Kategori : ELEKTRİK ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ - Tarih : 03 Şubat 2014
Elektrikte, faturaların yaklaşık yüzde 10 inmesini sağlayacak serbest tüketici alt sınırının 150 liradan 133 liraya inmesi hayal kırıklığı yarattı. Eski İngiltere Başbakanı Thatcher’ın 1990’da başlattığı serbestleşmenin bizde tam olarak ne zaman uygulanacağı merak konusu.
Tüketicilerin, artık elektriği istediği satıcıdan alabildiği ve bu sayede faturayı yüzde 8-10 ucuzlattığı fakat bu seçeneğin şu anda sadece aylık elektrik faturası 133 lira ve üzeri olan aboneler için geçerli olduğunu duyurmuştuk. Hürriyet’ten Merve Erdil’in haberine göre, sektörün beklentisi ise daha önce 150 lira olan bu alt sınırın, 133 lira yerine 75 liraya düşürülmesiydi. Yani aylık elektrik tüketim alt sınırı 75 lira ol
an tüm abonelerin, elektriği alacağı şirketi serbestçe seçme hakkına sahip olmasıydı.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), elektrik sektörünün altyapısının henüz bu değişime hazır olmadığı kanısıyla serbest seçim için alt sınırı 133 liraya indirdi. Görüştüğümüz sektör temsilcileri ise Türkiye’nin bir an önce elektrikte serbestleşmeye hız vermesi gerektiğini savunuyor. Fina Enerji’nin perakende elektrik şirketi Cere’an’ın Genel Müdürü Onur Yazgan, “Yurtdışı örneklerde, abonelerin ortalama yüzde 20’si elektriği dağıtım şirketi haricindeki firmalardan tedarik ediyor. Dağıtım şirketleri hazır olmadığı için alt sınır 75 liraya düşürülmedi.
Piyasanın daha hızlı şekilde rekabete açılması lazım” şeklinde konuştu. Elektrikte serbest tüketici fikrinin (abonelerin elektriği alacağı şirketi serbestçe seçme hakkı), İngiltere’nin efsane başbakanlarından Demir Leydi lakaplı Margaret Thatcher’a dayandığını anlatan Onur Yazgan, şöyle konuştu: “O dönemlerde elektriğin özelleşmesine karşı çıkılıyordu. Ancak Thatcher, elektriği parçalara böldü.
Bazı işlevler monopol olarak kalırken, üretim gibi bazıları da rekabete açıldı. Avrupa’da elektrik piyasasında liberalleşme hareketi 15 yıl önce başladı. İngiltere bunu 1990’larda yaptı. Bizim de tek istediğimiz dağıtım şirketleriyle eşit koşullarda rekabet edebilmek. Doğalgaz sektöründe BOTAŞ’ın elinde uzun vadeli kontratlar var ve bunlar sona ermeden serbestleşme olması kamu zararı doğurabilir. Fakat elektrikte rekabet edecek olan özel sektör ve yeterince rekabet olmadığı sürece kaybeden tüketici olacak.”
Haberin Devamı için TIKLAYINIZ >>
Kaynak: Hürriyet
