Kategori : ENERGY AGENDA NEWS, NUCLEAR ENERGY NEWS - Tarih : 21 October 2015
Türkiye’ye 3. nükleer santral kararı aldıran raporun ayrıntılarına ulaşıldı. Rakamlar 2023’te elektrik ihtiyacı 450 milyar KWh’e yükselecek olan Türkiye’de nükleerin gerekli olduğunu ortaya koyuyor.
Akkuyu ve Sinop Nükleer Santralları’nın ardından 3’üncü nükleerin büyük ihtimalle İğneada’da yapılacak olması bu konudaki tartışmaları yeniden canlandırdı. Özellikle çevreci gruplar, langoz ormanları nedeniyle santral yapımına karşı çıkarken, devletin stratejik planlamalarına ait belgeler Türkiye’nin nükleer santraldan vazgeçemeyeceğini ortaya koydu.
YENİ GÜÇ GEREKİYOR
Türkiye’ye “3. nükleer santral” kararı aldıran raporun ayrıntılarına ulaşıldı. Başta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olmak üzere çeşitli kurumların yaptığı çalışmalara göre, Türkiye’nin kurulu elektrik üretim gücü 72 bin MWh seviyelerine yükseldi. Bu durum arz fazlasını ortaya çıkarmasına rağmen, yapılan hesaplamalar 2023’te Türkiye’de yıllık elektrik ihtiyacının 400-450 milyar KWh’e yükseleceğini ve bunun için 120 bin KWh üzerinde kurulu güce ihtiyaç olduğu gerçeğini ortaya koydu. Türkiye, hidroelektrik, rüzgâr, jeotermal, güneş ve biyokütle potansiyelinin 2023’e kadar planladığı hedeflerinin tamamını gerçekleştirse bile, bu miktar 60-65 bin MWh civarında kalıyor.
ALTERNATİF DEĞİL DESTEK
Sanayi ve konutlara genel olarak kesintisiz bir şekilde elektrik verilebilmesi için tüketilecek enerjinin o an için sepetteki mevcut kaynaklardan üretilmesi gerekiyor. Bir dengesizlik, 31 Mart’ta olduğu gibi sistemin çökmesine yol açıyor. Sistemin sağlıklı çalışması için baz santralların yıllık en az 8 bin saat kesintisiz elektrik üretmesi şart. Nükleer santrallar, dünyada en uzun süre üretim kapasitesine sahip olan alternatifler olarak gösteriliyor. İşte bu santrallara ‘baz’ deniliyor ve bir ülkenin elektrik arzının güvenliği bu santrallarla sağlanıyor.