genel Başkanı Ramazan Özkaya, balıkçılık konusunda en büyük sorunun pazar konusunda yaşandığını belirterek “Küçük ölçekli balıkçılarımız geçimlerini komisyoncuların belirlediği fiyatlar üzerinden sağlamaya çalışıyor. İzmir, balıkçılık kooperatiflerimizin ortaklarının ürününü en uygun koşullarda değerlendiren ilimiz. WWF-Türkiye, satış yoğunluğu az, ancak ürün çeşitliliği fazla olan doğu Akdeniz’deki kooperatifler ile balığı en iyi şekilde değerlendiren kooperatifleri bir araya getirerek sektör için çok önemli bir buluşmaya vesile oldu. Balıkçılar ürünlerini hak ettikleri fiyattan satılabileceğini gördüler” dedi. Özkaya, kooperatiflerin pazarlama süreçlerine dahil olması ile Tarım Orman Bakanlığı’nın da güvenilir veri kaydından yararlanacağı, ne kadar balık avlanıp satıldığının kaydının tutulduğu bir veri girdi sisteminin kurulacağına dikkat çekti: “Böylelikle sisteme veri akışı sağlanmış ve sektör kayıt altına alınmış olacak. Tüm bu kayıtlar avlanma planlamaları açısından da önemli. Tüketiciler ise günlük olarak kaynağını bildiği ürünü almış olacak.”
Kazan-kazan mümkün!
WWF-Türkiye, 4 yıldır Foça, Mordoğan, (İzmir), Kaş (Antalya) ve Erdemli’de (Mersin) yürüttüğü Küçük Ölçekli Balıkçılık projesi ile balıkçılıkla geçinen kıyı topluluklarının geçimlerinin dayandığı balık stoklarını çoğaltmaları ve uzun vadede gıda ve gelir kaynaklarını güvence altına almalarına katkı sağlamak için çalışıyor. Projenin bir diğer amacı ise, küçük ölçekli balıkçıların geçim kaynaklarını çeşitlendirerek ekonomik alternatifler ve pazar fırsatları oluşturmak; böylelikle bir yandan da denizlerdeki av baskısını azaltmak.
‘Katılımcı ortak yönetim anlayışına ihtiyacımız var’
WWF-Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli, buluşmada şu açıklamalarda bulundu: “Küçük ölçekli balıkçılar aslında denizlerimizin gerçek koruyucuları. Binlerce yıllık geçmişe sahip bu zanaat kıyı bölgelerindeki halkların en önemli geçim ve beslenme kaynaklarından biri. Hem bu sektörün sürekliliğini sağlamak hem de denizlerimizde aşırı avlanmanın önüne geçmek için katılımcı bir ortak yönetim anlayışını oluşturmaya ve yaygınlaştırmaya ihtiyacımız var. Balıkçılar, yerel paydaşlar, bilim insanları, karar alıcılar ve STK’lar arasındaki iletişimi ve ilişkileri kuvvetlendirerek gerçekleşecek Ortak Yönetim ile küçük ölçekli balıkçıların karar alma süreçlerine daha fazla katılımını sağlamalı, temsil güçlerini artırmalıyız.”