(Turkish) Eğitimde Dijital Dönüşüm ile Geleceğin Üniversitesi Nasıl Olacak?

Sorry, this entry is only available in Turkish. For the sake of viewer convenience, the content is shown below in the alternative language. You may click the link to switch the active language.

Yeni nesil üniversiteler nasıl olacak? İş dünyası neler bekliyor, üniversiteler hangi eğitim modellerine göre öğrencilerini hayata hazırlayacak? Dünyanın en büyük eğitim kurumlarının dahi derslerini online ve ücretsiz açtığı bir dünyada üniversitelerin büyük dönüşüme hazırlanması gerektiği düşünülüyor.

Dijital dönüşüm; yeni teknolojiler ve çevrimiçi uygulamalar ile her sektör ve meslekte etkisini derinden hissettiriyor. Üniversitelerin geleceğinin nasıl olacağı, kampüs ve eğitim modellerinin dijital devrim ile birlikte nasıl dönüşeceği de merak konusu.

Dr. Görkem İldaş, “Yolun Başındayken” isimli eğitim programında “geleceğin üniversiteleri”ni Atlas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Batuhan Özay ile konuştu. Habertürk TV’de yayınlanan programda, yeni mesleklerin ortaya çıkmasıyla üniversitelerin de şekillendiğini ifade eden Prof. Özay, dijitalleşmeyle birlikte kurumların kombine modeller üzerine çalıştığını söyleyerek, “Üniversitelerin kendilerini geleceğe adapte etmeleri gerekiyor. Diplomayı alıp mezun olduktan sonra da belli dönemlerde tekrar üniversiteye dönüp, eğitim almanız gerekecek.” dedi.

MEZUNİYET SONRASI EĞİTİM SÜRECEK

Yeni neslin üniversite eğitimi için istihdam ve kariyere yönelik bir program talep ettiğini anlatan Prof. Dr. Özay, “Mezun olduktan sonra bir istihdam olacak, sonrasında bir kariyer planlayacaklar. O yüzden kampüs de akademik kadro da çok önemli. Ama geleceğin üniversitesi olarak bir şey daha eklemek lazım: Mezuniyet sonrası eğitim” dedi. Özay, şöyle devam etti:

“Biz üniversiteler olarak öğrencilere 21. yüzyılın yetkinliklerini de vermek zorundayız. Çünkü sadece geleneksel bilgiye dayalı eğitim artık gelecek üniversitelerin eğitim sisteminde yer almamalı. Aktif öğrenme modeli ya da hibrit öğrenme modeline üniversiteler gitmeli. Geleneksel eğitimde öğrencilere akademisyenler genel akademik bilgiyi derslikte verir. Sonrasında ödev ve projelerle ders dışında öğrenciler bu bilgileri özümsemesi istenir. Biz aktif öğrenme ya da hibrit öğrenme modeline göre eğitim modeli belirledik. Burada öğrenci ders öncesinde, hangi konular anlatılacak görecek, kendisine verilecek dokümanlara çalışıp gelecek. Anlamadıklarını soru haline getirecekler, akademisyenler bu sorulara göre öğrencileri gruplandıracak, akademisyenler bir anlamda öğrencilere danışmanlık yapacak. Böylelikle kendi bilgilerini özümsemiş olacaklar.”

İŞ DÜNYASI MEZUNDAN NE BEKLİYOR?

Öğrenme kavramının içerisinde çeşitli yetkinlikleri barındığını söyleyen Prof. Özay, “Biz üniversiteler esasında öğrencilerin bir kısmının bu yetkinlikleri ortaöğretim ve lisede almış olduklarını bekliyoruz. Ancak yetkinlikler biraz eksik kalıyor” diyerek, şunları ekledi:

“Eğitimde son durak üniversite olduğu için bizler de geleceğin üniversiteleriysek bu son durakta bu yetkinlikleri öğrencilere vermek zorundayız. Yaratıcılık, iletişim, etkileşim, bilgi, yaşam yetkinlikleri çok önemli. İstediğiniz kadar bilgi ya da tecrübeye sahip olun iletişim etkileşimde zayıfsanız maalesef o işte başarısız olursunuz. İş dünyası artık bu yetkinlikleri talep ediyor. Diploma derecesinin çok iyi olması artık onlar için yeterli değil.”

Atlas Üniversitesidijital devrimDijital dönüşüm haberleriDr. Görkem İldaşenerji sektörü piyasası haberlerionline eğitimProf. Dr. Batuhan Özayteknoloji ve bilişim haberleriüniversitelerde değişim ve dönüşümYeni nesil üniversiteler
Yorumlar (0)
Yorum Ekle