Kategori : NATURAL GAS ENERGY NEWS, ENERGY AGENDA NEWS, OIL & FUEL SECTOR NEWS - Tarih : 07 March 2017
KPMG’nin her ay düzenli olarak hazırladığı petrol ve gaz piyasaları analizinde bu ay, OPEC’in petrolde belli bir fiyat tabanı oluşturmaya çabaladığı bu dönemde üreticilerin verimlilik ve inovasyona yönelerek kazanç elde ettikleri belirtildi. KPMG Türkiye Enerji Sektör Lideri Onur Okutur, tüm dünyada enerji sektöründe yaşanan huzur ortamını dolardaki yükselişin bozacağını söyledi.
KPMG Türkiye Enerji Sektör Lideri Onur Okutur, “Petrol satışlarının neredeyse tamamı ABD doları üzerinden yapıldığından, doların değerlenmesi tüm dünyadaki enerji pazarlarını derinden etkileyecek. Ancak tünelin sonunda yeniden rahatlama var” dedi. Okutur şöyle devam etti: “Verimlilik ve inovasyona yönelen enerji üreticileri, son zamanda iyi kazançlar elde ederek rahata kavuşmuşlardı. Doların yükselişi tüm dünyada bu rahatı kaçıran bir gelişme oldu. Önemli Asya pazarlarında satın alma gücünün düşmesiyle birlikte tüketimde daralma görülecek. Ancak yükselen fiyatlar ve değerlenen dolar zorlu birkaç yılın ardından üreticilere meyvelerini de sunmaya başlayacak. Genel olarak arz ve talep etkileri uluslararası ham petrol fiyatlarında hafif seviyede de olsa düşüş trendine girilmesine neden olacak. ”
Asya’da talep dengesizliği sürüyor
Okutur şu bilgileri verdi: “Geçtiğimiz iki yıl boyunca fiyat seviyelerinin düşük seyretmesi sonucu Güneydoğu Asya (ASEAN) ülkelerindeki enerji talebi artmaya devam etti ve ülkelerin son on yıldır kaydettiği büyümeyi güçlendirici etki yaptı. Talepteki bu artışın büyük bir kısmı, benzin, jet yakıtı ve kerosen gibi orta distilat segmentindeki ürünlerden sağlandı. Özellikle talep tarafındaki oluşan dengesizliğin etkileri hem konvansiyonel (kömür ve gaz) hem de yeni (biyokütle, biyoyakıt ve yenilenebilir enerjiler) enerji kaynaklarına, artan talep şeklinde yayıldı.”Büyük ölçüde Çinli küçük rafinerilerin hâkimiyetinde olan Asyalı rafinericilerin kâr marjlarında düşüş görüldüğüne dikkat çeken Okutur, “Bölgede giderek bir orta distilat ürün fazlası stoku oluşması, son iki yılda arama ve üretim faaliyetlerinde yoğunlaşan stresin işleme, iletim ve depolama faaliyetlerine doğru kayabileceğinin bir işareti. Asya merkezli (Çin, Vietnam ve Hindistan) rafineri kapasitelerini günde 500-750 bin varil seviyelerine çıkaracak yeni yatırım ve/veya tevsi planları ise durumun daha da kötüleşmesine yol açacak” şeklinde konuştu.
Netliğe ihtiyaç var
Brent petrolün fiyatının kritik seviyelere ulaştığına dikkat çeken Okutur, “Son fiyat hareketleri ise, bizi yakın gelecekte nelerin beklediğine dair net bir resim ortaya koymuyor” dedi. Okutur şunları ekledi: “Son 2 aydır fiyatlar Kasım 2016’da yakaladığı yukarı yönlü ivmesini kaybederek 55 dolar seviyelerinde yatay olarak seyretti. 55 dolar oldukça güçlü bir direnç seviyesi olarak ortaya çıkmış görünüyor. Aylık kapanışın 60 doların üzerinde gerçekleşmesi ise fiyatların yeniden yukarı hareket etmesini sağlayacak. Ancak kısa vadeli fiyat hareketleri ise daha ziyade fiyatlarda artış trendinin başlangıç noktası olan 46-48 dolar seviyelerine doğru bir düzeltme hareketi yaşanacağına işaret ediyor. 44 doların altındaki bir aylık kapanış ise 30-35 dolar bandına doğru yeni bir fiyat düşüşü baskısı yaratacak.”