Türkiye’yi ilk kez 1984 yılında ambalajlı su ile tanıştıran Pınar Su ve İçecek, sürdürülebilir yaşam politikası doğrultusunda; su kaynaklarının korunması, sera gazı emisyonlarının azaltılması ve karbon ayak izinin küçültülmesi, atığın kaynağında ve ürünün yaşam döngüsü boyunca azaltılması, geri dönüştürülebilir ambalaj kullanımının artırılması, enerji ve su verimliliğini artıran uygulamaların üretim proseslerine entegre edilmesi gibi çevre dostu uygulamalarla önemli başarılara imza atıyor.
“Tüm olumsuz çevre faktörleri bertaraf edilmeli”
Pınar Su ve İçecek olarak iklim değişikliğine sebep olan tüm faktörlerin bertaraf edilmesi için de çaba gösterdiklerinin altını çizerek, çalışmalar sonunda elde edilen çıktıları paylaşan Pınar Su ve İçecek
“Kaynaklardan çekilen suyun toplam debisinin yüzde 30’unu doğal ortama bırakıyoruz”
Sürdürülebilir bir yaşam için her bir damla suyu önemsediklerini belirten Kalpaklıoğlu, “Pınar Su ve İçecek olarak her yeni yatırımda verimlilik, suyun adil paylaşımı ve sosyal eşitlik, çevre sağlığı ve ekosistem devamlılığı ilkelerini ön planda tutuyoruz. Su kaynaklarının etkin bir şekilde korunması ve verimli kullanılması hususlarında elimizden geleni yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. Doğal alanlarda konumlanmış üç farklı lokasyonda yer alan su kaynaklarından üretim yapıyoruz. Ekosistemin sürdürülebilirliğinin sağlanması için de kaynaklardan çekilen suyun toplam debisinin yüzde 30’unu doğal ortama bırakıyoruz. 2022 yılı toplam atık su miktarını bir önceki yıla göre %19,78 oranında düşürdük. Türkiye genelinde tüm tesislerde uygulanan iyileştirmeler neticesinde, Aydın’da toplam atık su miktarında bir önceki yıla göre %28,67 oranında, birim ürün başına harcanan atık su miktarında ise %17,62 oranında azalma sağlandı. Bursa’da atık su miktarı %10,16 oranında azalırken, Sakarya’da atık su miktarı azaltımı %49,13 oranında gerçekleşti.” dedi.