(Turkish) Avrupa Birliği (AB) Metan Stratejisi

Sorry, this entry is only available in Turkish. For the sake of viewer convenience, the content is shown below in the alternative language. You may click the link to switch the active language.

Avrupa Birliği (AB) Metan Stratejisi, Yeşil Mutabakat süreci kapsamında başlatılan girişimlerden biridir. Strateji, AB’nin metan emisyonlarını sürdürülebilir şekilde azaltmayı ve bu bağlamda küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle mücadeleye destek olmayı amaçlamaktadır. AB Metan Stratejisi çerçevesinde üye ülkeler, kamu ve özel sektör kuruluşları ve diğer paydaşlar enerji, tarım ve atık sektörlerindeki metan emisyonlarının azaltılmasına odaklanmaktadır. Bu sektörlere öncelik verilmesinin en büyük nedeni beşeri kaynaklı metan emisyonlarının neredeyse tamamının bu sektörlerdeki faaliyetlerden kaynaklanmasıdır.

 

Metan Neden Önemli?

Metan, karbondioksitten sonra iklim değişikliğini tetikleyen en önemli ikinci sera gazıdır. Son 100 yıllık zaman dilimi referans alındığında metanın küresel ısınma potansiyelinin karbondioksitten 28 kat daha fazla olduğu görülmektedir. Bu potansiyelin son 20 yıllık zaman ölçeğinde 84 kat olduğu gözlemlenmiştir. Bu bağlamda, metan emisyonları AB’nin 2050 iklim hedefleri ile yakından ilişkilidir. Bunun yanı sıra metanın yerel hava kirliliğini artıran bir gaz olduğu ve tek başına bile ciddi sağlık sorunlarına neden olan ozon oluşumunu da tetiklediği unutulmamalıdır.

Küresel antropojenik metan emisyonlarının yaklaşık üçte biri enerji sektöründen kaynaklanmaktadır. Uluslararası Enerji Ajansı, metanın doğal gaz şeklinde satılabilir bir ürün olduğu göz önüne alındığında, bu emisyonların %45’inin net bir maliyet olmadan azaltılabileceğini tahmin etmektedir. Önümüzdeki 30 yıl içinde insan faaliyetlerinden kaynaklanan metan emisyonlarını %50 oranında azaltmak, küresel sıcaklık değişimini 2050 yılına kadar 0,2°C azaltabilir. Bu da Paris İklim Anlaşması’nda taahhüt edildiği üzere sıcaklık artışını 2°C’nin altında tutmaya yönelik atılan çok önemli bir adımdır.

Enerji Sektöründeki Metan Emisyonları

Avrupa Komisyonu (EC) Aralık 2021 tarihinde enerji sektöründe metan emisyonlarını düşürmeyi hedefleyen bir regülasyon önerisini kabul etmiştir. Bu yasal düzenleme, enerji sektöründeki metan gazı emisyonlarının doğru ve tutarlı bir şekilde ölçülmesini, raporlanmasını ve doğrulanmasını öngörmektedir. Ayrıca, ürün ve süreçlerdeki metan gazı sızıntılarının tespit edilmesi, onarılması ve havalandırma gibi gerekli önlemlerin hızlı bir şekilde alınmasını gerektirmektedir.

Petrol ve Gaz Metan Ortaklığı (OGMP) tarafından yayınlanan metan emisyonlarının ölçülmesi ve raporlanmasına ilişkin öneriler, metan emisyonlarının tam olarak nerede ve ne kadar gerçekleştiğinin anlaşılmasına yardımcı olacaktır. OGMP, UNEP (Birleşmiş Milletler Çevre Programı) ve CACC (İklim ve Temiz Hava Koalisyonu) tarafından başlatılan çok paydaşlı bir girişimdir. Petrol ve gaz sektöründe metan emisyonları raporlamasının doğruluğunu ve şeffaflığını artıran, petrol ve gaz endüstrisi için tek kapsamlı, ölçüme dayalı bir raporlama çerçevesidir. Enerji sektöründe faaliyet gösteren şirketler, metan emisyonlarıyla ilgili yaptıkları hesaplama ve raporlama çalışmalarını bağımsız kuruluşlar aracılığıyla doğrulayabileceklerdir.

AB Metan Stratejisi ile ilgili Gelişmeler

Avrupa Komisyonu, metan stratejisi kapsamında belirlediği çalışmaları gerçekleştirmek üzere 2021 yılında UNEP, CCAC ve Uluslararası Enerji Ajansı ile birlikte Uluslararası Metan Emisyon Gözlemevi‘nin (IMEO) kurulmasını sağlamıştır. IMEO, küresel metan emisyonlarının hesaplanması, raporlanması ve azaltılması konusunda yürütülen çalışmalara yön vermek amacıyla ülkelere metan emisyon verileri sağlamaktadır. IMEO, metan emisyonlarının küresel ölçekte takibi için oldukça kritik bir yere sahiptir; zira, bu projeye AB Ufuk 2020’nin yanı sıra ABD Dışişleri Bakanlığı, Küresel Metan Merkezi ve Bezos Dünya Fonu gibi hükümet ortaklarının katkıları sunulmuştur.

IMEO, 2021’de başlatılan ve 2030’a kadar metan emisyonlarını %30 oranında azaltmak için AB-ABD öncülüğünde yürütülen bir girişim olan Küresel Metan Taahhüdü’nde (GMP) devlet aktörlerinin eylemlerine öncelik vermek ve taahhütlerini izlemek için araçlar sağlayacaktır. Bu arada, Küresel Metan Taahhüdü’nün uluslararası düzeyde yürütülen metan çalışmalarını çok büyük bir ivmeyle artırdığını söyleyebiliriz. GMP’nin ülke onayları geçen yıl 100 civarındayken yakın zamanda 150‘ye çıkmış; 50’den fazla ülke ulusal metan eylem planları geliştirmiş veya geliştirme sürecine girmiştir. IMEO, Kasım 2022’de gerçekleştirilen COP27’de metan emisyonlarını tespit etmek için uydu tabanlı bir sistem olan Metan Uyarı ve Yanıt Sistemini (MARS) duyurmuştur. Bu sistemin çalışması, enerji sektöründeki başlıca emisyon kaynakları ile başlayacak ve zamanla atık ve hayvancılık gibi diğer metan yayan sektörleri kapsayacak şekilde genişleyecektir.

Dilek AŞAN – Taksim Danışmanlık / dilek@taksimdanismanlik.com – www.dilekasan.com

AB Metan StratejisiAvrupa Birliği (AB) Metan StratejisiDilek Aşanmetan emisyonlarımetan emisyonlarının azaltılmasıPetrol ve Gaz Metan Ortaklığı (OGMP)Taksim danışmanlık
Yorumlar (0)
Yorum Ekle