Türkiye, doğalgazda bağımlılığı yüzde 55 olan Rusya ile yaşadığı gerilimden sonra enerji depolama tesislerinin önemini fark etti. Tarsus’ta daha önce bunun için inşa edilen tesisin yapımına hız verildi.
Rusya ile Türkiye arasında yaşanan uçak krizi, doğalgaz depolama tesislerinin önemini yeniden günde
Brookings Enstitüsü Enerji Güvenliği İnisiyatifi Direktörü Dr. Tim Boersma, doğalgaz depolama tesislerinin olası gaz kesintilerinde öneminin ortaya çıktığını belirterek, “Depolama tesislerine sahip olan ülkeler daha rahat olabilirler. Doğalgaz depolama tesisleri, doğalgaz fiyatlandırma işlemleri sırasında bulunduğu ülkeye yeteri kadar seçeneği de beraberinde getirir” dedi.
Türkiye’de ilk yer altı doğalgaz depolama tesisi olan Silivri, TPAO tarafından işletiliyor ve tesisin depolama kapasitesi 2,6 milyar metreküp civarında bulunuyor. Türkiye’nin ikinci tesisi olacak Tuz Gölü Doğalgaz Depolama Tesisi de 2016 itibarıyla kullanıma açılacak ve ilk etapta kapasitesi 500 milyon metreküp olacak. Tesisin 2019 yılında devreye alınacak 500 milyon metreküplük ikinci kısımıyla toplamda kapasitesinin 1 milyar metreküpe ulaşması bekleniyor.
Rusya gerginliği ortaya çıkmadan ekim ayında eski Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, enerji güvenliğinin sağlanması için Tarsus’ta 10 milyar liralık gaz depolama yatırımının stratejik teşvik kapsamına alındığını açıklamıştı. Söz konusu proje krizin ardından hız kazandı. Toplamda 10,5 milyar liralık yatırım teşvik belgesi düzenlenen iki depolama tesisiyle Tarsus civarında 4 milyar metreküp depolama kapasitesi hedeflendi. Yatırımlardan biri yaklaşık 7 milyar lira, diğeri de 3 milyar 500 milyon lira tutarında ve depolama tesislerinin ikisi de Tarsus’ta Bendis Enerji tarafından kurulacak.
Enerji ve Tabii kaynaklar Bakanlığı, ayrıca her yıl ithal edilen doğalgazın yaklaşık yüzde 10’luk miktarının 5 yıl içerisinde Türkiye’de depolanması için projeler geliştiriyor.
Doğalgaza erişim için kaynak ülkelerle doğrudan bağlantı kuramayan ve transit ülkeler kullanan Avrupa ülkeleri için doğalgaz depolama tesisleri ayrı bir önem taşıyor.
Kaynak: Enerji Enstitüsü