Kategori : ENERGY AGENDA NEWS - Tarih : 22 August 2014
Dr. Paul Sullivan / Türkiye
Irak’taki durum bütün ülkelerin bir gün karşı karşıya kalabileceği bir problemi açığa çıkardı. IŞİD ülkenin en önemli hidroelektrik barajlarından Musul Barajı’nın kontrolünü ele geçirdi. Bu onlara Dicle Nehri’nin, barajın güneyinde kalan kısmı için büyük ölçüde kontrol imkânı verdi. Ayrıca tesisteki hidroelektrik jeneratörlerde üretilen elektriği kontrol etme imkânı sağladı. Ayrıca Kuzey Irak’ın büyük bir kısmını karanlıkta ve sel suları altında bırakma şansı verdi.
Musul Barajı’nda yaşananlar dünyaya, su ve enerji tesislerinin ve kaynaklarının güvenliğini sağlamak için bir uyarı olmalıdır. Ortalıkta bir yerlere zarar vermeye çalışan çok sayıda suçlu ve terörist var.
Barajlar potansiyel olarak o kadar tehlikelidir ki, Cenevre Sözleşmelerinde savaşta baraj ve nükleer tesislere zarar vermenin savaş suçu sayılacağı ile ilgili özel bir bölüm vardır. Bunlar potansiyel kitle imha silahlarıdır. Barajın arkasında bulunan Musul Gölü’nde 10-11 trilyon litre su bulunmaktadır. Bu miktar kapsamı ve şiddeti bakımından nefes kesen bir yıkım gücüdür.
Su tutan ve elektrik üreten birçok baraj çok kötü durumdadır. Çoğu insan bir baraj ya da baraj gölü veya gölet yakınında yaşadığını bilmiyordur. Büyük bir kömür madeni veya başka maden yakınlarında yaşıyorsanız yakınlarda bir gölet vardır. Eğer büyük ya da küçük bir barajın yakınlarında yaşıyorsanız ne durumda olduğunu gerçekten biliyor musunuz?
Çok gelişmiş bir ülke olan ABD’de yaklaşık 84 bin baraj bulunmaktadır. Bu barajlar ortalama 52 yıllıktır. Binlercesi iyi durumda değildir. Yaklaşık 2.000 tanesi çok tehlikeli olarak görülmektedir. Ve bunlar ABD’dedir. Sokakta ortalama bir Amerikalıya ülkede kaç baraj olduğunu sorsam muhtemelen hiçbir fikirleri olmaz. Eğer bir barajın yakınında mı yaşıyorsunuz diye sorsam pek azı bilecektir. Barajların ne kadar kötü durumda olduğunu biliyor musunuz diye sorsam önce boş boş, sonra endişeyle bana bakacaklardır.
DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ>>>
Kaynak: Enerji Enstitüsü