Kategori : ENERGY AGENDA NEWS, ENERGY EFFICIENCY NEWS - Tarih : 04 June 2018
‘5 Haziran Dünya Çevre Günü’ dolayısıyla bir açıklama yapan Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği-İZODER Yönetim Kurulu Başkanı Levent Pelesen, “Binalarda enerji verimliliği, çevresel sorunlar ile mücadelede en etkin uygulamadır. Sağlıklı, enerji verimli ve çevreye duyarlı yapıların, Türkiye’nin her yerinde yaygınlaşmasını sağlamalıyız” dedi.
Türkiye’deki binaların tümünün, daha az enerji harcayıp fosil yakıt tüketimini azaltan ısı yalıtımlı, çevre dostu bir yapıya kavuşması gerektiğini vurgulayan İZODER Başkanı Levent Pelesen, “Standart ısı yalıtımı uygulamaları, fosil yakıt tüketiminin azalmasını sağlar. Bu nedenle binalarda enerji verimliliği, çevresel sorunlar ile mücadelede en etkin uygulamadır. Isı yalıtımı ile kış mevsiminde ısıtma, yaz mevsiminde ise soğutmaya katkıda bulunarak enerji tasarrufu sağlanmasının yanı sıra, atmosfere yayılan sera gazlarının salınımında büyük oranda düşüş kaydediliyor. Bu gerçekler ışığında, sağlıklı, enerji verimli ve çevreye duyarlı yapıların, Türkiye’nin her yerinde yaygınlaşmasını sağlamalıyız” diye konuştu.
İZODER olarak, yalıtım bilincini Türkiye çapında yaygınlaştırmayı hedeflediklerini belirten Levent Pelesen, “Yalıtım, Türkiye ekonomisi ve son kullanıcı için büyük önem arz ediyor. Kamu ve kamuoyu daha çok bilinçlendikçe, yalıtım uygulamaları, binalarda enerji verimliliğini sağlamanın vazgeçilmez unsuru olarak gelişmeye devam edecek. Enerjimizi boşa harcamadan, güvenli ve konforlu yapılarda yaşamayı hedefliyor, aynı zamanda yüzde 50’ye varan tasarruf elde etmek istiyorsak, binalarımızın tamamını ısı yalıtımı ile koruma altına almamız şart” dedi.
Türkiye’nin 2030 yılı itibarıyla sera gazı emisyonlarını mevcut durumdan yüzde 21’e kadar azaltmayı hedeflediğinin altını çizen İZODER Başkanı Pelesen, konuşmasını şöyle tamamladı: “Günümüzde daha fazla enerji verimliliği sağlamak için düşürülmüş enerji limitleri dolayısıyla özellikle ısı yalıtımı uygulamalarının enerji verimliliğindeki rolü daha fazla önem kazandı. Bugün gelişmiş ülkeler sıfır enerjili konutlar, pasif evler gibi konseptlere yönelmiş durumda. Enerji verimliliği stratejileri kapsamında, özellikle binalar için sektör, kamu ve tüketiciler üzerlerine düşeni hassasiyetle yerine getirmektedir. Türkiye’nin de, İklim Değişikliği Paris Anlaşması’ndaki gibi uluslararası taahhütlerini yerine getirmesi, binalarda enerji verimliliği açısından yalıtımının sağlıklı gelişmesi için yaşamsal önemdedir.”