TAEK CERN Bilim Komitesi Üyesi Prof. Dr. Saleh Sultansoy, Türkiye’nin toryum rezervinde dünyada ikinci sırada olduğunu belirterek, gelecek 20 yıl içerisinde dünyanın enerji haritasının değişeceğini söyledi.
Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Teknoloji Kulübü’nün düzenlediği ‘Tükiye’nin enerji problemleri ve Toryum’ isimli konferans Isparta İşadamları Derneği’nde (ISİAD) TAEK- CERN Bilim Komitesi Üyesi Prof. Dr. Saleh Sultansoy tarafından verildi. Prof. Dr. Saleh Sultansoy, şu anki bilimsel verilere göre Türkiye’de uranyumun yok denecek kadar az olduğunu, ancak toryum rezervinde ise dünyada ikinci sırada olduğunu vurguladı.
Toryum ile enerji üretimine başlanıldığı takdirde gelecek 20 yıl içerisinde dünyanın enerji haritasının değişeceğini söyleyen Prof Dr. Sultansoy, toryumdan kömürden daha ucuza enerji elde edilebileceğini belirtti. Sultansyoy, şunları söyledi: “1 GW’lık enerji için 3,5 milyon ton kömür veya 200 ton uranyum gerekiyor. Halbuki 1 ton toryumdan da bu enerji elde edilebilir. Türkiye’nin 57 GW’lık kurulu gücüne eşdeğer nükleer santral kurulmuş olsa idi, mevcut uranyum rezervimiz ile bunun ikamesini bir yıl dahi karşılayamıyoruz. Toryum rezervimiz ise teorik olarak 13 bin yıl karşılayacak.
O nedenle Türkiye’nin gelişmesini istiyorsak toryumdan enerji üreten santraller kurmalıyız. Çünkü enerji üretimi ve tüketimiyle bağlantılı olarak gelişmişlik düzeyi artmaktadır. Türkiye’de kişi başına enerji tüketimi dünya ortalamasının biraz üzerinde, G8 ülkelerinin 1/3′i, ABD’nin ise 1/4′i kadar olmaktadır.2030 yılında gelişmiş ülkeleri yakalayabilmemiz için 100 GW’lık güç kurulmalıdır.”Hızla gelişmekte ve büyümekte olan Çin’in ve Hindistan’ın toryumdan enerji üretmek için yoğun çaba harcadıklarını söyleyen Sultansoy, Türkiye’nin de gelişmiş ülkelerin Ar-Ge’lerini inceleyerek en üst düzeyde Ar-Ge istasyonları kurması gerektiğini belirtti. Prof Dr. Saleh Sultansoy, Hindistan’ın toryumla çalışan santraller konusunda dünyada en büyük ilerlemeyi sağlayan ülke olduğunu, bunun sebebinin ise çok zengin toryum kaynaklarına sahip olmasını sebep gösterdi.
Çin’in de hızla toryumun üzerinde yoğunlaştığını aktaran Sultansoy, “Gelişmiş ülkeler enerjilerinin büyük kısmını nükleer santraldan sağlamaktadır. Mesela Fransa yüzde 85′ini nükleer santraldan karşılamakta, biz ise yıllardır kurulsun mu kurulmasın mı tartışmaları yapmaktayız. Fransa’nın sahillerinde boy boy santrallar görürsünüz. Biz kurmaya çalışınca doğa sevenler, Yeşiller karşı çıkıyor. Nükleer atıkların zararlarından bahsetmeye başlıyorlar. Madem ki elimizde toryum gibi rezervi yüksek bir maden bulunmakta, bunu en iyi bir şekilde değerlendirmeli, santrallerimizi buna uyumlu kurmalıyız.
Sinop’ta kurulan santral kısmen toryuma uyumlu. Hızlandırıcıyı ucuza yapıp toryumdan elde ettiğimiz enerjiyi ucuza mâl etmemiz gerekiyor. Tabii ilkini yapmak çok pahalıya mâl olacak. Ama teknolojimizi geliştirip bunu ucuza ürettiğimiz zaman işte o zaman ilerlemiş olacağız.” şeklinde konuştu.Toryumdan enerji üretimi konferansını iş adamları ve üniversite öğrencileri takip etti.
Kaynak: Enerji Enstitüsü