Dünya Sağlık Örgütü (World Health Organization – WHO) tarafından pandemi olarak ilan edilen, gündelik yaşam ve ekonomi üzerindeki sarsıcı etkileri tüm dünyada hissedilen Kovid-19, iş sağlığı ve güvenliği noktasındaki olağanüstü önlemleri de gündeme getirdi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından her yıl 4-10 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen ‘İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’ bu yıl bambaşka bir bilinç ve hassasiyetle kutlanırken, Knauf, ileri iş güvenliği standartlarını geliştirerek uygulamaya devam ediyor.
Dünya Sağlık Örgütü (World Health Organization – WHO) tarafından pandemi olarak ilan edilen, gündelik yaşam ve ekonomi üzerindeki sarsıcı etkileri tüm dünyada hissedilen Kovid-19, iş sağlığı ve güvenliği noktasındaki olağanüstü önlemleri de gündeme getirdi. İşveren ve çalışanların
işyerindeki güvenliğinin ve sağlığının korunmasına yönelik 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun önemini duyurmak amacıyla her yıl 4-10 Mayıs tarihlerinde ‘İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’ düzenleniyor. Herhangi bir sektörde çalışan herkes için geçerli olan kanun maddeleri pandeminin hasar verdiği tüm firmalar tarafından harfiyen uygulanırken, insan kaynağına tüm yönleriyle yatırımın önceliği bir kez daha öne çıkarıyor. Pandemi sürecinde global iş güvenliği standartlarını geliştirerek uygulayan Knauf, ileri acil durum planlarını kriz yönetim ekipleriyle devreye sokarak ve geliştirilmiş protokollerini pandemi sonrasına da uyarlayarak çıtayı yükseltiyor.
Tam zamanlı iş güvenliği uzmanlarıyla sistematik denetim
Knauf’un iş sağlığı ve güvenliği kapsamında uluslararası bir standart olan OHSAS 18001:2007’ye uygun şekilde çalıştığını dile getiren Knauf Türkiye Genel Müdürü Ali Türker, firma olarak her yıl Bureau Veritas markası tarafından denetime tabii tutulduklarını, standartın şartlarını Knauf Global iş güvenliği protokolleriyle geliştirerek sahalarında uyguladıklarını ifade ediyor. Türker, iş güvenliği protokollerinin detayları hakkında şu bilgileri veriyor: “Sahalarımızda tam zamanlı iş güvenliği uzmanları istihdam ediyoruz. Sahalarımıza hakim bir durumdayız. Örneğin taşeron firma sahamıza bir çalışma için gelmeden önce tüm yasal belgelerini çalışma planlanmadan önce e-mail ortamında, çalışma günü ise bir kopyalarını elden iletiyor. İş güvenliği uzmanlarımızın kontrollerinden sonra fabrikalarımızda bulunan iş güvenliği odalarımızda bilgilendirme videolarımızı izleterek ve gerekli kişisel koruyucu donanımlarını imza karşılığı teslim ederek iş ortaklarımızı fabrikalarımıza kabul ediyoruz. Tüm protokollerimiz, talimatlarımız, prosedürlerimiz entegre yönetim sistemimiz QDMS programı üzerinden yürütülüyor. Hergün yaptığımız 3 seviyeli günlük yönetim sistemleri toplantılarıyla da sahalarımızdaki uygunsuzlukları çalışanlarımızla birlikte tespit ederek hızlıca aksiyon alıyoruz. Düzeltici faaliyetlerin süreçleri bu sistem üzerinden sürüyor. Yasal eğitimlerin haricinde fabrikalarımızda sağlık kuruluşlarından sektörümüze özgü çeşitli eğitimler alıyoruz.”
Geçmiş tecrübeler geleceğin teminatı
İş sağlığı ve güvenliği konusunun pandemi öncesinde de Knauf’un taşıyıcı değerlerinin arasında bulunduğunun altını çizen ve 2019’da bu anlamda çok başarılı bir yıl geçirdiklerini kaydeden Türker, ekliyor: “2019’da Bölge CEO’muz Sayın Isabel Knauf iş güvenliği konusunda çalışanlarımıza hitaben bir video yayınladı. Fabrikalarımızda, ziyaretçileri karşıladığımız iş güvenliği odalarımızda İSG protokollerini içeren aminasyonlu videolar hazırlandı. Ekim ayında fabrikalarımızda iş sağlığı ve güvenliği konseptli Knauf Aile günü organize ettik; tiyatro gösterisi, araç simulasyonları ve bilgilendirme etkinlikleri ile eğlenceli vakit geçirerek iş güvenliğinin önemine vurgu yaptık.”
Kovid-19 ile acil durum eylem planı devrede
“Birikim sonucu elde edilen insan kaynağına gösterilen özen Knauf’un öncelikli değerleri arasındadır” diyen Türker, Kovid-19 salgını ile Knauf değerlerinin daha da derinleştiğini ve acil durum planlarının devreye sokularak kapsamlı çalışmalara başladıklarını söylüyor. “Bu olumsuz süreci en az hasarla atlatabilmek için Kovid-19 salgını özelinde kriz yönetimi ekipleri oluşturduk. Vardiyalarımızı birbirlerinden izole ettik. Her vardiyanın servis araçlarını birbirinden ayırarak çalışanların ayrı servis araçları kullanmalarını sağladık. Servis araçlarımızda kişisel mesafe kuralına uygun olarak çalışmalarımız devam ediyor. Sahalarımızda pek çok noktaya el dezenfektanları koyuldu. Tüm çalışma alanlarımız düzenli olarak dezenfekte ediliyor. Evden çalışması uygun olan personellerimizi bu modele geçirdik. Çalışanlarımıza Kovid-19 hakkında iş güvenliği uzmanlarımız ve iş yeri hekimimiz ile birlikte eğitimler verilmesini sağlayarak, bilgilendirme duyuruları dağıttık. Sahamızın pek çok bölümüne koronavirüs hakkında afişler asarak görsellerle bilinci arttırdık. Fabrkalarımıza giren herkesin ateşi ölçülüyor, maske ve eldiven gibi ekipmanlarla sahaya giriş yapılıyor. Kişisel mesafeleri koruyarak çalışmalarımıza devam ediyoruz.” diyen Ali Türker, Almanya merkeziyle birlikte maske sayılarını artırmak üzere girişimde bulunduklarını ve bulaşıcılığı azaltmak için tüm lokasyonlarda ziyaretçi girişleri ile alt yüklenici çalışmalarını erteledikleri açıklamasında bulunuyor. Türker, salgının başlamasıyla birlikte her hafta birden fazla toplantı yaparak yaşanan gelişmelere göre alınan aksiyonları revize ettiklerini ya da yeni aksiyonlar aldıklarını belirtiyor. Pandemi sürecinin tamamlanması ile ‘yeni normal’ sürece hızla adapte olacaklarını söyleyen Türker ayrıca kişisel mesafeyi koruyarak en yüksek hijyen tedbirlerinin alındığı planlara göre çalışmalarına devam edeceklerini vurguluyor.