Köşe Yazısı: Mini Buzul Çağında Enerji Üretimi?

Geçenlerde İngiliz Independent gazetesindeki bir haber “mini buzul çağı” konusunu ilgililere yeniden hatırlattı. Habere göre, bilim insanları güneşteki aktivitenin 2030 ile 2040 yılları arasında yüzde 60 oranında düşeceğini öngörmüş. Bu da bir mini buzul çağı yaşamamıza sebep olacak.

Daha önceki mini buzul çağı dönemi, güneş patlamalarının en az görüldüğü 1645-1715 yılları arasında yaşanmıştı. Profesör Valentina Zharkova ve ekibi bu bulguları Galler’de düzenlenen Ulusal Astronomi toplantısında sundu.

Güneşin gelecekteki aktivitelerini yüzde 97 doğruluk payı ile tahmin edebilen bir sistem geliştiren uzmanlar, 2030-2040 yılları arasında yaşanacağını ileri sürdürkleri mini buzul çağında bazı nehirlerin tarihte ilk kez donacağını ve kimi bölgelerde daha önce eşine rastlanmamış kar yağışlarının gözlemleneceğini söylüyor.

DÖNGÜLER DÜNYASI

Dünyadaki canlı yaşam çeşitli doğal döngüler üzerine kurulu. Su döngüsü, güneş döngüsü, okyanuslardaki akıntılar doğal denge için çok önemli.

Ancak bazı geri besleme döngüleri riski arttırıyor. Örneğin bunlardan en iyi bilinen ikisi, küresel ısınma ve ozon tabakası incelmesi. Ve bunlar karmaşık bir geri besleme döngüsü içinde kendi kendini besleyerek güçleniyorlar.

Bu geri besleme mekanizmalarından en hızlı gelişen okyanus akıntıları, en korkutucusu ise buzulların erimesi. Döngülerin dengesi bozulduğunda doğal denge büyük tehdit altına giriyor.

Uzmanlar önümüzdeki iki güneş döngüsünde daha az güneş lekesi olacağını tahmin ediyor. 2022’de meydan gelecek Döngü 25 ve 2030’dan 2040’a kadar sürecek Döngü 26 sırasında güneş aktivitesinde önemli ölçüde düşüş olacağını ve mini buzul çağına giriş yapacağımızı ileri sürüyorlar.

Teknolojimiz ne kadar gelişirse gelişsin, doğanın yerine iklimi düzenleyecek veya ozon tabakası yerine ultraviyole ışınlarını süzecek yaygın sistemlergeliştirmek çok zor. Bunu başaribilmenin tek yolu bu çevrimleri bozmamak (idi).

Aslında teknoloji ve sahip olduğumuz bilgi işlem olanakları, hiç değilse eskiden hoyratça bozduğumuz doğal denge ve olası sonuçları hakkında bize çok yararlı veriler sunuyor. Oluşacak zararı nasıl en aza indirebiliriz sorusunun cevabı ise bize kalıyor.

NEHİRLER DONUNCA HES`LER ÇALIŞIR MI?

Güneşteki döngünün dengesinde bozulma olasılığı yeni bir tehdit algısı da oluşturdu. En son 300 yıl önce yaşanan mini buzul çağının önümüzdeki 15 yıl içinde yeniden dünyayı etkisi altına alması bekleniyor.

Bu konunun detaylarını uzmanlarına bırakıp sonuçlarına, özellikle su ve enerji üzerinden bakarsak tablo yine karanlık.

İklimdeki değişimin ani olacağı yönünde birçok öngörü var. ABD bu ani iklim değişiminin güvenliğe yönelik etkilerini tahmin edebilmek için özel bir merkez açtı.

Kendisini dünyanın güvenliğinden sorumlu gören ülkelerin bunu yapması şaşırtıcı değil. Bize düşen ise “bu durumda suyumuz enerjimiz nereden gelir” sorusuna cevap aramak.

Öyle ya, nehirlerin donduğu, baraj rezervuarlarının buz tuttuğu, yağışların azaldığı bir dönemde yenilenebilir enerji kaynaklarından ve özellikle HES’lerden enerji üretmek çok zor olacak. Su kaynağı olarak yeraltısuyu çok değerli hale gelecek, enerji kaynağı olarak isehidrokarbonlar ve nükleer öne çıkacak.

Gelişmiş ülkeler alternatif senaryolar ve çözüm önerileri üzerinde çalışıyor.

Yazan: Dursun YILDIZ

Kaynak: Enerji Günlüğü

enerjienerji gündemienerji haberlerienerji piyasasıenerji sektörüenerji üretimigüneşHES & HİDROELEKTRİK SANTRALİhidroelektrikhidrokarbonmini buzul çağı
Yorumlar (0)
Yorum Ekle