Kategori : ENERGY AGENDA NEWS, GEOTHERMAL ENERGY NEWS - Tarih : 07 May 2016
Jeotermal enerji yatırımlarıyla biranda sadece Türkiye’nin değil dünyanın da dikkatini çekmeye başlayan Manisa’nın Alaşehir ilçesinde yerel ağızla ‘ıscak su’ denilen jeotermal yatırımlar dünyanın en önemli enerji kuruluşlarının katıldığı ve Türkiye’nin en önemli enerji etkinliği olan 22’nci Uluslar arası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansında da gündeme geldi.
3 gün süren ve Alaşehir Belediye Başkanı Dr. Gökhan Karaçoban’ın da katıldığı etkinliğin son gününde Alaşehir Belediye Başkan Danışmanı Sami Çeltikoğlu ‘Yerel yönetimlerin jeotermal elektrik santrallerine bakış açısı’ konulu bir sunum yaptı.
Türkiye’nin en önemli enerji etkinliği olan 22’nci Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı (ICCI 2016) İstanbul Fuar Merkezinde gerçekleştirildi. 3 gün süren etkinliğe Alaşehir Belediye Başkanı Dr. Gökhan Karaçoban ve Başkan Danışmanı Sami Çeltikoğlu da katıldı. Başkan Danışmanı Çeltikoğlu konferansta ‘Yerel yönetimlerin jeotermal elektrik santrallerine bakış açısı’ konulu bir sunum yaptı.
Konuşmasına Alaşehir’deki jeotermalin tarihçesiyle başlayan Çeltikoğlu, “Buradaki hazirunun yabancı olmadığı bir konu jeotermal. Oysa biz Alaşehirlilerin, vatandaşlarımızın tabiri ile ‘ıscak su’, ‘sıcak su’ dedikleri konu. Bize yabancı olan, sonradan karşımıza çıkan bir kavram. Devasa kuleler, iş makinaları, baretli insanlar, hatta kimi zaman yabancı insanlar. Fakat itiraf etmeliyim ki artık alıştık, anladık. Alaşehir’de jeotermalin tarihi çok eski yıllara dayanmaktadır. MÖ 150’li yıllarda Bergama Kralı şehirdeki şifalı sulardan, ılıcalardan ve uzun ömürlü insanlardan dolayı ‘ölüm giremez’ diye şehir girişine bir yazı astırıyor. Alaşehir’de bulunan zeugma kadar eski bir geçmişi olan yaklaşık 2000 yıllık Dionoysos Şarap Tanrısı mozaiğinde motif olarak şifalı sular ve bereketli toprak figürleri işleniyor. Evliya Çelebi Seyahatnamesinde şifalı sular ve ılıcalardan ‘Ala Şar’ adı ile Alaşehir’den bahsediyor.
Yakın tarihimizde de Alaşehir 287 santigrat derecelik sıcak su kaynağı ile Türkiye’nin 1., Dünya’nın 3. sıcak su kaynağı olarak, Dünya gündemine giriyor ve ezberleri bozuyor. Tabi bunların yanında bir de jeotermal patlama ile de ülke gündeminde uzun süre yer aldığımızı da hatırlatmak istiyorum. Ve şimdiki zamana geldiğimizde Alaşehir, 9 jeotermal enerji firmasının yatırım alanı haline geldi. Mevcut kurulu güç şuan da 100 MW, yakın gelecekte planlanan kurulu güç 350 MW, Alaşehir’de şuan faaliyette olan firmaların yaptığı yatırım miktarı 400 milyon dolar. Bunlar şehrimiz adına, ülkemiz adına sevinç duyulacak gelişmeler. Katkı koyanlara, emek harcayanlara teşekkür ediyorum.” dedi.
Jeotermal enerji kullanımının tarım ve çevreye olumsuz etkisinin olmaması, Jeotermal enerjinin alternatif kullanım olanaklarının Alaşehir’in ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkı sağlaması amacıyla hazırladıkları ve hibe desteği almaya hak kazanan AB Projesi hakkında da bilgiler veren Çeltikoğlu proje hakkında şunları söyledi:
“Bu projemizde Alaşehir Belediyesi ve özel sektör ortaklığı olacak. Enerji Firmaları ile karşılıklı iş birliği oluşturacak paylaşımlar yer alacak. Jeotermal ısıtmalı sera ısı temini ve 5 bin konut için şehir ısıtması çalışmaları yer alacak. Birçok soru işaretine, birçok kafa karışıklığını bu projemiz sayesinde gidermeyi hedefliyoruz. 287 santigrat derece ile Türkiye’nin en sıcak suyunun bulunduğu Alaşehir’de, jeotermal enerji yatırımları hızla devam ederken, bizlerde Alaşehir Belediyesi olarak jeotermal enerji yatırımlarının çevre, tarım ve ekonomiye katkılarını/etkilerini araştırmak üzere, Kolektif Bilinç Derneği, BUV – (Almanya İş Hayatı Dernekleri Federasyonu), Alaşehir Ticaret Borsası ve Alaşehir Ziraat Odası işbirliğiyle ‘Jeotermal Enerji Alaşehir’ Projesini hayata geçiriyoruz. Projede ‘Jeotermal Enerjinin Çevre, Tarım ve Ekonomiye Etkileri’ bilim temelli olarak araştırılacak.
Projenin amacı; Enerji alanında Türkiye ve AB üye ülke sivil toplumları arasındaki güçlü bağların ve ileri düzey işbirliğinin kurulmasına katkı sağlamak ve ‘Jeotermal enerjinin çevre, tarım ve ekonomiye etkilerinin’ bilim temelli tartışılmasına zemin hazırlamaktır. Tüm kesimlerin desteği ile jeotermal enerjinin alternatif kullanım olanakları konusunda yol gösterici olması beklenen proje ile bölgesel olarak Alaşehir ilçesine yönelik, multidisipliner açıdan ele alınmış Alaşehir’in Jeotermal Enerji Vizyonu’nun da geliştirilmesi beklenmektedir. Almanya ve Türkiye arasında, yerinde bilgi ve uzmanlık paylaşımı amacıyla her iki ülkeye proje ekibi haricinde, her iki ülkeden STK, kamu, özel sektör ve üniversite temsilcileri ziyaretler ve alan çalışmaları gerçekleştireceklerdir.
Almanya’yı seçmemizdeki neden çevre hassasiyetlerinin en üst düzeyde olan bir ülke olması. Ardından Jeotermal enerjinin çevre, tarım ve ekonomiye etkilerinin konulu Kongre/Çalıştay ile konunun tüm taraflarının bilim ve mühendislik temelinde bir araya getirilerek, başta Türkiye’nin ardından da bölgesel olarak Alaşehir’in jeotermal konusundaki politikasına yol gösterici ve katkı koyucu öneriler geliştirilmesi sağlanarak, Alaşehir’in jeotermal vizyonu belirlenmesi hedeflenmektedir. 4 gün sürecek bir ‘Jeotermal Enerjinin Çevre, Tarım ve Ekonomiye Etkileri’ konulu bir Kongre/Çalıştay gerçekleştireceğiz.”
Kaynak: Bültenler