11’inci EIF Uluslararası Enerji Kongresi ve Fuarı, Ankara Congresium’da geçtiğimiz hafta düzenlendi. Enerji sektörünün yurt içi ve yurt dışındaki önemli temsilcileri fuara katılırken, Enerji Sistemleri Mühendisleri ve Öğrencileri Derneği’de standında sektörden ziyaretçilerle bir aradaydı…
Enerji Sistemleri Mühendisleri ve Öğrencileri Derneği Başkanı Mehmet Kale, enerji mühendislerinin sorunlarını ve sıkıntılarını dile getirerek enerji mühendislerinin ortak sorununun ‘imza yetkisinin’ olmaması olduğuna vurgu yaptı.
Mağduriyetlerden dolayı dernek kuruldu
Kale, kurulma amaçlarının ise ilerleyen yıllarda derneğin meslek odası haline dönüştürmek olduğunu da ifade etti.
Enerji sistemleri denildiğinde akla ilk başta rüzgâr ve güneş enerjisi geldiğini belirten Kale, termik santral, dalga enerjisi gibi alanlarının da enerji sistemleri alanı içinde olduğunu belirtti.
2007’de enerji sistemleri mühendisliği bölümü açıldı
2007 yılında Bahçeşehir Üniversitesi’nce Enerji Sistemleri Mühendisliği bölümünün açıldığını hatırlatan Kale, 35 üniversitede enerji sistemleri mühendisliği bölümü olduğunu söyledi.
Enerji sistemleri mühendisleri mağdur
‘Mağdur oluyoruz’ diyen Kale, şu açıklamalarda bulundu: “Aldığımız eğitimimiz yeterli fakat prosedür gereği sertifika programlarına imza atabilmemiz için yetki alamıyoruz. Biz eğitim hayatımızda güneş- rüzgâr enerjisi ve elektrik alanında eğitim aldık. Fakat güneş ve rüzgâr enerji alanında bizim imza yetkimiz yok. Firmalar bizim yerimize elektrik- elektronik mühendislerini tercih ediliyor. Bu bölüm mezunlarını tercih etme sebeplerinin başında ise elektrik- elektronik mühendislerin imza yetkisinin bulunması yatıyor. Biz bu süreçte mağdur oluyoruz.”
Enerji mühendislerinin sessiz çığlığı; “İmza yetkimiz yok”
Enerji mühendislerinin ortak sorununun ‘imza yetkisinin’ olmaması olduğunu aktaran Kale, şunları belirtti: “Biz enerji sistemi mühendisleri olarak, o yatırımların (güneş- rüzgar enerjisi) fizibilite çalışmaları hakkında tüm eğitimleri almamıza rağmen o sektörde çalışmak için işverenin bizden ilk olarak aradığı ‘imza yetkisi’. Ama bizim imza yetkimiz yok ”
Elektrik firmasında da çalışabiliyoruz ama imza yetkimiz yok
Kale, enerji mühendislerinin alanının sınırlı olmadığını belirterek, “Mekanik tesisattan tutun da güneş, rüzgar enerjisi, ısıtma- soğutma alanı gibi sektörlerde çalışabiliyoruz. Ama imza yetkimiz yok” ifadesini kullandı.
Enerji sistemleri mühendislerinin mağduriyet yaşadığını vurgulayan Kale, “Doğalgaz firması kurmayı düşünüyorum ama imza yetkim olmadığı için yanımda makine mühendisi çalıştırmam lazım. İşi ben kuruyorum ama imza atamıyorum bu çok acı bir durum” diyerek serzenişte bulundu.
İş sahasını daha önceden belirlemek lazımdı
‘Türkiye ‘de enerji alanında yapılan çalışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz?’ sorusuna ise Kale, şunları söyledi: “Yetersiz buluyoruz. Bu düzenlemeyi Yüksek Öğretim Kurumu’nun (YÖK) yapması gerekiyor. YÖK; ‘Enerji sistemi mühendisliği bölümü açılabilir’ dediği zaman müfredatı belirlemesi lazım. Ön hazırlık olması gerekiyordu. İş sahasını daha önceden belirlemek lazımdı” diyerek sözlerini tamamladı.
Kaynak: Ticari Hayat / Esra SARI
İlk okul mezunların Ehliyet aldığı bir dönemde bundan bahsedilemez . Birde Enerji yatırımı yapan işletme sahiplerinin eğitim seviyesini de sorguladığımızda bu süreç zaman alacaktır . bunun öne çekilmesi mümkün bu durumda da Büyük firmaların önü açılacak ve yalnızca imza yetkisi için personel çalıştırılacak buda Enerji sektöründeki gelişme duracaktır . Asıl olan Enerji mühendisleri bu sektör adına ne kazanımlar ve çözümler üretebiliyor buradaki rolleri daha önemli .
Enerji mühendislerinin ilk önce sahaya inip sahayı iyice tanıması irdelemesi lazım çünkü bu sektöre henüz saha tecrübesini kazanmadı ihtiyaçtan fazla Enerji mühendisi piyasa ya çıkıyor plansız olarak birde işi bilenle bilmeyenin ayırt edilmemesi ayrı bir muamma