Rolls-Royce, önceden Qinous GmbH olarak bilinen firmayı bir Mikro Şebeke Yetkinlik Merkezi’ne dönüştürüyor. Rolls-Royce Ocak ayında, Berlin merkezli elektrik depolama alanında faaliyet gösteren şirketin %73,1 seviyesindeki çoğunluk hissesini satın aldığını duyurdu. Berlin merkezli start-up’ ın adının Haziran 2020’de Rolls-Royce Solutions Berlin GmbH olarak değiştirilmesi ve aynı zamanda bir Mikro Şebeke Yetkinlik Merkezi’ni kapsayacak şekilde genişletilmesi, Rolls-Royce’un dağıtılmış enerji sistemlerine daha da fazla yatırım yaptığını gösteriyor.
Rolls-Royce Güç Sistemleri CEO’su Andreas Schell konuyla ilgili şu açıklamalara yer verdi:
“Sunduğu çözümlerle, Berlin‘deki Mikro Şebeke Yetkinlik Merkezimiz enerji sistemlerinin karbonsuzlaştırılmasına büyük bir katkıda bulunuyor ve şu andan itibaren müşterilerimize kapsamlı bir
Qinous ile mikro şebeke uzmanlığımızı genişletiyor ve start-up dinamiklerini büyük bir şirketler grubu güvencesi ve güvenilirliği ile birleştiriyoruz.” Şirket dünyanın dört bir yanında 50’yi aşkın proje ile mikro şebeke çözümlerinin işlevselliğini ve güvenilirliğini şimdiden kanıtlamış durumda.
Özel yapım anahtar teslim mikro şebekeler
Yeni yetkinlik merkezinin portföyü, kamu elektrik şebekesine bağlı veya tamamıyla bağımsız enerji besleme sistemlerini içeriyor. Güç Üretimi İş Birimi’nden sorumlu Başkan Yardımcısı Andreas Görtz konu ile ilgili görüşlerini “Mikro şebekeler dağıtılmış güç üretimine yönelik ürün ve çözüm portföyümüzü tamamlıyor. Batarya depolama ve akıllı elektronik denetim sistemlerinden dizel veya gaz jeneratör setlerine kadar geniş bir ürün yelpazesi dikkate alındığında, sadece MTU ürün yelpazesine ilişkin bir modül tedarikçisi değiliz. Müşterilerimize güneş ve rüzgâr enerjisi üretimi gibi bileşenlere özel hazırlanmış çözümler de sunuyoruz.” sözleriyle dile getirdi.
Micro Şebeke Çözümleri iş biriminin başı Cordelia Thielitz ise şunları söyledi: “Rolls-Royce’un batarya depolama tesisleri, mikro şebeke denetim sistemi ve jeneratör setleri gibi anahtar bileşenleri kendisinin geliştirip üretmesinden dolayı, bu sistemlerin özellikleri ve niteliklerine dair derinlemesine bir bilgiye sahibiz. Böylece müşteriye hem teknik hem de ekonomik bakış açısından mükemmel entegrasyon sağlayan tamamen anahtar teslim bir çözüm sunuyoruz.”
Küresel düzeyde ve çeşitli bir mikro şebeke pazarı
Kendisine bu iş segmentinin pazar beklentileriyle ilgili soru yöneltilen Cordelia Thielitz sözlerine şunları ekledi: “Çeşitli uygulama alanlarında mikro şebekelere çok fazla global talep bulunduğunu görüyoruz. Almanya ve ABD gibi ülkelerde, mikro şebeke çözümleri, CO2 azaltımı ve güvenli enerji temin avantajları nedeniyle endüstriyel uygulamalar için özellikle cazip bir konumda bulunuyor. Mikro şebekeler; şebeke ve enerji santrali operatörlerine yeni gelir kaynakları ve tasarruf olanakları sağlıyor. Kendi kendine yeten, dağıtılmış elektrik şebekeleri olarak kullanılan bu enerji sistemleri, kamu şebekesine erişimi bulunmayan ücra yerlerdeki madenler veya köylerin elektrik ihtiyaçlarını hem ekonomik hem de sürdürülebilir bir şekilde karşılamasını sağlıyor.”
Rolls-Royce’la yeni başarılara imza atılacak
Halihazırda Rolls-Royce Solutions Berlin Genel Müdürü ve hissedarı olarak görevini sürdüren Qinous kurucusu Steffen Heinrich ise “Rolls-Royce şemsiyesi altında, sürdürülebilir, iklim ve çevre dostu güç kaynağı çözümleri sunma vizyonumuzu gerçekleştirmemize yardımcı olacak, daha önce imkansız olarak değerlendirilen yeni fırsatlara ulaşacağız. Bu start-up’ı global bir şirkete ait bir yetkinlik merkezine dönüştürmekten gurur duyuyoruz. Ayrıca, tam teşekküllü mikro şebekelerin başarıya ulaşması için batarya depolamaya ilişkin bilgi birikimi ve deneyimimizi kullanmak için heyecanlanıyoruz” şeklinde konuştu.
Alman Malı Batarya Konteynerleri
Rolls-Royce, Ruhstorf kasabasındaki Bavyera tesisinde üretilecek batarya depolama sistemleri portföyünü büyütüyor. Depolama çözümleri 40 kVA ila 2.000 kVA arasında değişiklik gösterirken, kapasiteleri ise 50 kWh ile 2.600 kWh arasında değişiyor. MTU markalı ürünler 20’ lik ve 40’ lık konteynerler şeklinde sunulurken, kompakt versiyonlar halinde de üretiliyor. Ölçeklenebilir ürünler, müşterilerin performans ve kapasite gereksinimlerini karşılamak üzere esnek bir şekilde uyarlanmalarına olanak tanıyor. Mikro şebekelerin temel bir bileşen olan batarya depolama alanı, ayrıca güneş enerjisi parklarında şebeke stabilizasyonunun sağlanmasına yönelik entegre bir ekipman veya elektrikli araçlara yönelik şarj altyapısı olarak da kullanılıyor.
Rolls-Royce Holdings plc Hakkında Bilgilendirme
1- Rolls-Royce, gezegenimizin temel enerji ihtiyaçlarını karşılamak üzere en temiz, en emniyetli ve en rekabetçi çözümleri beraberinde getiren gelişmiş teknolojilerin öncü üreticisidir.
2- Merkezi Almanya’nın güneyindeki Friedrichshafen şehri olan Rolls-Royce Power Systems, 10.000’den fazla kişiyi istihdam etmektedir. Ürün portföyü, gemiler, enerji üretimi, ağır kara, demiryolu ve savunma araçları ile petrol ve gaz endüstrisi için MTU markalı yüksek hızlı motorları ve tahrik sistemlerini içermektedir. Ayrıca kritik, bekleme ve sürekli güç için dizel ve gaz sistemleri ile batarya konteynırlarının yanı sıra ısı ve güç üretiminin birlikte sağlandığı aplikasyonlar ve mikro şebekeler de ürün portföyü arasındadır.
3- Rolls Royce Power Systems, MTU Motor Türbin Sanayi ve Ticaret A.Ş. olarak 30 yıldır Türkiye de Rolls Royce’un iştiraki olarak faaliyet göstermektedir. 150 kişilik deneyimli personeliyle ana ünite satış ve satış sonrası servis hizmetleri veren MTU Motor Türbin San. ve Tic. A.Ş. nin Genel Müdürü Ali Güzel Bey’dir.
4- Rolls-Royce’un 150’den fazla ülkede müşterileri bulunmaktadır. Bu müşteriler arasında 400’ün üzerinde havayolu ve leasing müşterisi, 160 silahlı kuvvetler, 70 donanma dâhil olmak üzere 5.000’in üzerinde enerji ve nükleer müşterisi yer almaktadır.
5- 2019 yılı ekonomik kârı 15,3 milyar sterlindir. Bu tutarın yaklaşık yarısı, satış sonrası hizmetlerden elde edilmiştir.
6- Rolls-Royce 2019’da AR-GE çalışmalarına 1,45 milyar sterlin yatırım yapmıştır. Ayrıca Rolls-Royce, mühendislerini bilimsel araştırmanın öncüsü kılan 29 farklı Üniversite Teknoloji Merkezinden oluşan küresel bir ağı desteklemektedir.
Grup, stajyer ve yeni mezun istihdamı ilkesine ve çalışanların becerilerinin geliştirilmesi hususuna kuvvetle bağlıdır.