Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Japonya’nın sağladığı 1,8 milyon ABD Doları destek ile, Hatay ilinde hassas durumdaki denizel ekosistemi korumayı amaçlayan yeni bir proje başlattı. “Hatay için İklim Eylemi” 3 hedefe sahip: 1’incisi, Samandağ’da Akdeniz’e dökülen Asi Nehri’nin getirdiği atıkları temizlemek; 2’incisi, mevzuat düzenlemelerinin iyileştirilmesi ve halkın eğitilmesi yoluyla atıkların nehre boşaltılmasının azaltılması; 3’üncüsü ise, nehirleri tıkayan, su kalitesini düşüren ve yerel balıkçılık ekonomisini tehdit eden bir istilacı tür olan su sümbülünün yayılmasının yarattığı tehdit ile mücadele etmek.
“Yerel iklim eylemi olmadan, iklim taahhütleri kâğıt üzerinde kalmaya mahkum sözlerden ibarettir” diyen UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, “Hatay’daki yeni girişimimiz sadece Asi Nehri ekosisteminin ve nihayetinde efsanevi Akdeniz’in karşı karşıya olduğu tehditlerle mücadele etmekle kalmayacak, başka yerlerde de kolayca uygulanabilecek uygulamalı iklim azaltım ve uyum
Proje, deniz çöpü ve atık yönetimi konularında Japonya’nın uzmanlığı ve geçmiş tecrübelerini, ayrıca teknolojik yenilikleri odağına alıyor.
Japonya’nın Ankara Büyükelçisi Suzuki Kazuhiro, “İklim değişikliği günlük hayatımızı doğrudan etkiliyor. UNDP ile çalışma amacımız, Japonya’nın karbonsuzlaşma ve iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini azaltma konusundaki liderliğine dayanıyor.” şeklinde konuştu.
Lübnan’da doğup Suriye’de kuzeye doğru akan Asi Nehri, daha sonra Türkiye’ye giriyor. Uzunluğu 571 kilometre olan akışı boyunca atıkları da taşıyan nehir, Hatay’dan Akdeniz’e dökülüyor.
Yeni proje, 2019 yılında hazırlanmasına UNDP’nin destek verdiği Hatay ili yerel iklim eylem planında tanımlanan, atık yönetimi ve geri dönüşümün iyileştirilmesi dahil, öncelikli önlemleri ele alıyor.
“UNDP ile geliştirdiğimiz ve göç, çevre ve iklim konularında kentimizin dayanıklılığını artırmaya odaklanan ortaklığımızın yeni bir aşamasına başlamaktan memnuniyet duyuyoruz.” diyen Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, “Yerel iklim eylem planımızın uygulanmasına da destek olacak bu yeni proje, özellikle atık yönetimi, su kalitesi ve istilacı su sümbülü ile mücadele konularındaki çabalarımıza uluslararası teknik uzmanlık yoluyla hız kazandıracak.” şeklinde konuştu.
Projenin uygulayacağı somut önlemler arasında Asi Nehri’nin denize döküldüğü yerde biriken denizel çöpün yakalanması, taşınması ve geri dönüştürülmesi; yerel balıkçı teknelerinin Samandağ kıyı sularındaki atıkları toplamak üzere ilgili donanıma kavuşturulması; gençleri “sıfır atık” uygulamaları konusunda eğitmek üzere 300 anaokulu ve ilkokul öğretmeni ile muhtarlara eğitim verilmesi; su sümbülünün yayılma derecesini haritalamak üzere izleme sistemi kurulması; istilacı bitkinin nehirden fiziksel olarak çıkarılmasına yönelik tekniklerin denenmesi; ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile işbirliği halinde denizel çöpün kontrol altına alınması ve sıfır atık politikalarının uygulanması hakkında rehber ilkelerin belirlenmesi de bulunuyor.
Girişim, UNDP’nin Hatay ilinde yaptığı çalışmaların üzerine inşa ediliyor. UNDP daha önce, Hassa ilçesinde 60.000 kişiye hizmet vermek üzere, daha önce arıtılmaksızın Asi Nehri’ne akıtılan kanalizasyon atığını arıtacak 4 milyon ABD Dolarlık atıksu arıtma tesisi inşa etmiş ve 2019 yılında işletmeye almıştı.
Hatay ili, Türkiye’de en yüksek mülteci nüfus oranına sahip illerden biri. İlin 1,7 milyon nüfusunun 432.084’ü, yani dörtte biri, geçici koruma altındaki Suriyelilerden oluşuyor. Bu kadar büyük bir nüfusun Hatay’a göçmüş olması, bölgenin atık yönetimi kapasitesi üzerinde de bir baskı oluşturdu.
Türkiye’deki yeni girişim, UNDP İklim Sözü’nün (Climate Promise) 100’ü aşkın ülkede desteklediği çalışmalardan yalnızca biri. İklim Sözü, ülkelerin Paris Anlaşması’na yönelik ulusal taahhütlerini yerine getirmeleri için sunulan en büyük küresel iklim ve kalkınma desteği önerisi konumunda.
UNDP, 2021 Glasgow İklim Zirvesi’nde, UKB (Ulusal Katkı Beyanı) hedeflerini somut eyleme dönüştürmeyi hedefleyen “İklim Sözü: Vaatten Etkiye” olarak anılan yeni aşamayı başlatmıştı. Bu aşamanın en büyük destekçisi olan Japonya, geleneksel ortaklar olan Avrupa Birliği, Almanya, İsveç, İspanya ve İtalya’nın yanı sıra yeni finansman ortakları Birleşik Krallık, Belçika, İzlanda ve Portekiz ile bu çabaların hızlandırılması için güç birliği yapacak.