AB’de henüz güneş açmadı. Hava parçalı bulutlu. Bunu, ekonomideki toparlanmanın ilk sinyali olarak görmek mümkün. Global iyileşmeyle AB de düzelecek. İtalya‘da üç yıldır yerinde sayan tüketici güveni ilk kez arttı. İspanya‘da yüzde 27′ye ulaşan işsizlik düşüş eğiliminde. Portekiz ve Yunanistan’ı anlatmaya gerek var mı?
28 üyeli birliğin kritik sorunu büyüme ve işsizlik. Sihirli kelime ise büyüme. Yaşlı Avrupa zor büyüyor. Ama kişi başına tüketilen enerji gelişmişlikle doğru orantılı olduğu için enerji ihtiyacı artıyor.
***AB, dünyanın bir numaralı enerji ithalatçısı. Dışa bağımlılığı yüzde 50. Sera gazı salınımını azaltmak için kömürden uzaklaştı. Petrol ve nükleer yerine daha temiz olduğunu düşündüğü doğalgazı tercih etti. Avrupa Komisyonu, 2030′da AB’nin gaz talebinin yüzde 80′e ulaşacağına dikkat çekti. Bu da 700 milyar metreküp talep demek. Enerji tüketiminin üçte biri. Halen Rusya’dan 450 milyar metreküp gaz ithal ediliyor. Geri kalan Norveç, Cezayir ve Katar‘dan geliyor.
***AB coğrafyası doğalgaz boru hatlarıyl
Azeri gazının Avrupa’ya taşınmasında Trans-Adriyatik Boru Hattı’nın (TAP) tercih edilmesi AB’yi memnun etti.
Hat 2018′ de bitecek. 16 milyar metreküp kapasiteyle başlayacak, 30 milyar metreküpe ulaşabilecek. Yanına Türkmen ve Kazak gazı da eklenecek.
AB ise yeni kaynak ülkelerin peşine düştü. Şimdilik Doğu Akdeniz ile Şahdeniz’den gelen TANAP ve TAP’a sarılmış durumda. Bir gün sürpriz yapıp ABD’nin Şeyl gazına talip olabilir.
***Peki, AB’nin Rusya’ya gaz bağımlılığı Türkiye’yi nasıl etkiler?
Stratejist Dursun Yıldız, “Bölgesel güç Rusya ile küresel güç ABD ve AB’nin ayrılma ihtimali zor. Üçlünün Türkiye’siz bir araya gelmesi pek mümkün değil. Hesabımızı ona göre yapalım. Bölgede kimse kimsenin ayağına basmak istemez” diyor. Çünkü Karadeniz ve Doğu Akdeniz‘de enerji politikaları bu eksen üzerinde şekillenecek. Denklemi iyi görelim. Ulusal çıkarlarımızı düşünelim.
Yazan: Meliha Okur
Kaynak: Enerji Enstitüsü