Rocky Mountain Institute tarafından yayınlanan rapora göre, gelişmiş batarya teknoloji ekosistemine yapılan büyük yardımlar sayesinde küresel enerji dönüşümü modellerin tahmininden daha hızlı bir şekilde gerçekleşiyor.

RMI hesaplarına göre, 2023’e doğru, önceden planlanan yatırımlar toplam 150 milyon $ – bu da dünyada her kişinin 20$ para vermesine eşit. Yalnızca 2019’un ilk yarısında, girişim sermayesi firmaları enerji depolama teknolojisi şirketlerine 1.4 milyon $ katkıda bulundu. RMI’ya göre: “Bu yatırımlar yeni talepler için rekabetçi sınırlar karşısında hem lityum-iyon hem de yeni batarya teknolojilerini beklenenden daha çabuk itecek”. “Bu da karşılık olarak anahtar sektörlerde dekarbonizasyon maliyetlerini düşürecek ve küresel enerji dönüşümünü ana akım küresel enerji modellerinin beklentilerinin ötesinde hızlandıracak”.

RMI analistleri lityum-iyonun düzenli olarak performansını artırarak 2023’e kadar baskın batarya teknolojisi olarak kalacağını fakat sonra da belirli kullanımlar için talep edilecek birtakım gelişmiş batarya teknolojilerinin geleceğini bekliyorlar. Daha ağır ulaşımlar şarj edilebilir çinko alkali, lityum-metal ve lityum-sülfür gibi katı haldeki bataryaları kullanacaklar. Enerji ağı, çinko bazlı, akıntılı ve yüksek sıcaklıklı bataryalar gibi düşük maliyetli ve uzun ömürlü olanları tercih edecek. Elektrikli araçlar yaygınlaştığında ve hızlı şarj için talep arttığında hızlı şarj eden yüksek güçlü bataryalar hızla çoğalacak.

Kaynak: Forbes – Hazırlayan: Dünya Enerji Konseyi Türkiye Komitesi