Kategori : ENERGY AGENDA NEWS - Tarih : 26 November 2012
Beklenen Enerji Federasyonu OSMAN ÖZBAY Başkanlığında Kuruldu…
Enerji sektöründe faaliyet gösteren derneklerin katılımıyla üst kuruluşları olan; Tüm Enerji Üretici ve Tüketici Dernekleri Federasyonu yeni tüzel kişiliğine kavuştu.
Enerji sektöründe örgütlenmenin önünü açacak olan Enerji Federasyonu; Güneş Enerjisine Dayalı Elektrik Üreticileri Derneği, Rüzgar Enerjisine Dayalı Elektrik Üretici ve Tüketici Derneği, Jeotermal Enerjisine Dayalı Elektrik Üretici ve Tüketicileri Derneği, Biyokütle Enerjisine Dayalı Elektrik Üretici ve Tüketicileri Derneği, Hidrolik Enerjisine Dayalı Elektrik Üretici ve Tüketicileri Dernekleri bir araya gelerek Enerji Federasyonu’nu kurdular.
Federasyon Genel Başkanlığı’na; Osman ÖZBAY,
Genel Başkan Yardımcılıklarına; Bilhan BAŞEYMEZ, Volkan DURUK, Hakan ÖZTEKİN, Genel Sekreterlik görevine Şeref KAVALALI ve Genel Saymanlığa ise Okay Tevfik AKDEMİR seçildi.
“AMAÇLARININ enerji üretimim tabana yayılmasını sağlayarak, herkesin kendi enerjisini üretmesini sağlayacak projeler geliştirmek olduğunu belirten Osman Özbay, böylece küçük sanayi işletmeleri, fabrikalar, tarımsal işletmeler, çiftçiler, belediyeler, hastaneler, okullar ve diğer kamu kurum ve kuruluşları kendi enerjilerini üreterek giderlerini en aza indireceklerdir” dedi.
Enerjide dışa bağımlılığı ortadan kaldırmak için bütün devler kuruluşları ve STÖ’ leri ile ortak çalışmalar yaptıklarını belirten Enerji Federasyonu Genel Başkan’ı ülkemizi enerji ihraç eden bir ülke yapmak arzusundayız dedi.
Geliştirdikleri projelerin Doğayla dost doğayı kirletmeyen enerji üretimi için yenilenebilir enerji kaynaklarının ilk tercihleri olduğunu belirten Genel Başkan Osman Özbay aşağıdaki teknik veriler Kurulan Enerji Federasyonumuzun ülkemiz için ne kadar gerekli olduğunu göstermektedir dedi.
Dünyanın, 21. yüzyılda karşı karşıya bulunduğu en büyük sorunlardan biri güvenli enerji tedarikidir. Günümüzde, ülkelerin enerjiyi üretme ve kullanma biçimi sürdürülebilir değildir. Bunun en açık kanıtı insan kaynaklı iklim değişikliğidir. Enerji tüketiminin 1990-2008 yılları arasında yüzde 40 arttığı dünyada, enerjinin yüzde 80’i fosil kaynaklıdır. Fosil yakıtlara bağımlılık ekonomiye yük oluşturmanın yanı sıra iklim değişikliğine neden olan sera gazlarının atmosferde birikmesine de yol açmaktadır.
İklim değişikliğinin hem insanlık, hem de dünyamız için geri dönülemez sonuçlara yol açmasını önlemek için küresel ısınmayı 1,5 derecenin altında tutmamız gerekmektedir. Başka bir deyişle, atmosferdeki sera gazı seviyesini 350 ppm ile sabitlemek zorundayız. Bunun tek yolu fosil yakıtların enerji üretimindeki payını azaltmak ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmektir.
WWF tarafından yayınlanan “Enerji Raporu: 2050 %100 Yenilenebilir Enerji”; 2050 yılına kadar küresel enerji arzının tamamının yenilenebilir enerjiden karşılanabileceğini ortaya koymaktadır.
Teknik, yasal, toplumsal ve ekonomik anlamda gerçekleştirilecek küresel dönüşümlerle önümüzdeki 40 yıl içerisinde artan enerji gereksiniminin tamamının yenilenebilir enerjiden karşılanması mümkündür.
Türkiye’de elektrik talebi; kalkınma hedefleri, artan nüfus ve yükselen refah seviyesine bağlı olarak 2019 yılına kadar yıllık yaklaşık yüzde 7’lik bir oranda artış gösterecektir (TEİAŞ, 2010). Bununla birlikte, enerji üretimi için kullanılabilecek geleneksel kaynaklar sınırlıdır. Petrol ve doğalgazdaki dışa bağımlılık, ülke ekonomisini baskı altında tutmaktadır.
Oysa Türkiye, yenilenebilir enerji kaynaklarının çeşitliliği açısından elverişli bir coğrafi konuma sahiptir. Başlıca yenilenebilir enerji kaynakları arasında hidrolik enerji, biokütle, rüzgâr, biyogaz, jeotermik ve güneş enerjisinin bulunduğu Türkiye’de 2009 yılı itibarıyla elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payı yüzde 19’dur (TEİAŞ, 2009).
Petrol, doğal gaz ve kömür gibi enerji hammaddelerinde dışa bağımlı olan Türkiye 2008 yılında birincil enerji arzının %73’ünü ithal etmiş, 2009 yılında elektriğinin %81’ini fosil yakıtlardan üretmiştir.
Diğer taraftan, Türkiye’de yenilenebilir enerjinin payının artırılması genel olarak, hidroelektrik enerji yatırımları olarak anlaşılmaktadır. Günümüzde yenilenebilir enerjinin zaten sınırlı olan payının yaklaşık yüzde 98’i hidroelektrikten karşılanmaktadır.
Bütün bu gerçekler ışığında; Türkiye’nin, WWF’in Enerji Raporu’nda belirtilen yenilenebilir enerji teknolojilerinin eşzamanlı büyümesine yönelik vizyondan oldukça uzak bir noktada olduğu ortaya çıkmaktadır.
Türkiye’nin resmi enerji stratejisi, Cumhuriyetin kuruluşunun yüzüncü yılı olan 2023’e kadar ülkenin dış kaynaklara olan bağımlılığını azaltacak, hatta mümkün olduğunca sıfıra indirecek şekilde, iç kaynaklardan maksimum ölçüde yararlanmayı hedefleyen bir yaklaşıma dayanmaktadır.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2010-2014 Stratejik Planı’na göre, 2023 yılında elektrik üretiminin yüzde 30’unun yenilenebilir enerji kaynaklarından temin edilmesi hedeflenmektedir.
İklim Değişikliği Eylem Planında, ülkedeki teknik ve ekonomik bakımdan elverişli bütün hidroelektrik potansiyelin değerlendirilerek, enerji arzında yenilenebilir enerjinin payının artırılması gerektiğine işaret edilmektedir.
2010 yılında hazırlanan Stratejik Plan, toplam 5000 MW ek kurulu güce sahip hidroelektrik santrallerin (HES) 2013 yılına kadar tamamlanmasını öngörmektedir. Aynı stratejide 2009 itibarıyla yaklaşık 800 MW düzeyinde olan rüzgâr enerjisi kurulu gücünün 2014 yılında 10.000 MW’a; 2009 yılında 77,2 MW kurulu güce sahip jeotermal enerjinin ise 2014’de 300 MW düzeyine ulaştırılması hedeflenmektedir.
Bunun için yalnız hükümetlerin (hükümetlerin sözü yerine resmi makamların denmesi daha uygun gibi geliyor) değil, özel sektörün, sivil toplum kuruluşlarının ve hatta bireylerin üstlenmesi gereken çok önemli roller bulunmaktadır. İstenilen hedefe ulaşmada sektöre destek olmak amacıyla Tüm Enerji Üretici ve Tüketici Dernekleri Federasyonu ( ENERJİ FEDERASYONU ) kurulmuş bulunmaktadır.
Ülkemizin enerji sektöründe; enerji çeşitliliğini de sağlayarak, üretim ve pazarlama aşamalarında, kaliteden taviz vermeden, dünyada güvenilen ve tercih edilen lider ülke olmasına katkı sağlamak amacıyla kurulan Tüm Enerji Üretici ve Tüketici Dernekleri Federasyonu ( ENERJİ FEDERASYONU ) bu amacını gerçekleştirebilmek için;
a. Yenilenebilir enerjiye dayalı elektrik üretim kaynaklarının ve üretim teknolojilerin geliştirilmesi ile verimliliğin artırılması amaçlı ulusal ve uluslararası projelere destek vererek ülkemizin bu konudaki potansiyelinin değerlendirilmesine katkı sağlayacak,
b. Enerji Federasyonunun amaçları ile örtüşen ulusal ve uluslararası kişi, kurum ve kuruluşlarla işbirliği imkanlarını geliştirecek, hazırlanan projelerin uygulanmasına öncülük yapacak veya projeleri uygulayacak,
c. Enerji de dışa bağımlılığın en aza indirilmesi ve bu konudaki sakıncaların giderilmesine yönelik alınacak önlemler, üretim stratejileri ile AR-GE faaliyetlerini teşvik edici bir politikanın benimsenmesine destek sağlayacak,
d. Tüketicilerin bilinçlendirilmesi yönünde çalışmalara öncülük edecek, çevrenin geliştirilmesi ve korunmasını gözeten bir çalışma yöntemi izleyecektir.
Osman ÖZBAY
GENEL BAŞKAN
Kaynak: EnerjiGazetesi