Cumhuriyetimizin yüzüncü yılı olan 2023 yılına kadar enerji yoğunluğunun en az %20 düşürülmesinin hedeflendiğini belirten İbrahim Çağlar bu hedefe ulaşabilmek için enerji verimliliği politikaları, uygulamaları ve çalışmalarına derinlik kazandırmamız gerektiğine vurgu yapıyor.
Enerji verimliliği konusunda ülkemizin en önemli sivil toplum örgütlerinden olan Enerji Verimliliği Derneği son dönemde çok önemli çalışmalar gerçekleştiriyor ve gündemde sıkça yer alıyor. Bünyesinde çok sayıda sanayici, işadamı ve bürokrat bulunduran derneğin Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini aynı zamanda İTO Yönetim Kurulu Başkanı olan İbrahim Çağlar sürdürüyor. Çok yoğun bir programı olan Sayın Çağlar sorularımızı yanıtladı ve keyifli, dolu dolu bir söyleşi gerçekleştirdik.
Sayın Çağlar öncelikle zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz. Çok sayıda meslek örgütü, vakıf ve dernekte aktif görev aldığınızı biliyoruz. Başta Enerji Verimliliği Derneği olmak üzere, bunlardan bahseder misiniz?
Yoğun iş hayatımın yanında bugüne kadar pek çok dernek ve vakıfta görev aldım. İstanbul Ticaret Odası (İTO)’nda 1999 yılında Meclis Üyeliğine başladım, 2004-2009 yılları arasında İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevini yürüttüm. 2009-2013 yılları arasında ise İTO Meclis Başkanı oldum. Bu yoğun tempoyla birlikte 2012 yılında Enerji Verimliliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanlığına getirildim. Haziran 2013 tarihi itibariyle İTO Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürütmeye başladım.
Bu süreç devam ederken, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan yardımcılığı görevine Ağustos 2013 tarihinde seçildim.
Enerji günümüzde herkesin ana gündem maddelerinden birisi. Artık sokaktaki insanda enerjiyle ilgili bir şeyler düşünüyor ve konuşuyor. Siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Enerjinin verimli kullanılmasını önemli yapan konular nelerdir?
Artan nüfusa paralel olarak dünyanın enerji ihtiyacı da artmaktadır. Ayrıca artan enerji ihtiyacı ile birlikte endüstrileşme ve şehirleşme büyük çevresel sorunlara yol açmaktadır. Dünyanın her yerinde, ülkeler enerji üretiminin ve kullanımının yeni yollarını keşfetmek için birbirleriyle adeta yarış içerisindedir. Bu yarışta önde gelen ülkeler, dünya ekonomisine yön verecektir. Artık sadece fosil yakıtlara dayalı enerji ile modern yaşamın sürdürülebilir olmadığı kanıtlanmıştır.
Enerji verimliliği, sürdürülebilir kalkınmanın ve rekabetçiliğin en önemli bileşenidir. Dünyanın ekolojik kapasitesi düşünüldüğünde enerji verimliliğinin artırılması şarttır
Sürdürülebilirliğin üç yönü; enerji güvenliği, rekabetçilik ve çevre başlıklarıyla karşımızda durmaktadır. Bu yeni konsept daha düşük karbonlu bir ekonomiye dönüşümü sağlayabileceği gibi aynı zamanda enerji güvenliğine ve ekonomilerin rekabetçiliğine de hizmet edecektir.
Aslında yapmamız gereken şey, büyük buluşlar, büyük araştırmalar, derin tartışmalar yapmak değil, mevcudu özellikle de enerjiyi, israf etmeden etkin ve verimli kullanmaktan başka bir şey değildir. O nedenle de bugün 7’den 70’e herkes enerjinin verimli kullanılmasıyla ilgili yapılabilecek çalışmalara, uygulamalara destek vermek arzusundadır.
Enerji Verimliliği Derneği olarak faaliyetlerinizi detaylandırabilir misiniz? Bilinçlenmenin tabana yayılması için çalışmalarınız olduğunu ve diğer kurumların bazı çalışmalarını desteklediğinizi biliyoruz, aktarabilir misiniz?
Enerji Verimliliği Derneği bir sivil toplum örgütü olarak kurulmuştur. Öncelikli amacı enerjinin etkin ve verimli kullanılabilmesi için farkındalık oluşturmak, ayrıca bilimsel ve teknik araştırmalar yaptırmak ve sonuçlarını kamu kuruluşları ve vatandaşlar ile paylaşarak verimliliği arttırmaktır.
Dernek 2013 yılında yaptığı genel kurulun ardından oluşturulan güçlü yönetimi, nitelikli teknik altyapısı ile başarılı kampanyalar, promosyonlar ve etkinlikler düzenleyerek toplum üzerinde enerji verimliliği konusunda kısa zamanda farkındalık oluşturmayı başarabilmiştir. Enerji verimliliğinde başarı, kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının katılımcı bir yaklaşımla, ortak hareket etmelerine bağlıdır. Biz buna inanıyoruz. Bunların hedefe doğru atacakları her ortak adım, toplum kesimlerinin tasarruf ve verimlilik konularına yaklaşmasına ve bunu bir yaşam biçimi haline dönüştürmelerine katkı sağlayacaktır. Bu nedenle de bizler dernek olarak enerji verimliliği alanında yapılan tüm etkinliklere, yarışmalara, projelere destek vermek istiyoruz.
Dernek olarak, devlet kurumları ile yakın ilişkileriniz var, son dönemde öne çıkanlardan bahseder misiniz? Önümüzdeki dönemde yapılması planlanan özel çalışmalar var mı?
2013 yılının başından bu yana ‘Enerji Hanım Projesi’ Türkiye genelinde uygulanmaktadır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın ortak projesi olan Enerji Hanım, 20 ilde on binlerce kadına doğrudan ulaşarak evlerde küçük önlemlerle enerji verimliliği sağlanmasını amaçlamaktadır.
Enerji ve su kaynaklarının tüketiminde rol oynayan en önemli tüketici gruplarından biri ailedir. Isınma, aydınlatma, temizlik, kişisel bakım gibi faaliyetlerin yürütülmesinde aileler büyük ölçüde enerji tüketmektedirler. Ailede günlük faaliyetlerin sürdürülmesinde ve tüketiminde karar verici kişi olarak ise kadınların önemli bir rolü bulunmaktadır.
Bu nedenden dolayıdır ki, enerji verimliliği konusunda bilinçlendirilmesi gereken en önemli hedef kitlemiz kadınlarımızdır.
‘Enerji Hanım’ Projesinde enerji verimliliği çalışmalarına vurgu yapılarak, başta evlerde olmak üzere ülke genelinde kadınlarımızın enerjiyi verimli kullanmayı öğrenmesi ve bu yolla önce ev ekonomisine, sonra ülke ekonomisine katkıda bulunmasının sağlanması projemizin ana temasını oluşturmaktadır.
– Kadınların enerji verimliliği ve tasarrufu konusunda toplumda söz sahibi olması,
– Kadınların enerji verimliliğinin gelecek kuşaklara anlatılmasında etkin rol üstlenmesinin sağlanması,
– Enerji Verimliliği Bilincinin ülke genelinde veri bazlı ve sistematik bir yaklaşımla ölçülmesi, araştırılması, raporlanması,
– Enerji Verimliliği Bilincinin sistematik bir şekilde, ülkenin tüm kesimlerine anlatılması için net bir eylem planı oluşturulması ise başlıca hedeflerimizi oluşturmaktadır.
Bugüne kadar 19 İlde (Kayseri, Denizli, Konya, Bursa, Kocaeli, Van, Edirne, Malatya, Kars, Şanlıurfa, Trabzon, Sinop, Diyarbakır, Mersin, Adana, Hakkari, İzmir, Ankara ve İstanbul) eğitim çalışmaları tamamlanmıştır. Aralık ayı sonuna kadar da son ilimiz olan Gaziantep’te eğitim çalışmamızı gerçekleştireceğiz. Ama diğer geriye kalan 61 ilimiz için de eğitim filmimiz hazırlanmış olup Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız aracılığı ile bu illerimizdeki bayanlarımıza da ulaşacağız.
Proje başlangıcında evlerde küçük önlemlerle hane başına yılda bir çeyrek altın tasarruf edilmesini öngörüyorduk. Anlattıklarımızı kesin olarak uygulayan bayanlar, elektrik faturalarında 20- 35 TL arasında bir düşüş olduğu bilgisini derneğimizle paylaşıyorlar. Bu da başta da belirttiğimiz gibi ortalama olarak öngörülen yılda bir çeyrek altına denk geliyor. Türkiye geneline yayıldığında bu rakam ülkenin enerji harcamalarına ayırdığı 4 milyar TL’lik bir bütçenin cebimizde kalması demektir. Bu para ile 1.000 adet okul veya 200 adet tam teşekküllü hastane yapmak mümkün.
Ayrıca 2014 yılı ile birlikte “Enerji Çocuk” ve “Enerji Verimi Sanayi” projelerimizle yine farklı bir bilinçlendirme çalışmasına imza atacağız.
Enerji Çocuk Projesi kapsamında birçok farklı faaliyet ile çocuklarımıza ulaşacağız ve enerji verimliliği konusunda bilinçlenmelerini sağlayacağız. Çünkü geleceğin ailelerini kuracak olan çocukların şimdiden enerji verimliliği konusunda bilinçlendirilmesi çok önemli bir konudur. Bu bağlamda;
– Çarpan etkisiyle on binlerce çocuğun enerjiyi verimli kullanmayı öğrenmesi, bu yolla önce ev ekonomisine, sonra ülke ekonomisine katkıda bulunmasının sağlanması.
– Çocukların enerji verimliliğini gelecekteki nesillere anlatılmasında etkin rol üstlenmesinin sağlanması proje amacımızı oluşturmaktadır.
Ayrıca yine ‘Enerji Verimli Sanayi’ projemiz ile Organize Sanayi Bölgelerinde farkındalık yaratılarak, işletmelerdeki çalışanlara verimlilik anlayışı yerleştirilerek sanayideki ufak değişikliklerle verimliliğin elde edilmesi ile ilgili bir projemizi hayata geçireceğiz. Her iki çalışmada da ilgili Bakanlıklarla işbirliğimiz olacak.
Enerji Verimliliği Derneğinin uluslararası ölçekte çalışmaları var mı? Dünyadaki gelişmeleri ve benzer derneklerin çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
13-17 Ekim 2013’te Güney Kore’de yapılan Dünya Enerji Konseyi etkinliğine katılan Derneğimiz, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımıza ait bölümde yerini aldı. Etkinlikler sırasında Dünya Enerji Konseyi – Türk Milli Komitesi ile de görüşmelerde bulunuldu.
Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) ile Birleşmiş Milletler Sınai Kalkınma Örgütü’nün (UNİDO) ortak toplantısına katılarak derneğimizle ilgili faaliyetleri anlattık.
Ayrıca, Enerji Verimli Ekonomi İçin Avrupa Konseyi (European Council for an Energy Efficient Economy – ECEEE)’nin üyesi olduk. ECEEE’nin şu anda 75`den fazla üye organizasyonu ve 450`den fazla bireysel üyesi vardır. Konseyin Türkiye’den tek üyesi derneğimizdir.
Ülkemizin genel enerji politikaları üzerine neler söyleyebilirsiniz? Üzerinde durulması, daha etkin olunması gereken konular var mı? Ülke olarak dışa bağımlı yapıyı nasıl değiştirebiliriz?
Özellikle finans sektöründeki gelişmeler her geçen yıl bu alanda yapılan yatırımların ve faaliyetlerin artış gösterdiğini ortaya koymaktadır. Aynı zamanda, 2011 yılında yapılan kapsamlı mevzuat değişikliğinden dolayı geçici olarak durdurulan ve Bakanlık tarafından yürütülen yetkilendirme ve teşvik uygulamalarının 2012 yılında başlaması, 2013 yılının ilk yarısında hız kazanması bir başka önemli ve memnuniyet verici bir gelişmedir.
Ama enerji verimliliği alanındaki politikalarımıza, uygulamalarımıza ve çalışmalarımıza artık biraz daha derinlik kazandırmamız gerekiyor. Bu bağlamda, daha etkin tedbirlerin alınması, somut hedeflerle desteklenmiş bir politika seti belirlenmesi ve kamu, özel ve sivil toplumun ortak hareket etmesinin sağlanması amacıyla hazırlanan ve Yüksek Planlama Kurulu tarafından 2012 yılında yayımlanan ‘Enerji Verimliliği Stratejisi Belgesi’ ile 2023 yılına kadar Türkiye’nin enerji yoğunluğunun en az %20 düşürülmesi hedeflenmektedir. Söz konusu belge kapsamında, enerji verimliliği yatırımlarının daha özendirici hale getirilmesi de öngörülmektedir.
Ayrıca enerji yönetimini, enerji verimliliği hizmet sektörünün ve kurumsal kapasitelerin ve işbirliklerinin geliştirilmesini ve bu işin bir iş modeline dönüştürülmesi gerekmektedir.
Unutmamak gerekir ki, enerji verimliliğinde başarı, kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının katılımcı bir yaklaşımla, ortak hareket etmelerine de bağlıdır. Biz buna inanıyoruz. Bunların hedefe doğru atacakları her ortak adım, toplum kesimlerinin tasarruf ve verimlilik konularına daha çok yaklaşmasına ve bunu bir yaşam biçimi haline dönüştürmelerine katkı sağlar.
Enerjiyi verimli kullanmak günümüzde çevreyi de korumakla eşdeğer bir noktaya geldi. Derneğinizin çevre politikalarından da bahseder misiniz?
Evet, bugün gerek kaynakların azalması gerekse nüfusun artması sonucunda enerji ihtiyacımız artmış olup yeni enerji kaynaklarının üretilmesi için çalışmalar yapılmaktadır. Ancak dernek olarak bizler öncelikle var olan enerjinin etkin ve tasarruflu bir şekilde kullanılması yönünde bilinçlendirme çalışmaları yapıyoruz. Dolayısıyla enerji tüketimi azaldıkça çevrenin de korunması otomatik olarak sağlanacaktır.
Yine çevreye en çok zarar veren işletmeler olarak bilinen sanayilerde başlatacağımız projemiz ile işletmelerdeki çalışanlara verimlilik anlayışı yerleştirilerek sanayideki ufak değişikliklerle verimliliğin elde edilmesi amaçlanmaktadır. Organize Sanayi Bölgelerinde hayata geçecek proje kapsamında işletmelerin, enerji verimliliğini sağlayacak uygun projelerin ortaya konulması, enerji etütlerinin yapılması, enerji tasarrufu açısından enerji verimliliğinin değerlendirilmesi, enerji tasarruf odaklarının belirlenmesi noktasında uygulanacak projelerde çevrenin korunması dikkate alınacaktır.
Kaynak: Haber Ortak