Türkiye genelindeki 21 elektrik dağıtım bölgesinden 20’sinin özel şirketlere devri tamamlandı. Özelleştirme süreci devam eden tek bölge Toroslar. Elektrik dağıtımı hizmeti veren şirketlerin kurduğu Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (Elder) yönetim kurulu üyeleri, ilk özelleştirmenin ardından geçen 5 yılda geldikleri noktayı paylaştı ve soruları cevapladı.
Elder Başkan Yardımcısı ve Aydem Elektrik Yönetim Kurulu Başkanı Ceyhan Saldanlı’nın açıklamasına göre dağıtım şirketleri uzunluğu 1 milyar kilometreyi bulan elektrik hattı şebekesini yönetiyor. Türkiye genelinde özelleştirme öncesi yüzde 17-18’leri bulan elektrikteki kayıp-kaçak oranı yüzde 13’e düştü. 2015 sonu itibarıyla bu oran Avrupa’da olduğu gibi yüzde 10’un altına inecek. Kayıp-kaçağın yüzde 10’un altına inmesiyle 2011 ile 2015 yıllarını kapsayan 5 yıllık sürede 10 ila 15 milyar dolarlık bir kaybın önüne geçilmiş olacak. Dolayısıyla 10-15 milyar dolar, borcunu ödeyen tüketicinin cebinde kalmış olacak. Halihazırda kayıp-kaçak maliyeti, borcunu ödeyen abonelere paylaştırılıyor.
Elder yöneticileri, üç yıldır elektriğe zam gelmemiş olmasının en büyük sebebini, ‘kayıp-kaçağın yüzde 17-18’den yüzde 13’e inmesi’ olarak gösteriyor. Yılda 240 milyar kilovatsaat ve 40 milyar dolarlık elektriğin tüketildiği Türkiye’de, 2015 sonunda hatlarda kaybolan ve kaçak tüketilen miktarı yüzde 10’un altına indirmeyi dağıtım şirketleri kamu otori
Elektrik dağıtım şirketlerinin her yıl için öngördüğü bir kayıp-kaçak oranı var. Dolayısıyla dağıtım şirketleri, taahhütlerini yerine getirebilmek için sadece kaçak ve tahsilatla uğraşmakla kalmayıp kayba sebep olan kablo ve trafoları da yenilemeye mecbur… Bunun için 2011’den 2015 yılı sonuna kadar olan sürede şirketler 8,5 milyar liralık yatırım yapacak. Bunun 5,1 milyar lirasını gerçekleştiren şirketler, kalan 3 yılda en az 3,4 milyar liralık daha yatırım yapacak. Yatırımlar, devralmadan önceki kamu dönemine göre 3 misli arttı. Şirketler 25-30 yıllık elektrik şebekesini yenilemekle meşgul. Kablo ve trafolara bağlı olarak kayıp oranı dünyada yüzde 8-9 kabul ediliyor. Bu oran İtalya’da yüzde 7.
Dağıtım şirketlerinin bir diğer sıkıntısı ise tahsilat. Elektriği satan kuruluş yüzde 100 tahsilata göre kendi parasını alıyor. Dağıtım bölgelerinde ise yüzde yarım ile yüzde 3 arasında tahsil edilemeyen tutar oluyor. Tahsilat için dağıtıcıların en büyük kozu elektriği kesmek. Bu noktada şirket yöneticilerine ilginç istekler gelebiliyor. Örneğin bir şirket yöneticisi, ekiplerinin elektrik borcunu ödemediği için cuma günü Ankara’daki bir hapishanenin elektriğini kesmeye gittiklerinde, İçişleri Bakanı Müsteşarı’nın, “Aman pazartesiye kadar kesmeyin. Eğer elektriği keserseniz mahkûmlar kaçar.” dediğini, kendilerinin de kesimden vazgeçtiğini ve borcun pazartesi günü ödendiğini anlattı.
Dağıtım şirketi yöneticilerinin verdiği bilgiye göre kaçak kullanım yakalanıp faturalı hale geldiğinde o kişi veya şirketin tükettiği elektrik dörtte bire düşüyor. Tüketicilere bir diğer tüyo ise aylık faturası 150 lirayı aşanların serbest tüketici sözleşmesi yapabilmesi. Bu durumda serbest tüketicinin yılda bir aylık fatura tutarı kadar kazancı oluyor. İstanbul BEDAŞ Bölgesi yöneticilerinden İsmail Ergüneş ise Ramazan Bayramı tatili araya girdiği için bu bölgede müşterilere bir aylığı aşan tutarda fatura geldiğini, bir yanlışlık söz konusu olmadığını, bölgedeki akıllı sayaç abonesi sayısının 100 bin kişi olduğunu ifade etti.
Kaynak: Enerji Enstitüsü