Yeni ABD Başkanı Joe Biden, iklim değişikliğiyle mücadeleye ağırlık verecek. Bu kapsamda 1,5 milyon sürdürülebilir ev inşa edilecek, fosil yakıtsız toplu taşıma sistemine geçilecek. Prof. Dr. Çiftçi, Türkiye’nin de ABD’deki bu değişimi dikkate
Prof. Dr. Talat Çiftçi, Joe Biden’in göreve gelmesiyle ABD’nin yeniden iklim değişikliğine karşı Paris Sözleşmesi’ne uyacağını taahhüt etmesinin, bütün dünya açısından olumlu bir gelişme olduğunu söyledi.
Altınbaş Üniversitesi Öğr. Üy. Prof. Dr. Talat Çiftçi, Joe Biden’ın Donald Trump’ı yenerek ABD Başkanlığı’na seçilmesinin ardından küresel iklim değişikliğiyle mücadelenin nasıl bir şekil alacağına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Covid-19 salgını sürecinde pek çok ülkede hava kirliliği konusunda iyileşmeler yaşandığını hatırlatan Çiftçi, bu sayede tüm dünyada iklim değişikliği ile mücadelenin sonuç alıcı olabileceğine duyulan inancın arttığını ifade etti.
Paris İklim Sözleşmesi’ne dönüş
Yeni ABD Başkanı Joe Biden’in, selefi Donald Trump’ın rafa kaldırdığı Paris İklim Sözleşmesi’ni yeniden masaya getirdiğine dikkat çeken Talat Çiftçi şunları söyledi:
“Başkan Biden ile birlikte, küresel iklim değişikliğini frenleyebilecek bir yönetimin göreve geleceği beklentisi kısmen realize olmuş durumda. Biden’ın göreve gelir gelmez federal arazilerde petrol ve doğal gaz işletim sözleşmelerin durdurulması, fosil yakıtlara devlet desteğinin azaltılması, yoksullarla azınlıkların yaşadığı bölgeleri kirlilikten korumaya yönelik tedbirlerin güçlendirilmesine ilişkin kararnameleri imzaladı. Zaten göreve geldiği ilk gün de Kanada ile yürütülen ancak çevrecilerin karşı çıktığı Keystone XL petrol boru hattı projesini iptal etmişti.Biden’in imzaladığı temiz enerji başkanlık kararnamesi ile de kamu temiz enerji araçlarının alımı ve direnç artırma planlarının hazırlanması teşvik ediliyor.”
Karbon nötr hedefliyor
Başkan Biden’ın ABD’nin önüne 2050 yılına kadar “karbon nötr” hale gelmek gibi iddialı bir hedef koyduğuna işaret eden Prof. Dr. Talat Çiftçi “Bu hedef, artık sadece doğada tüketilebilecek kadar karbondioksit üretilmesi ve doğaya salınmasına izin verilmesi anlamına geliyor. Ayrıca gelecekte petrol, kömür ve kaya gazı gibi fosil yakıtların kullanılmayacağını söylüyor. Onların yerine, küçük ölçekli nükleer santrallerin kurulması düşünülüyor” diye konuştu.
1.5 milyon sürdürülebilir ev
ABD’nin enerji alanında da 2035 yılında % 100 temiz elektrik üretilmesi gibi bir hedef ortaya koyduğunu kaydeden Çiftçi, bu amaçla okyanuslarda çok sayıda rüzgar türbinleri kurulmasının planlandığını anlattı. Enerji tasarrufu için binaların elden geçirilip güneş panelleri ile donatılmasının düşünüldüğüne değinen Prof. Dr. Talat Çiftçi, “Bu durumda 2025’e kadar 500 milyon binaya güneş paneli uygulanması gerekecek. Ayrıca, 1,5 milyon yeni sürdürülebilir ev yapılması da gündemde” dedi.
Elektrikli şarj ağı yayılıyor
Yeni ABD yönetiminin, fosil yakıtsız bir toplu taşıma sistemi hedeflediğini de anlatan Talat Çiftçi, elektrikli araçlar için şarj ağlarının da güçlendirileceğini kaydetti. Taşımacılıkta fosil yerine elektrik kullanımına geçişin yaklaşık 250 milyon aracın trafikten çekilmesi anlamına geleceğine dikkat çeken Prof.Dr. Çiftçi, aynı zamanda şehirlerde güvenli bisiklet yolları ve yaya bölgelerinin yaygınlaştırılacağının altını çizdi.
Ülkenin % 30’u koruma altına alınıyor
Yeni ABD yönetiminin ABD coğrafyasının yaklaşık % 30’luk bölümünü özel doğa koruma bölgeleri kapsamına almayı planladığını anlatan Talat Çifti, “Tüm bu hedef ve projeler için trilyon dolar mertebesinde bütçeler ayrılacak. Bütün bunlar küresel iklim değişikliği için çok etkili adımlar. Türkiye’de de uygulanmak üzere bu konuların tartışılmasında yarar olabilir” ifadelerini kullandı. Talat Çiftçi, “ABD’nin fosil yakıtlardan yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş stratejisi Türkiye için ne anlama geliyor” sorusuna ise “Bence bu dönüşüm küresel ölçekte bir ekonomik hareketlilik yaratacak. Bu süreçte sanayicilerimizin yeni ürün geliştirme ve ihracat fırsatları yakalayacaklarına inanıyorum” karşılığını verdi.
Tecrübeli isimler iklimin hizmetinde
Talat Çiftçi yeni Başkan Joe Biden’ın, iklim değişikliğiyle mücadele konularında çalışmak üzere Barack Obama yönetimi sırasında çevre konularında önemli görevlerde bulunmuş kişilerin de aralarında yer aldığı deneyimli bir ekip oluşturduğunu söyledi. Geçmişte ABD adına uluslararası çevre görüşmelerini yürüten John Kerry’nin bu konuda yine önemli bir rol üstleneceğini anlatan Çiftçi, “Çevre, su ve orman ile ilgili konuların yönetimi (Secretary of Interior) için Kızılderili asıllı Deb Haaland seçildi. Onun ekibinde, bu alanlarda çok deneyimli ve tanınmış uzmanlar görev yapacak” diye konuştu.