Elektriğe 1 Ekim’den itibaren geçerli olmak üzere zam yapıldı. Buna göre, elektrik fiyatları konut, sanayi ve ticarethanelerde %14.90 zamlanacak.

Yapılan bu zammın gerekçeleri ve etkileri üzerine yapılan tartışmalar sürerken, her yapılan zam, bizim Enerji Verimliliğine olan inancımızı bir kat daha pekiştiriyor. Bundan uzak kalamayız. Sanayide enerji verimliliği potansiyelimiz %30 lar, binalarda %40 lar mertebesinde. Ve Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) verilerine göre dünya ölçeğinde sanayideki potansiyelin %58’ine, binalardaki potansiyelin %82 sine hiç dokunulmamış durumda. Bu potansiyeli açığa çıkartabiliriz. Enerjide büyük oranda dışa bağımlı bir ülke olarak, ülke ekonomisini iyileştirmek için, bu zam, tüm enerji kullanıcıları için bir kamçı olmalı, enerjimizi daha verimli kullanmanın yollarını aramalıyız. Elektriği satın alırken en iyi alternatifi araştırıyoruz haklı olarak. Aynı motivasyonu daha az enerji tüketmenin yollarını ararken de göstermeliyiz.

Bunu başarabiliriz. Günümüz teknolojileri ile bu mümkün. Tek yapmamız gereken enerjiyi kullanma kültüründen, yönetme kültürüne geçmek. Yönetmek için yola çıktığımızda şu sorular kendiliğinden gelecektir: enerjiyi nerelerde ve ne kadar tüketiyorum? Tüketimimi etkileyen değişkenler neler? Emsallerim ne kadar tüketiyor? Buna göre ulaşmam gereken hedef nedir? Bu hedefe ulaşmam için hangi aksiyonları almam gerekir? Bunları hakkıyla uyguladım mı? Süreç içerisinde neler öğrendim? Öğrendiklerimle yol haritamı tekrar gözden geçirdim mi? Sonuçları paylaşarak farkındalığı arttırdım mı?

Cevap verebiliyorsak sonuç aşikar: Verimli enerji, temiz enerji, düşük karbon emisyonu, düşük enerji yoğunluğu, artan rekabetçilik…

EYODER Adına / Bşk. Cihan KARAMIK

www.eyoder.org.tr