Kategori : ENERGY AGENDA NEWS, GREEN TECHNOLOGY AND INFORMATION NEWS - Tarih : 14 February 2024
Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) ile Ege Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ESİAD), “Yapay Zeka ile Akıllı Yarınlar” sloganıyla Dijital Dönüşüm Zirvesi düzenledi. İlki 2017 yılında düzenlenen Endüstri 4.0 Zirvesi’nin devamı niteliğindeki Dijital Dönüşüm Zirvesi’nde, dijital dönüşümün önemi, sunduğu fırsatlar ve verimlilik artışı, özellikle yapay zekâ gibi konular ele alındı. Zirveye EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu, TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Perihan İnci ve İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban katılım gösterdi. Zirvenin, İzmir ve bölge ekonomisinin teknoloji odaklı, katma değerli büyümesi ve ekonominin dijital dönüşümü için önemli bir fırsat yaratması beklenmekte.
İzQ Girişimcilik ve İnovasyon Merkezi’nde gerçekleştirilen sunumunu Teknoloji ve Girişim Yazarı Timur Sırt’ın yaptığı zirvenin açılışında konuşan EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, teknolojik yeniliklerin, küresel dönüşümün temel taşlarından birini oluşturduğunu ve sektörel ayrım gözetmeksizin iş dünyasının temelini yeniden şekillendirdiğini belirtti. ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu da dijitalleşmenin sadece sanayi ve belli sektörlerle sınırlandırılamayacağını belirterek, aynı matbaanın icadında olduğu gibi, önemli paradigma değişikliklerini de beraberinde getirerek hayatın her alanına yayıldığını söyledi.
Geleceği Şekillendirme Sorumluluğumuzu Pekiştiriyoruz
Toplantıda konuşan EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, 2017 yılında ESİAD – EGİAD Sanayi 4.0 Zirvesinin ardından, 7 yıl sonra bu sefer Yapay Zeka ile Akıllı Yarınlar temasıyla yeniden biraraya gelinmesinin önemine vurgu yaparak, “Bu tema altında bir araya gelmemiz, bu dönüşümün sadece devam ettiğini değil, aynı zamanda hız kazandığını ve yapay zekanın sunduğu sınırsız potansiyelin ön saflarında olduğumuzu gösteriyor. Dönüşümün bu yeni aşamasında, inovasyon, sürdürülebilirlik ve toplumsal fayda konularındaki tartışmalarımızı daha da ileri taşıyarak, geleceği şekillendirme sorumluluğumuzu pekiştiriyoruz” dedi.
Yelkenbiçer, EGİAD’ın dönem temasının sürdürülebilirlik ve dijitalleşme olarak belirlendiğini vurgulayarak, bu alanda sürdürülen çalışmalara dikkat çekti. Dijital teknolojiler kullanılarak sürdürülebilir bir geleceğin altyapısının kurulduğunu ifade eden Yelkenbiçer, “Küresel çapta mevcut belirsizlikler, küresel tedarik zincirlerinin daha dayanıklı ve sürdürülebilir hale getirilmesinin zorunluluğunu vurguluyor. Bu bağlamda, yeşil teknolojilere olan ihtiyaç artmakta ve dijital teknolojiler kullanılarak sürdürülebilir bir geleceğin altyapısı kurulmaktadır. EGİAD Think Tank 2023 Girişimcilik araştırma raporu bulgularından biri de girişimcilerin yeşil ve dijital dönüşümünde öncü olduğu bilgisidir. Özellikle KOBİ ve büyük işletmelerimizin girişimci dostu olmaları, ikiz dönüşümde dünya çapında başarılar yakalayacak potansiyele sahip girişimcilerimizle beraber çalışabilecek ortam inşa edilmesi gerektiğine inanıyoruz. EGİAD Melekleri ağımızla bu alanda çalışan girişimcilere yatırım yapıyoruz. İZQ Girişimcilik ve İnovasyon merkezi çatısında da onlara firmalarımızla buluşabilecekleri platform kurmaya çalışıyoruz. Girişimciliği birçok alanda itici güç olarak gördüğümüz gibi sanayide dönüşüm için de en iyi alternatiflerden biri olduğuna inanıyoruz” dedi.
NEET Oranında %27 ile Birinci Sırada Olan Ülkemiz İçin Çıkış Yolu Arıyoruz
Ülkemizde şirketlerin, nitelikli eleman bulmakta zorlandıklarını ifade ederken, aynı zamanda üniversite mezunu işsizler, eğitim veya istihdam alanında yer almayan gençler ve giderek artan sayıda nitelikli insan kaynağının yurt dışına göç etmesi gibi sorunlarla da karşı karşıya olunduğunu hatırlatan Yelkenbiçer, “En nitelikli genç nüfuzumuzun geleceklerini maalesef ülkemizde değil yurt dışında arıyorlar. Neredeyse her kentte üniversitelerimiz olmasına rağmen iş gücüne katılma oranı düşüyor, işsizlik artıyor. Yapay zekâ ve robotik alanındaki ilerlemeler, kaliteli eğitimin önemini daha da artırıyor. Bu düşüncelerle EGİAD Think Tank çatısı altında NEET adı verilen “ne eğitimde ne istihdamda olan gençler” başlığında bir rapor hazırlığı içerisindeyiz. Üniversite sonrası istihdama katılmamış veya istihdamdan düşmüş gençlerimizi inceleyecek rapor ile OECD ülkeleri NEET oranında %27 ile birinci sırada olan ülkemiz için bir çıkış yolu arıyoruz. Raporun önerileri doğrultusunda gençlerimizin beceri ve yeteneklerini geliştirmelerine, dolayısıyla istihdam edilebilirliklerinin artırılmasına yönelik somut adımlar atmayı hedefliyoruz” dedi.
Rekabet Gücünün Yükseltilmesi Adını Çalışmalar Yapıyoruz
2017 yılında EGİAD ile ESİAD birliğiyle sanayide dönüşüm 4.0 etkinliği yaptıklarını hatırlatan ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu, “Bugün, Endüstri 4.0 olarak adlandırılan dönemi yaşıyoruz. Bilişim teknolojilerinin sanayi süreçlerine entegre edildiği, üretim ve iş yapma modellerinin dijitalleştirildiği bu dönemde hayatımıza bambaşka kavramlar girdi ve hızla yenileri ekleniyor. Artık nesnelerin interneti, büyük veri ve veri analitiği, bulut bilişim, artırılmış gerçeklik, katmanlı üretim, öğrenen robotlar ve tabi ki yapay zekanın gerisinde kalmak mümkün değil. Konuyu sanayi ve belli sektörlerle sınırlamak ise hiç mümkün değil. Devletin işlemlerinden ticarete, siyasetten eğitime ve sosyal yaşama kadar hayatın her alanında dijitalleşme söz konusu. Yapay zeka, aynı matbaanın icadında olduğu gibi, önemli paradigma değişikliklerini de beraberinde getirmekte” dedi. Dijital dönüşümün artık her yerde olduğunu; ancak, etkilerinin çok yönlü ve karmaşık bir boyut kazanmış durumda olduğuna vurgu yapan Zorlu, “Dijitalleşme ekseninde yaşanan sürekli ve olağanüstü değişim, toplumsal sistemin bütününde yeni bir dönemi başlatırken, ciddi riskler ve fırsatlar adeta birbirini kovalıyor. Siyasi çatışmaların, bölgesel savaşların, iklim değişikliği felaketinin, salgınların, küresel ekonomik sorunların yaşandığı, doğal kaynakların giderek tükendiği bir dünyadayız. Teknolojik gelişmeler ve yapay zeka bu sorunların hepsini kesen, ciddi bir potansiyeli içinde barındırıyor. Bu potansiyeli kontrol edebilmek, doğru kullanılmasını sağlamak ise konunun karmaşık yönünü oluşturuyor” diye konuştu.
Yapay Zekanın Sağladığı Hız ve Verimliliğin Ekonomiye Katkısı
Yapay zekanın sağladığı hızın, verimlilik artışı gibi unsurların, 2030’a kadar küresel ekonomiye 15.7 trilyon dolar katkıda bulunmasının öngörüldüğüne dikkat çeken Zorlu, “Buna karşılık 2025’e gelindiğinde, yapay zekanın 85 milyon işi ortadan kaldırabileceğinden, ancak 97 milyon yeni iş yaratabileceğinden de bahsediliyor. 12 milyon iş artışı çok dikkat çekici bir hesaplama. Ayrıca, dijital dönüşüm için küresel harcamaların 2026 yılına kadar 3.4 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Ülkemizdeki duruma bakarsak, halihazırda ihracatımızda yüksek teknolojili ürünlerin oranı %4 gibi düşük bir seviyede. Gelişmiş ülkeler arasında yer alabilmemizin yolu teknoloji ve inovasyona dayalı dijital dönüşümden geçiyor. Bu noktada nitelikli insan gücü yetiştirilmesi ve bilime dayalı kapsamlı eğitim koşullarının vakit kaybetmeden oluşturulması anahtar unsur” dedi.
İnci: Dijitalleşme, Sürdürülebilir Ekonominin Ateşleyicisi
TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Perihan İnci ise “Üretimde verimliliğin artırılması ve dijital dönüşüm sürecinin hızlandırılması ülkemizin kalkınma stratejilerinde giderek merkezi düzeyde konumlanıyor. Dijital dönüşüm uzun bir süredir TÜSİAD’ın da çalışma alanları arasında yer alıyor. Dijitalleşmeyi sürdürülebilir ve kapsayıcı bir ekonomik büyümenin ateşleyici bir unsur olarak görüyoruz. Türkiye’deki dijital kültür ve ekosistemin güçlendirilmesine bilgi toplumuna geçişin hızlandırılmasına, inovasyon kapasitesinin artırılmasına yönelik çalışmaları hayata geçiriyoruz. Günümüzde dijital ekonomi 2000 yılına nazaran 2 kat büyüdü ve küresel gayrisafi yurtdışı hasıladaki payını 2021 yılında 11 buçuk trilyon doların üzerine taşıdı. Bu rakam toplam küresel gayrisafi yurtdışı hasılanın yüzde 15 buçuğuna denk geliyor. 2025 yılına gelindiğinde ise dijital ekonominin küresel gayrisafi yurtiçi hasıladaki payının yüzde 25 olacağını öngörülüyor. Başka bir deyişle 2025’e geldiğimizde dijital ekonominin büyüklüğü ABD’nin gayrisafi yurtiçi hasılasına eşit olacak. Gelişmiş ülkelerde ise bu oranın şimdiden yüzde 35’lere kadar ulaştığına şahit oluyoruz. Bu büyük pazarın içinde büyük veri nesnelerin internet, yapay zekâ, geniş bant erişimi gibi dijital teknolojileri dijital ekonomide büyüme ve inovasyonun yapı taşları şeklinde sıralanacak. Ülkelerin ekonomik büyümelerini artırarak dünya ekonomik dengesinde yer almasının belirleyici de bu teknoloji alanlarında yaptıkları yatırımlar olacak” dedi.