Kategori : DOĞALGAZ ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ, PETROL ve AKARYAKIT SEKTÖRÜ - Tarih : 15 Haziran 2019
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Bilecik’in Gölpazarı ilçesinde çeşitli programlara katıldı.
Bilecik’in Gölpazarı ilçesine bağlı Kuşçuören köyünde düzenlenen mevlid ve Hıdırellez programına katılan Bakan Dönmez, Denizlerdeki arama ve sondaj faaliyetlerinin sürdüğünü anımsatarak, temmuz ve ağustos ayları gibi ilk sonuçların alınmasını beklediklerini vurguladı.
Fatih Sondaj Gemisi’nin şu anda çalışmasına devam ettiğini hatırlatan Dönmez, “Biz oraya gemiyi gönderdikten sonra ortalık ayaklandı. Herhalde izlediniz. Başta Kıbrıs Rum yönetimi olmak üzere. Dediler ‘burada Türklerin ne işi var’. Senin orada ne işin varsa benim orada o işim var. Bizim kimsenin malında mülkünde gözümüz yok. Ama sizin de bizim malımızda, mülkümüzde ekonomik bölgemizde işinizin olmaması lazım. Bölge dışı aktörlerin arkasına sığınarak oldu bittiye getirmenize müsaade etmeyeceğiz.” diye konuştu.
“Petrol ve doğalgaz aramamızı artırdık”
Bakan Dönmez, ikinci arama ve sondaj gemisinin de alındığını dile getirerek, şöyle ifade etti:
“Haziran ayı içinde hazırlığını tamamlayıp, yine Akdeniz’e göndereceğiz. Yavuz ismini verdik. Hem Yavuz hem Fatih yılda en az ikişer tane sondaj yapacak. Bizim şöyle bir sloganımız var, ‘varsa bulacağız’. Ama onun için de duaya da ihtiyacımız var. Sadece denizde değil karada da hem petrol hem de doğalgaz aramamızı artırdık. Geçtiğimiz yıl 60-65 tane sondaj açarken bu yıl inşallah 130-140 hedefimiz. Ülke büyüyor, kalkınıyor. Enerjiye ihtiyacı var. Doğal gaz ve petrol başta olmak üzere. Enerjide dışa bağımlılığımız % 75’ler civarında, bunu azaltmamız lazım. Her yıl yaklaşık 40 milyar dolar enerji ürünlerine para ödüyoruz. Bak şu anda cari açıkla mücadele ediyoruz. Eğer petrol veya doğalgaz bulabilirsek o zaman bu cari açık sorunu problem olmaktan çıkacak.”
“Tarımda katma değeri daha fazla ürünlere yönelmeliyiz”
Türkiye’nin tarım ürünü üreten bir ülke olduğuna değinen Dönmez, “Katma değeri daha fazla olan ürünlere yönelmemiz lazım. Özellikle tıbbi aromatik bitkiler. Bu konuya ağırlık vermeliyiz. Bu tip ürünleri bulmamız lazım. Özellikle bu baharat ve tıbbi aromatik ürünlerde dünyada en büyük ihracat kalemlerimizden birisi. Belli bölgelerde ciddi bir potansiyel var. Ben inanıyorum ki bizim köylümüz de çiftçimiz de gösterilirse rahatlıkla ekip, biçebilir ve kazancını artırabilir.” ifadelerini kullandı.
Bakan Dönmez, köyden kente göçün önlenmesi gerektiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:
“Bizim göçü durdurmamız lazım. Şehirden buraya göç almamız lazım. Bunu yapmamız lazım ki köylerimiz ihya olsun. Cumhuriyetin ilk kurulduğu yıllarda 13 milyon nüfusumuz vardı. Ülke nüfusunun yüzde 85’i köylerde yaşıyordu. Şimdi 82 milyona ulaştık, yaklaşık 15-20 milyon arasında kırsalda yaşayan bir nüfusumuz var. 15-20 milyon insanımız olmasa biz aç kalırız demektir. Siz üretiyorsunuz ki bizim karnımız doyuyor. Ama daha fazla üretirseniz yurt dışına satarız.”
“Tüp parası vermemiş olacaksınız”
Bakan Dönmez, yaşam standartlarının şehirde olduğu gibi köylerde de eskiye göre daha geliştiğine işaret etti.
İnsanoğlunun istek, ihtiyaç ve arzularının bitmeyeceğini ifade eden Dönmez, şunları kaydetti:
“Şimdi diyeceksiniz ki ‘elektrik var ama gaz yok.’ Gaz da olsa iyi olur. Daha doğal gazı Gölpazarı’na yeni getirdik. Köyler için bir başka projemiz var. Para vermeden kendi gazınızı kendinizin üreteceği bir teknoloji üzerinde çalışıyoruz. Şöyle üç dört büyükbaş hayvanınız varsa ahırınızda onun gübresinden mutfağınızdaki ihtiyacını karşılayacak gazı üretmek imkanına da kazandıracağız. İlk denemelerini fabrikada yaptırdık, olumlu çıktı. 8-10 köy seçeceğiz, oralarda o tesisi vereceğiz. ‘Biogaz’ dediğimiz gazı size ürettireceğiz. Artanı da yine gübre yapacaksınız. Tüp parası vermemiş olacaksınız.”