Trans Adriyatik Boru Hattı Rusya’ya Bağımlılığı Azaltacak mı?

17 Mayıs’ya inşasına başlanan Trans Adriyatik Boru Hattı (TAP), Avrupa’nın enerji kaynaklarını çeşitlendirme girişiminin bir parçası. Ancak uzmanlar Avrupa’nın enerji bağımsızlığına ulaşması için arzı arttırmanın ötesinde bazı girişimleri olması gerektiğini söylüyor.

TAP hattı Güney Gaz Koridoru’nun bir parçası. Hattın destekçileri projenin Avrupa’nın enerji güvenliğini arttıracağını ve Rusya’ya bağımlılığı azaltacağını söylüyor. Ancak muhalifler, projenin büyük ölçüde sembolik olduğunu ve Avrupa’nın genel enerji arzına büyük bir etki yapmayacağını belirtiyor.

4,5 milyar dolara mal olacak hattın 2020 yılında devreye girmesi bekleniyor. Azerbaycan’ın Şahdeniz 2 havzasından gelen doğalgaz Gürcistan, Türkiye, Yunanistan ve Arnavutluk üzerinden İtalya’nın güneyine ulaşacak.

10 milyar metreküplük yıllık kapasiteye sahip hat, 7 milyon Avrupalı hanenin enerji gereksinimini karşılayacak. Bu kapasitenin zamanla 2 katına çıkarılması bekleniyor.

ABD’nin Avrupa Enerji Güvenliği Özel Temsilcisi Büyükelçi Richard Morningstar, 2020’lerin ortalarına kadar daha fazla enerji sevkinin mümkün olabileceğini düşünüyor. Uzman, Azerbaycan kıyılarında belli fırsatların olduğunu, Türkmenistan’dan ithalatın mümkün olduğunu ve Doğu Akdeniz’deki doğalgazın da zamanla bu hatla taşınabileceğini belirtti. Morningstar, Kuzey Irak’taki doğalgazın da kullanılabileceğini ekledi.

Ancak Morningstar, 10 milyar metreküpün Avrupa pazarlarında rekabet yaratacak olmasına rağmen, Avrupa’nın yapması gereken başka şeyler de olduğunu ekledi. Bunlar arasında hatlar arası bağlantılar kurmak, daha fazla likit doğal gaz ithal etmek, yenilenebilir enerjiye yatırım yapmak, depolama kapasitesini arttırmak ve enerji verimliliğini arttırmak gibi maddeler var.

Güney Doğalgaz Koridoru’nun inşası Avrupa için bir amaçken, Rusya için de bir endişe kaynağı. Batı’nın desteklediği Nabucco hattı görüşülürken Rusya da Güney Akım Projesi’ni önermişti. Bu proje de Rus doğalgazını Karadeniz’den Bulgaristan’a ulaştıracaktı. Ancak bu projeden, Avrupa’nın rekabet düzenlemelerine uymadığı için vazgeçildi. Rus Gazprom bundan sonra Türk Akımı Projesi’ni önermişti. Ancak bu projede de ilerleme kaydedilemedi.

Gazprom bugünlerde Poseydon Boru Hattı’yla Türkiye ve Yunanistan üzerinden İtalya’ya ulaşmayı tekrar gündeme getiriyor. Bu proje de yıllık 8 milyar metreküp bir kapasiteye sahip olabilir. Putin’in bu ay içinde Yunanistan’a yapacağı ziyarette bu proje için Yunanistan’ın desteğini istemesi bekleniyor.

Bazı uzmanlar TAP’ın, Avrupa’nın Rus doğalgazına bağımlılığını azaltacak kapasitesinin olmadığını düşünüyor. 2015 yılında Gazprom, Avrupa’nın doğalgaz gereksiniminin yüzde 31’ini karşıladı. 158 milyar metreküplük sevkiyat TAP’ın kapasitesinin 15 katı anlamına geliyor.

Ancak bu ufak oranın bile fiyatlara etkisi olabileceği düşünülüyor. Morningstar, TAP’a giden gazın Bulgaristan’daki fiyatları etkileyebileceğini, Bulgaristan ve Romanya bağlantı hattının da belli bir oranda gazı Romanya’ya taşıyabileceğini söylüyor. Uzman, Rusya’nın her zaman Avrupa’ya doğalgaz sağlayacağını, ancak Güney Koridoru’ndan gelen doğalgazın pazardaki rekabeti arttıracağını belirtiyor.

İtalya için TAP daha önemli. Bu ülkelerin ekonomik ve siyasal olarak Rusya’ya bağımlılığı azalabilir.

Kaynak: VOA

Avrupa’nın enerji güvenliğidepolama kapasitesiDoğalgazdoğalgaz boru hattıdoğalgaz enerjisidoğalgaz haberleridoğalgaz piyasasıdoğalgaz sektörüenerjienerji gündemienerji haberlerienerji piyasasıenerji sektörüGüney Gaz KoridorurusyaTAPTrans-Adriyatik Boru Hattı
Yorumlar (0)
Yorum Ekle