İklim aktivistleri, dünyanın karşı karşıya kaldığı halk sağlığı, sosyo-politik ve ekonomik krizleriyle bir arada süregelen iklim krizine karşı, dünya liderlerinin acilen somut ve iddialı hedeflerle harekete geçmesini talep etmek üzere 19 Mart tarihinde Küresel İklim Grevi kapsamında bir araya geliyor.
Grevde, bu yıl iklim değişikliği sebebiyle dünyanın çeşitli bölgelerini harap eden felaketlere yönelik acilen harekete geçme talebi öne çıkıyor. İklim krizi, Teksas‘ta en az 82 kişinin hayatını kaybettiği kış fırtınasından, Arjantin’de şimdiye kadar 40.000 hektarın yok olduğu ve devam eden orman yangınlarına kadar çeşitli etkileriyle dünyanın birçok yerindeki insanlar ve ekosistemler üzerinde
Arjantin’li iklim aktivist Nicki Becker “Gerçekleştirilen emisyon azaltımı ile net emisyon azaltımı aynı anlama gelmiyor. Net azaltım, ağaç dikimi gibi güvenilir olmayan yöntemlerle süregelen emisyonların telafi edilmesine olanak tanıyor ve açıkçası günümüzde gereken ölçekte hayata geçmesi mümkün olmayan teknolojilere dayalı. Bilim insanları, ihtiyaç duyduğumuz hedeflerin içinde boşluklar olan anlamsız net sıfır hedefler olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Adalet ve eşitlik yönlerinin hesaba katıldığı şeffaf ve yasal açıdan bağlayıcılığı bulunan hedeflere ihtiyaç duyuyoruz” diyor.
Yaşanan tüm iklim felaketlerine rağmen, iklim aktivistlerinin sesleri duyulması bir yana, bu kişiler susturuluyor. Hindistan, Uganda, Filipinler, Hollanda ve daha birçok ülkede iklim ve çevre aktivistlerine yönelik zulümlere ve tutuklamalara şahit oluyoruz.
Filipinli iklim aktivisti Jon Bonifacio, “Dünya liderleri, günümüz sistemine karşı mücadele eden gençlerin statükoyu korumak açısından tehdit unsuru oluşturduğunun farkındalar. Ancak aktivistleri susturmanın, güç yerine zayıflığın belirtisi olduğunu bilmiyorlar. Bizleri bastırmaya yönelik yapılanlar, hareketimizi güçlendiriyor. Bir kişinin tutuklanmasıyla kolektif hareketin tamamı bir araya gelerek onların arkasında duruyor” diyor.
İklim grevi yapan aktivistler, daha fazla boş vaat istemediklerine yönelik başlattıkları #NoMoreEmptyPromises çağrısıyla birlikte acil eylem önerilerini sundukları listeyi yayınladı. Meksika’dan Maria Reyes, “İktidardakilere bu kadarı yeter diyoruz. Karar vericiler her şeyin yapısal olarak bağlantılı olduğunun farkına varamıyorlar. Verdikleri küçük ve oldukça geç olan kararlarla kendi mezarlarını kazıyorlar. Ancak ilk zarar görecek olanlar onlar değil, toplumun en savunmasız kesimleri. Acilen harekete geçmemiz gerekiyor ve bunun dışında hiçbir şeyi kabul etmeyeceğiz” dedi.
2 yıldan fazla süredir, dünyanın dört bir yanındaki genç iklim aktivistleri, iklim adaleti talebiyle grev yapıyor ve sokaklara dökülüyor. Bugün, COVID-19 salgını sebebiyle birçok yerde eylemler farklı şekillerde gerçekleşiyor. Ancak #NoMoreEmptyPromises kampanyasının talepleri, insanları sınır gözetmeden acilen iklim değişikliğine karşı harekete geçme hedefi altında birleştiriyor. Acilen harekete geçilmesi gerekli ilk alan olan fosil yakıt endüstrisinden yatırımları geri çekme kapsamında, ondan fazla ülkede yer alan iklim aktivistleri, Standard Chartered Bankası’nın kendi ülkelerindeki ofisleri önünde grev yapıyorlar.
Endonezya’lı iklim aktivisti Salsabila Khairunisa “Standard Chartered Bankası iklim katilidir. Bugünümü ve geleceğimi yok eden kömür şirketlerine para aktararak ülkemdeki yıkımı sürekli olarak finanse ediyorlar. Son 50 yılda Güney Kalimantan’da en büyük selleri yaşadık. Bu seller Standard Chartered Bank tarafından finanse edilen Adaro Energy gibi kömür şirketlerinin sebep olduğu ormansızlaşma nedeniyle meydana geldi. Bunun sona ermesi gerekiyor” diyor.
İsveç’li Greta Thunberg, “Eviniz yanarken, itfaiyeyi aramadan önce 10, 20 yıl beklemiyorsunuz; olabildiğince hızlı hareket ediyorsunuz ve elinizden gelen her şeyi yapıyorsunuz” diyor.