Londra merkezli bağımsız düşünce kuruluşu Ember tarafından yayımlanan ve ilk 6 aylık elektrik üretim verilerini içeren rapordan derlenen bilgilere göre, kömür tüketimindeki bu gerileme 1990’dan günümüze görülen en büyük düşüş olarak kayıtlara geçti.

Salgının etkisiyle küresel elektrik talebinin ortalama % 3 azalırken gerçekleşen rekor düşüşte ise güneş ve rüzgar gibi temiz enerji kaynaklarının küresel elektrik üretimine daha fazla dahil olması etkili oldu. Kömür tüketimi ABD’de % 31 ve Avrupa Birliği ülkelerinde % 32, dünyanın en büyük kömür üreticisi ve tüketicisi konumunda bulunan Çin’de ise % 2 azaldı.

Hindistan’da kömür tüketimi rüzgar ve güneş yatırımlarının etkisiyle % 77‘den % 68‘e geriledi. Ülke genelinde rüzgar ve güneşin elektrik tüketimindeki payı yaklaşık % 10‘a yükseldi. Böylelikle, küresel kömür tüketimi yılın ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8,3 düştü. Küresel kömür tüketiminin payı 2015‘te % 37,9 iken, bu oran yılın ilk yarısında % 33‘e geriledi.

Kömürden elektrik üretimi azalan ülkeler, aynı dönemde elektrik üretimlerinin % 10‘undan fazlasını güneş ve rüzgar enerjisinden karşıladı. Yılın ilk yarısında, Türkiye toplam elektrik üretiminin % 13‘ünü güneş ve rüzgar enerjisinden karşılarken, ABD’de bu oran % 12, Çin, Hindistan, Brezilya ve Japonya’da % 10 olarak kaydedildi.

Yayımlanan rapora göre, küresel ısınma seviyesini 1,5-2 derecede tutabilmek için kömür tüketiminin her 10 yılda % 13 düzeyinde azaltılması gerekiyor. Bu kapsamda, iklim hedeflerine ulaşabilmek için 2030’dan önce kömür tüketiminin % 6‘ya düşmesi gerekirken, kömürün yerini güneş ve rüzgar enerjisinin alacağı öngörülüyor.