Kategori : ENERGY AGENDA NEWS - Tarih : 08 June 2022
Toplumsal cinsiyet eşitsizliğine yol açan her türlü etken ve önyargıyla mücadele etmek için kurulan YANINDAYIZ Derneği ekonomik, sosyal ve siyasi yaşamda cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık oluşturmak için 06 – 07 Haziran 2022 tarihleri arasında çevrimiçi olarak “KadınErkekEşittirNokta” temalı konferans düzenledi.
Oyuncu Mert Fırat’ın sunuculuğunu yaptığı konferansta “Yeni Teknolojiler ve Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet Eşitliği “ , “ Mekan Bağımsız Yetenek: Riskler ve Fırsatlar” , “İklim Krizi ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” , “Edebiyat ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” adı altında düzenlenen 4 ana oturumda 21. Yüzyılda Eşitlik” konusu tüm yönleri ile tartışıldı.
Asya Varbanoba’dan Türkiye’ye Teşekkür
UN Woman Türkiye Ülke Direktörü Asya Varbanoba, “KadınErkekEşittirNokta” Konferansının açılış konuşmasında Dünya genelinde global ölçekte krizlerin çözümü için toplumsal cinsiyet dengesinin sağlanmasının önemine dikkat çekti. Kamu kurumları, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarında kadınların karar alma mekanizmalarında daha fazla yer alması gerektiğini vurgulayan Varbanoba, Birleşmiş Milletlerin hazırlamış olduğu Kadının Güçlenmesi Prensipleri Sözleşmesi WEPs’i imzalayan Türk şirketlerine teşekkür etti.
“Yaklaşık 12 yıl önce, Kadının Güçlenmesi Prensipleri yani WEPs’i geliştirdik. WOMEN’S EMPOWERMENT PRINCIPLES – Kadının Güçlenmesi Prensipleri (WEPs) Uygulama Rehberi, özel sektör kurumlarına iş yerlerinde ve faaliyet gösterdikleri alanlarda kadının güçlenmesi konusunda yapacakları çalışmalarda yol göstermeyi amaçlamaktadır. Bugün dünya genelinde 6623 şirket WEPs’i kendi süreçlerine dahil etti. 430 Türk şirketi bu sözleşmeye imza attı. Türkiye, dünyada bu sözleşmeye destek veren ve en yüksek katılıma sahip 2’inci ülke konumunda. Bu gelişme bize yarınlar için umut veriyor.” şeklinde konuşan Varbanoba, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dünyamızın şu anda karşı karşıya olduğu büyük zorluklar ancak cinsiyet eşitliği sağlanırsa yönetilebilir. Kadınlar bu zorlukların üstesinden gelmede eşit ortaklar olmalıdır. Hepimiz güçlerimizi birleştirelim. YANINDAYIZ’ın da belirttiği gibi bir arada olduğumuzda daha güçlüyüz.”
Açılış konuşmasının ardından Araştırmacı – Yazar Evrim Kuran, Türkiye’nin Gençlikte Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Algı Araştırması sonuçlarını katılımcılarla paylaştı.
Gençlerimiz Şiddet Mağduru Ve Cam Tavanlardan Şikayetçi
Gençlikte Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Algısı Araştırması, Türkiye’nin 81 ilinde yaşayan 18-35 yaş aralığındaki 12.925 kişinin katılımıyla gerçekleşti. Çarpıcı sonuçların ortaya çıktığı araştırma verilerine göre Türkiye gençliği % 83 oranla ülkemizde cinsiyet eşitliği olmadığını düşünürken, gençlerin %70’i de yaşamları boyunca en az bir kez cinsiyetinden dolayı ayrımcılığa uğradığını söylüyor.
“Gençlerin %80’i Türkiye’de hemen hemen her sektörde cam tavan olduğuna inanıyor” diyen Kuran, “Araştırma verilerine göre; Türkiye’de hala genç kadınlar, özellikle staj döneminde veya iş başvuru sürecinde cinsiyetlerinden dolayı kabul edilmiyor. Genç kadınların %86’sı, genç erkeklerin %64’ü Türkiye’de cam tavan uygulamalarının olduğunu düşünüyor. Gençler, Türkiye’de kurumların toplumsal cinsiyet ayrımcılığını önlemeye yönelik çalışmaları yetersiz bulunuyor. Bu noktada genç nesil değişim için en çok sivil toplum kuruluşlarına inanıyor” sözleriyle STK’ların üzerine büyük görev düştüğünü kaydetti.
Akademisyen Uğur Batı moderatörlüğünde gerçekleştirilen 1. oturumda SabancıDx Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Özlem Kalkan ve Teknolojide Kadın Derneği Kurucu Başkanı Zehra Öney, sosyal medya kullanımlarının genç kadınlarda neden olduğu sorunları, teknoloji üretimine kadının nasıl daha çok dahil olabileceğini, Metaverse platformu başta olmak üzere teknoloji geliştiren şirketlerin dikkate alması gereken riskleri ve yeni iş fırsatlarını tüm yönleri ile masaya yatırdı.
Kadın Erkek Teknolojide Eşittir Nokta!
Zehra Öney Metaverse platformunu yeni bir beyaz sayfa olarak görebilmenin ve kadınların bu yeni evrende daha çok yer almaları ile yeni fırsat kapılarını aralayabileceklerini vurguladı. Teknolojide sadece Türkiye’de değil tüm dünyada kadının aslında pek adı yok diyen Zehra Öney,
“Kadınlar, veri bilimi ve yapay zekada %32, bulut bilişimde % 14, mühendislik alanlarında %20 oranında iş gücüne katılım sağlayabiliyor. Ürününü NTF olarak satışa sunan kadın girişimci oranı %5 ile sınırlı. Kız çocukları küçük yaştan itibaren bilgisayar oyunlarından uzak tutuluyor, bu alana yönlendirilmiyor. Cinsiyetçi yaklaşımdan uzaklaşıp, kız çocuklarını bu alana yönlendirmeliyiz. Metaverse’de avatarlarımıza belki erkek veya kadın isimleri vermeyeceğiz. Hatta erkek – kadın ayrımı dahi yapmayabiliriz. Bu yeni dünyada herkes yetenekleri, pozitif enerjisi ve yaptıkları ile değerlendirilirse eşitlik mümkün olabilir. Ancak şimdiden kadınların bu alana yönelmesi şart.
Teknolojide Güçlenen Kadın Eşitsizlik İçin İtici Güç Olacaktır
Araştırma verilerine göre toplumsal cinsiyet eşitliği sorunun çözülmesi için 130 yıla ihtiyacımız var. Ancak Teknolojide kadın istihdamını artırırsak bu süreyi kısaltabiliriz. Teknolojide güçlenen kadın eşitsizlik için itici güç olacaktır. Eğitim modeli değiştirilip, süresi kısaltılıp, yetenek bazlı bir model geliştirilebilir. Öğrencilerin cinsiyetlerine bakılmaksızın kendi yetenekleri ile yükselmelerine olanak tanınabilir. Medyada reklamlarda teknoloji üreten kadın figürü göremiyoruz. Ürün reklamları bile bu şekilde kurgulanırsa rol model olabiliriz. Kız çocuklarının daha çok başarılı rol model görmeye ihtiyacı var. Kadın Erkek Teknolojide Eşittir Nokta!” sözleriyle çözüm önerilerini sıraladı.
SabancıDx Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Özlem Kalkan ise Sabancı Grubu’nun kadınların teknoloji okuryazarlığını artırmak için hayata geçirdiği projelere dair bilgi verdi. Özlem Kalkan toplumsal cinsiyet eşitliği kavramının ilkokuldan başlayarak ele alınması gerektiğini vurgulayarak “STEM eğitimine çok küçük yaşlardan itibaren başlamak gerekiyor. Kız çocuklarını bu alana daha çok teşvik edilmeli. Üniversitede özelikle mühendislik alanında erkek ikliminin hakim olması genç kızları sürekli bir mücadele içine sokuyor. Bu yorucu sürece dayanamayan birçok genç kadın alan değiştiriyor. Bu süreci bizzat kendim deneyimledim. Tüm zorluklara eğitimime devam ettim. Şu anda bir teknoloji firmasında üst düzey yönetici pozisyonunda görev almaktan dolayı çok mutluyum. Sabancı DX bünyesinde yönetici konumunda çalışan kadın sayısı oldukça fazla” şeklinde konuştu.
Arkas Holding’in ana sponsorluğunda gerçekleştirilen online etkinlikte Akademisyen Çağla Gül Şenkardeş’in moderatör olduğu 2. panelde Kariyer.net İnsan Kaynakları ve Eğitim Genel Müdür Yardımcısı Çağlayan Karalar ve UNFPA Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Programı Direktörü Yasemin Kalaylıoğlu; insan kaynakları alanında yeni dünyanın yeni yetenek gereksinimleri ve eski dünyanın miras bıraktığı geleneksel cinsiyet sorunları temelinde; kapsayıcı, esnekliği ve güvenceyi buluşturan ve dönüşümü kolaylaştıran politikaların nasıl hayata geçirilebileceğini tartıştı.
Kadınlar Psikolojik Şiddete Maruz Kaldıklarının Farkında Bile Değil
Pandemi sürecinde çalışan kadına daha çok yük bindiğine ve kadına yönelik şiddet olaylarının arttığına dikkat çeken Yasemin Kalaylıoğlu “Kadınların her zamankinden daha çok işveren desteğine ihtiyacı var. Pandemi sürecinde online şiddet dünya genelinde yükselişe geçti. Öte yandan 10 kadından 4’ü doğum sonrası işverenden destek göremediğinden yakınıyor. Dünyadaki veriler ve Türkiye’deki veriler birbirine çok paralel” sözleriyle kadınların iş dünyasında yaşadığı sorunları gündeme taşıdı.
Bitsin Bu Sorular İşten Konuşalım
İş dünyasında toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için önemli adımların da atıldığını hatırlatan Kariyer.net İnsan Kaynakları ve Eğitim Genel Müdür Yardımcısı Çağlayan Karalar, Bitsin Bu Sorular!” kampanyasının iş dünyasında toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve ‘cam tavanlar’ın kalkması açısından büyük önem taşıdığını söyledi.
“Kadınlar, Ne zaman evlenmeyi düşünüyorsun?” ya da “Çocuk sahibi olmak istiyor musun?” gibi cinsiyetçi ve ayrımcı sorularla karşı karşıya bırakılıyor. İmza kampanyamız ile birçok kurumu yanımıza aldık. Bu alanda eğitimler vererek farkındalık yaratıyoruz” yorumunda bulunan Çağlayan Karalar, cinsiyet bağımsız yetenek ve mekan bağımsız yetenek kavramının masaya yatırıldığı panelin sonunda iş görüşmelerinde işle ilgisi olmayan soruların kadınlara artık sorulmaması için tüm birey ve kurumları kampanyaya destek olmaya çağırdı.
İklim krizi nedeniyle 2020 yılında 94 farklı ülkeden 25 milyon insan göç etti; Dünya Bankası verilerine göre bu oranın 2050 yılına dek 140 milyon insanın iklim kaynaklı nedenlerle göç
edeceği tahmin ediliyor. Bu kriz elbette kadınları daha çok etkiliyor. Akademisyen Itır Erhart, Tabit Kurucusu Tülin Akın ve Sürdürülebilir Kalkınma Uzmanı Aylin Gezgüç ile tarıma yatırım yapan genç kuşaklara toplumsal cinsiyet eşitliği ekseninde tavsiyelerde bulundu ve geleneksel yöntemler dışındaki tarım teknolojileri hakkında katılımcıları bilgilendirdi.
Tarımda Teknoloji Devrimi İle Su Tüketimi En Aza İndirilebilir
İklim krizinden kadınlar, erkeklere göre daha fazla etkileniyor. Dünya genelinde kadınların geçim kaynakları doğaya daha fazla bağımlı. Birleşmiş Milletler verilerine göre, gelişmekte olan ülkelerde gıda üretiminin %45-80’ini kadın çiftçiler gerçekleştiriyor. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin baskın olduğu toplumlarda eğitime erişemeyen kadınlar tarıma yöneliyor.
Tabit Kurucusu Tülin Akın, köylerde önce kadının teknolojiyi benimsemesi gerektiğini söylüyor. “Proje yaptığımız bir köyde, bir kadın -ben artık sağım yapmayacağım- demeden sistem hayata geçmedi” şeklinde konuşan Akın sözlerine şöyle devam etti:
“Tarımda büyük şirketlerin bir uzman tarafından kullanılabilen teknolojiler var. Ancak Türkiye’de ve Dünyada gıdanın % 80-90’ı kırsal alanda çiftçiler tarafından üretiliyor. Akıllı yöntemlerle, teknoloji ve tarımı buluşturan uzaktan sulama sistemleri gibi projelerle ürünlerde %150’ye varan verim artışı sağlanabilir.
Ekinlikte toplumsal cinsiyet eşitliğine dair iş dünyasından örnek uygulamalar da gündeme taşındı. Oturum aralarında Alternatifbank, Shell, Teknosa, BP, Borusan Holding ve Zorlu Holding gibi firmalarının yöneticileri kendi şirketlerinin kadın dostu projelerini izleyenlerle paylaşarak rol model oldular.
YANINDAYIZ Derneği Kurucu Başkanı Nur Ger bu “KadınErkekEşittirNokta Konferansı ” ile ilgili şunları söyledi:
“Gelenekselleşen KadınErkekEşittirNokta Konferansı‘mızı bu yıl, «21.Yüzyılda Eşitlik» teması ile çevrimiçi olarak düzenledik. Değerli moderatörlerimiz ve konuşmacılarımızla hızla değişen dünyada yakın gelecekte bu alanlarda Toplumsal Cinsiyet Eşit(siz)liği nasıl seyredecek? Dedik ve çözüm önerilerini tartıştık.
YANINDAYIZ Derneği olarak toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin temelinde yatan ataerkil düşünceyle mücadelemize hız kesmeden devam ediyoruz. Her ne kadar adım adım kazanımlarla ilerleyen eşitlik mücadelesi, ülkemizde artan muhafazakarlıktan ciddi bir şekilde etkilense de bu dönemin sonuna geldiğimize inanıyoruz.
Önce Eşitlik, Sonra Ekonomik Kalkınma
Bir ülkenin gelişmişlik seviyesini anlamak için o ülkedeki kadının konumuna bakmak yeterlidir. Önce ekonomik olarak kalkınalım, eşitlik arkadan gelir diye düşündüğümüz için bir türlü “muasır medeniyetler seviyesine” erişemiyoruz. Ülkemizde önce eşitlik sonra kalkınma diyeceğimiz bir zihniyet dönüşümünü sağlamalıyız. Bu bağlamda, Onun siyasette erkekler, önce kadınların YANINDAYIZ diyebilmeliler. Ülkemizin geleceği olan gençler ile her alanda iş birliğimizi geliştirmek istiyoruz. Onların geleceğine destek olmak eşitlikçi ve adil bir dünyayı onlarla birlikte var etmeyi planlıyoruz. YANINDAYIZ Derneği olarak tam eşitlik sağlanana kadar hayatın he alanında kadın erkek eşittir nokta demekten yorulmayacağız.