Artan enerji talebi ile birlikte tüm dünya enerji alanında farklı senaryolar ile karşılaşıyor. Küresel ısınmanın etkisiyle birlikte hidroelektrik ve rüzgar santrallerindeki üretimlerde düşüşler yaşanıyor. Bunların odağında ise tüm dünya iklim krizi ile mücadele ediyor. Hükümetlerin attığı adımlara ek olarak bizzat sanayicilerin de enerji verimliliği yatırımlarında hareketlenmesine ihtiyaç duyulurken enerji verimliliğinin karbonsuz ekonomi için ilk adım olduğunu ve yerinde enerji üretimleri ile de tamamlaması gerekiyor.
“Karbonsuz ekonomi için mikrodan makroya doğru ilerlenmeli”
“Sanayicilerin atacağı adımlar çok önemli”
Paris İklim Anlaşması ile birlikte karbonsuz ekonominin Türkiye’nin gündeminde daha çok yer bulacağını ifade eden Kaya; “Bu anlaşma ile ülke olarak küresel sıcaklık artışını 2 derecenin altında tutmayı taahhüt ediyoruz. COP26’da ülkelerin sunduğu hedefler ile artık 1,5 derecenin mümkün olmadığı, yine de 1,8 derecenin sağlanabileceği ortaya konuldu. Bu, beraberinde büyük önemde bir kararlılık getiriyor. Burada kamunun alacağı önlemler kadar sanayicilerimizin atacağı adımlar da çok önemli. Tüm paydaşların ortak hareket etmeleri ile verimlilik yatırımları Türkiye’nin taahhüdünü destekleyecektir” diyor.
Karbonsuz ekonomi için Performansa Dayalı Sözleşmeler
Performansa Dayalı Sözleşmeler ile yapılacak olan enerji verimliliği ve yerinde (dağıtık) enerji yatırımlarının hem tasarruf ve karbonsuz ekonomi açısından kritik olduğunu vurgulayan Kaya; “Enspire Kreatif Enerji Çözümleri olarak biz karbonsuz ekonomiye yönelik çıktılar üretmeyi hedefliyoruz. İklim krizine dur demek için üretim yapan her fabrikanın sadece enerji verimliliği ve yerinde enerji yatırımları yapması değil, bunu karbonsuz veya düşük karbonlu halde yapması öne çıkıyor. Bu arayışlarında, özellikle finansman dahil çözümleri hedefleyen sanayicilerimizi ve üreticilerimizi Performansa Dayalı Sözleşmeler ile tanıştırmak istiyoruz. Performansa Dayalı Sözleşmeler, şirketlerin enerji giderlerinde elde edilen tasarruflar sayesinde, kendi kendilerini finanse ederek firmalara kaynaklarını ihtiyaç duydukları diğer alanlara kaydırarak katkı sağlıyor” ifadelerini kullandı.
“Artan talep enerji verimliliği yatırımlarıyla dengelenmeli”
Sanayideki artan talebin, enerji verimliliği ve yerinde (dağıtık) enerji üretimi yatırımlarıyla dengelenmesi gerektiğinin altını çizen Kaya; “Bu yatırımların Performansa Dayalı Sözleşmeler ile hayata geçirilmesi Paris İklim Anlaşması’nın taahhütleri açısından çok önemli. Artık sadece verimlilik değil, karbonsuz verimlilik gündemi açılıyor. Tüm paydaşların aynı anda ve ortak hareket etmelerinin kaçınılmaz olacağı bir döneme giriyoruz. Performansa Dayalı Sözleşmeler bu dönemin en önemli yatırım araçlarından biri olarak öne çıkacaktır” dedi.