Kategori : ENERGY AGENDA NEWS, GREEN TECHNOLOGY AND INFORMATION NEWS - Tarih : 03 February 2022
Giriş: Normale Dönüş Olmayacak
Veri ve veri merkezi endüstrisi için pandemik bozulma aynı zamanda hızlanan dijitalleşme için önemli bir katalizördü. Neyse ki, kriz sırasında ihtiyaç duyulan veri merkezi ve telekom altyapısı tarafından desteklenen teknolojinin çoğu halihazırda mevcuttu.
Kriz, bu teknolojilerin hızla benimsenmesini sağladı ve halihazırda devam etmekte olan gelişmeleri hızlandırdı. Ancak en önemlisi, meydana gelen bu değişiklerin geri döndürülemez olması. Bir katalizörü ortadan kaldırdığınızda, neden olduğu reaksiyonlar kendilerini başa döndürmezler. Veri merkezlerine artan bağımlılık (ve dolayısıyla bizi onlara bağlayan telekom altyapısına olan bağımlılık) aynı şekilde devam edecek.
Bununla birlikte, bu konuyla ilgili ciddi sorunlar da mevcut. Ekonomi ve toplum, iklim değişikliğiyle mücadele etmek amacıyla enerji tüketimini sınırlandırmamız gereken zamanda veriye dayalı çalışmalara ağırlık verdi. Megawatsız megabit yoktur ve biz daha fazla veri talep edip ürettikçe, enerji tüketim seviyeleri artacaktır.
Güç Dönüşümü Dünyasında Veri Merkezleri
Öyleyse, endüstri görünüşte zıt hedeflere nasıl ulaşabilir ve aşağı inerken nasıl yükselebilir?
Bu kapsamın karesi önümüzdeki 5 yıl boyunca enerji ve veri merkezi endüstrisinin baskın özelliği olacak. Bu ikileme ilave olarak, şimdi elektrifikasyonun diğer sanayi sektörlerinin yani ulaşımın, konut ve ticari ısıtma / soğutmanın önüne geçtiği gerçeğini göz önüne alın. Elektrik enerjisine olan talep hızla artarken, Veri Merkezi operatörleri yeni enerji üretimine erişimde zorluklarla karşılaşacaklar.
Çözüm, yenilenebilir enerji üretimini artırmak, sadece yeni talebi karşılamakla kalmayıp aynı zamanda mevcut fosil bazlı üretimi de ortadan kaldırmak. Bu nedenle, zorluklarla karşı karşıya olan sadece veri merkezi endüstrisi değil. Enerji şebekesi operatörleri, fosil yakıt tesislerini hizmet dışı bırakırken arzı artırmaları talep edildikçe zorlanacaklar.
Bu, son kullanıcılar üzerinde daha fazla baskı oluşturabilir. Enerji piyasaları için kuralları ve gideceği yönü belirleyen hükümetlerden, enerjinin nasıl üretildiği, yönetildiği ve güç tüketimi için kimin önceliklendirildiği konusunda karmaşık ve son derece önemli kararlar almaları istenecek. Örneğin Dublin, Avrupa için önemli bir Veri Merkezi noktası haline geldi ve Veri Merkezleri şu anda İrlanda’nın şebeke kapasitesinin yaklaşık %11‘ini kaplıyor. Bunun önemli ölçüde artacağına dair uyarılarla, hatta yeni Veri Merkezlerinde moratoryum için siyasi çağrılar yapıldı. Tüm paydaşlar arasında enerji ve veri merkezi ortamı artık yeni politika ve stratejiler gerektiren oldukça karmaşık bir yapıda. İrlanda örneğinin benzersiz olduğunu varsaymak tecrübesizlik sayılabilir.
Sınırlı Kapasite İyi Gözlem Gerektirir
Veri merkezi sektöründeki oyuncular – büyük teknolojilerden servis sağlayıcılara ve gayrimenkul sahiplerine ihtiyaç duyduklarında gücü temin etmeye alıştılar. Sektör, faaliyetlerinin mevcut talebi başka bir yerde dengelediğini ancak esas olarak daha fazla talep yaratmasının sonuçlarından kendisini mazur göremeyeceğini iddia edebilir.
Bu nedenle, Veri Merkezlerinin önündeki zorluk artık verimlilik değil, sürdürülebilirlik olacak. Yeni metrikler, Veri Merkezi tasarımı ve operasyonlarına yönelik yeni yaklaşımlar, Veri Merkezi endüstrisinin birçok katı enerji gereksinimi olan genel telekom altyapısı tarafından tüketilen enerji gibi daha fazla inceleme altına alınacak.
Biz verilere güveniyoruz, veriler güce dayanıyor ve yakında isteklerimiz ile ihtiyaçlarımız arasında önemli bir uçurum ortaya çıkacak. Bu, bir taraftan kriz gibi görünse de diğer taraftan, ciddi yatırım ve inovasyonu çekecek türden bir alan açacak. Şebeke için bu alan, yeni ve mevcut özel girişimin ihtiyaç duyduğumuz yenilenebilir enerjiyi üretmesini sağlayacak.
Veri ve Gücün Uyumlanması için Pazar Fırsatı
Bir satıcının güç kaynağı pazarı yeni yaklaşımlara ve yeni modellere kapı açar. Veri Merkezleri için, sadece tüketiciler olarak değil, enerji hizmetleri, depolama ve hatta enerji üretimi ile şebekeyi destekleyen yerlerde de güç ile yeni bir ilişki sağlayacak bu fırsatlar ekonomik durumu sağlamlaştıracak.
Veri ve güç yeniden uyum sağlayacak ve yakında bazı durumlarda bu uyum da fiziksel bir yakınlık haline gelecek. Ekonomi ve politika bu şekilde uyum sağlamaya başladığında, Veri Merkezlerinin sadece frekans tepkisi sunması değil, aynı zamanda şebekeye doğrudan esnek tedarike geçmesi için de bir durum söz konusu olacak. O halde sektör bağlantısı, Veri Merkezi sektörü için 2022’nin en önemli başlıklarından biri haline gelebilir.
2021’in sonlarında, bunun nasıl görünebileceğinin ilk ışıklarını görüyoruz. 2022’nin sonunda ve sonrasında, veri ve güç arasındaki noktalar gerçekten yeniden çizilecek ve umarım Veri Merkezlerini yenilenebilir enerjiye geçişteki çözümün bir parçası haline getirmek için yapılanan girişimlerin artığını görmeye devam edeceğiz.
Eaton Elektrik Türkiye – Ülke Müdürü / Yılmaz Özcan