Kategori : ENERGY AGENDA NEWS, SOLAR ENERGY NEWS, WIND ENERGY & RES NEWS - Tarih : 25 March 2013
Almanya yenilenebilir enerjiye geçişte kısa zamanda uzun yol aldı. ‘Yeşil’ elektrik artan talebe rağmen ucuzluyor.
Almanya’da yenilenebilir kaynaklardan elde edilen elektrik giderek daha fazla rağbet görüyor. Ekolojik elektrik abonelerinin sayısı dört milyonu aştı. Yenilenebilir enerjilerin elektrik tüketimindeki payı yüzde 25’i buluyor. Ancak yeşil elektriğin gerçekten su katılmamış olduğu ve rüzgâr ya da güneş gibi tükenmez kaynaklardan elde edildiği, tartışma götürür. Emisyonsuz elde edilen elektriğe neden bu kadar talep var?
Kimi, enerji dönüşümünü hızlandırmak, kimi ucuz olduğu için, kimi Fukuşima’daki nükleer felaketin etkisiyle ve kimi Alman da çevre dostu olduğunu göstermek için yeşil elektriğe geçiyor.
Almanya’nın dört büyük enerji şirketinden de yeşil elektrik almak mümkün. Ancak tüketici yüzde 100 yenilenebilir kaynaklardan elde edilen elektriği tercih ediyor. Almanya’da yüzde 100 çevre dostu elektrik satan dört şirket bulunuyor. Çevre dostu olduğunu söyleyenlerin çoğu tam yeşil elektrik dağıtmıyor. Bu şirketler kömür ve nükleer enerji santrallerinden elektrik çekiyor ve yenilenebilir enerji santrallerine yatırım yapmıyor.
Hangisi yeşil?
Lichtblick adlı yeşil elektrik şirketinin Koblenz şube müdürü Thomas Svetec farkı şöyle açıklıyor: “Hep şu örneği veririm: Diyelim ki 50 yıldır kasabım ve herkes beni tanıyor, kasaplık yaptığımı biliyor. Sonra vejetaryenlik modası başlıyor, ben de vejetaryen lokantası açıyorum. Büyük holdingler de aynen böyle. 50 yıldır termik santral elektriği sattıktan sonra moda olduğu için yeşil elektrik pazarlıyorlar. Büyük inandırıcılık problemleri var.”
Tüketici yüzde 100 yeşil elektrik satanı nasıl bulacak? Fiyat tarifeleri içinden çıkılacak gibi değil. Bu durumda yeşil enerji sertifikası yol gösterici olabilir. Ama yeşil damgası enflasyonu da kafa karıştırmaktan başka şeye yaramıyor. Eyalet tüketiciyi koruma merkezinden Udo Sieverding bu nedenle tek tip sertifika uygulamasına geçilmesinin kaçınılmaz olduğunu söylüyor.
Yeşil elektriğe, çevreye gerçekten yararı olması şartıyla geçilmesi gerektiğine işaret eden Sieverding, elektriğin yenilenebilir kaynaklardan elde edildiğinin tek bir merci tarafından tescil edilmesinin şart olduğunu belirtiyor.
İskandinavya, Avusturya ve İsviçre’den sonra Almanya’da da yeşil enerji talebi artıyor.
Nükleer korkusu
Almanya’da da, enerji dönüşümüne şahsi katkıda bulunma, sürdürülebilir tüketime katılma ve yeşil elektrik kullanma eğiliminin arttığını belirten tüketiciyi koruma merkezi uzmanı Sieverding, Alman çevre hareketinin ve son yıllardaki nükleer enerji tartışmalarının bunda önemli rol oynadığı görüşünde.
Henüz konuyla ilgili bilimsel araştırma yapılmamış. Ancak çoğu Alman’ı yeşil elektriğe iten, çevre korumaya katkıda bulunma duygusu.
Çevre dostu olmanın maddi yararı da var. Yeşil elektrik, normal elektriğe göre daha ucuz. Uranyum, doğal gaz ve kömürün fiyatı artarken, güneş, rüzgâr ve biyo kütlenin sınırsız ve bedava olması hammadde maliyetini düşürüyor.
Kaynak: Enerji Enstitüsü