Kategori : ENERGY AGENDA NEWS, ENERGY EFFICIENCY NEWS - Tarih : 15 October 2013
Bütün Türkiye’de olduğu gibi Bitlis’te de enerji tasarrufu yönetmeliği kapsamında ‘enerji kimlik belgesi‘ zorunluluğu getirildi.
Bütün Türkiye’de olduğu gibi Bitlis’te de enerji tasarrufu yönetmeliği kapsamında ‘binalara enerji kimliği’ zorunluluğu getirildi. Yönetmelik kapsamında, vatandaşların, enerji kaynaklarını daha potansiyel ve tasarruflu kullanabilmeleri amaçlanıyor.
Bitlis Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Hakan Gür, binaların enerji taleplerini ve karbon emisyonlarını azaltmak için yenilenebilir enerji kaynaklarının aktif olarak kullanılması gerektiğini söyledi. Türkiye için önemli bir sorun haline gelen enerji kullanımının artık çözüm noktasına geldiğine vurgu yapan Hakan Gür, “Yeni bina tasarımlarında mevcut binaların proje değişikliğini gerektiren önemli tadilat belgelerinde, mekanik elektronik tesisat değişikliğinde yönetmelikte bulunan esaslar göz önüne alınıp binalara enerji tasarrufu yapılır. Enerji kullanımının minimuma indirilmesi ekonomik açıdan vatandaşlara katkısı büyük olacak. 2000 yılından önce yapılmış bina stoku, sadece geçerli inşaat standartları açısından karşılaştırıldığında bile bugünkü yönetmeliğe göre en az iki misli enerji harcamaktadır.” dedi.
“YÖNETMELİĞE UYGUN OLMAYAN BİNALARA RUHSAT VERİLMEYECEK”
Yönetmeliğe uygun olmayan binalara yapım ruhsatı verilmeyeceğini açıklayan Gür, yeni yapılacak olan binaların projesinin ‘Bina Enerji Tasarrufu Yönetmeliği’ne uymak zorunda olduğunu ifade etti. Projeler yönetmeliğe uymadığı takdirde yapım ruhsatı verilmediğini ifade eden Gür, bunun, enerji tasarrufunun asgariye indirilmesi için devletin attığı kesin bir adım olduğunu söyledi. Gür, “Bina yapacak olan müteahhitler, projelerini çizdirirken bu yönetmeliğe göre çizdirmek zorundadır. Aksi halde binanın yapım ruhsatı verilmeyecek. Yine yönetmeliğe uygun projesine göre uygulama yapılmayan binalara ilgili idarelerce, yapı kullanım izin belgesi verilmeyecek. Yani vatandaş, yapılan binayı kullanamayacak. İmar ve ada parsel durumu dikkate alınarak ısıtma, soğutma, doğal havalandırma, aydınlatma gibi ihtiyaçlar asgari seviyede tutulması gerekiyor. Mimari uygulama projesi ve sistem detayları ısı yalıtım raporu ile uyumlu olmalıdır. Yenilebilir enerji kaynaklarının kullanımı araştırmalı, bina içerisinde sürekli kullanılan yaşam alanları, güneş ışığı ve ısısı, doğal havalandırmadan en uygun faydalanabilecek şekilde yerleştirilmedir.” diye ifade etti.
“SICAK SU SİSTEMLERİNİN DÜZENLİ KULLANILMASI ÇOK ÖNEMLİ”
Sıcak su kullanımın, yeni uygulamada proje yönetmeliğine esas olarak yapılması zorunlu olan yapılardan biri olduğuna dikkat çeken İl Müdürü Hakan Gür, şöyle konuştu: “Yapı ruhsatını esas alan kullanım alanı, 2 bin metrekarenin üzerinde olan oteller, hastaneler, yurtlar gibi, konaklama amaçlı konut hariç binalar ile spor merkezlerinde merkezi sıhhi sıcak su sisteminin planlanması şarttır. Mevcut olan binalar ile inşaatı devam edip henüz yapı kullanım izni almamış olan binalar da bu uygulamaya geçmek zorundadır. Merkezi ısıtma ve sıhhi sıcak su sistemlerinde ısınma ve sıhhi sıcak su giderlerinin paylaştırılmasına ilişkin yönetmeliğin amacı, mevcut ya da yeni, birden fazla bağımsız bölüme sahip, merkezi ya da bölgesel ısıtma ve sıhhi sıcak su sistemli binalarda, ısıtma ve sıhhi sıcak su giderlerinin, bağımsız bölüm kullanıcılarına paylaştırılmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektir. Otomatik kontrol sistemleri ve aydınlatma projeleri, enerjinin tasarruflu kullanılmasında önemli derecede katkı sağlıyor. Bina projeleri hazırlanırken, kullanıcının gün ışığından yeterince faydalanabileceği bir şekilde hazırlanmalıdır. Genel aydınlatmada kullanılacak lambaların özellikleri prosedürlere uygun olmalıdır. Doğal aydınlatma yeterli olduğunda zaman ayarlı ve insan mevcudiyetini algılayan ve cihaz ile yapay aydınlatmanın, otomatik olarak devreye girmesi gerekir.”
Kaynak: Haberler