Kategori : ELECTRICITY ENERGY NEWS, ENERGY AGENDA NEWS - Tarih : 28 December 2013
Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Başkanı Hasan Köktaş, “Türkiye’de iki tane bölgeyi (Dicle ve Van Bölgesi) bir ölçüde sistemin dışına çıkardığımızda yüzde 9.4′lere kadar teknik ve ticari kayıp düşmüş oluyor. AB standartlarına göre yüzde 7′ler civarında teknik kayıp olduğunu varsayarsak önemli ölçüde bu ortalamanın altına inmiş oluyoruz” dedi.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) Başkanı Hasan Köktaş, Elektrik Dağıtım Şirketleri’nin tanıtımı kapsamında ELDER (Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği) ve Kayseri ve Civarı Elektrik Türk A.Ş.’nin ev sahipliğinde Mirada Del Lago Otel’de gerçekleştirilen toplantıda değerlendirmelerde bulundu. Köktaş, elektrikteki kayıp kaçak oranına ilişkin, “Türkiye’de iki tane bölgeyi (Dicle ve Van Bölgesi) bir ölçüde sistemin dışına çıkardığımızda yüzde 9.4′lere kadar teknik ve ticari kayıp düşmüş oluyor. AB standartlarına göre yüzde 7′ler civarında teknik kayıp olduğunu varsayarsak önemli ölçüde bu ortalamanın altına inmiş oluyoruz” dedi.
Köktaş, yılsonu kayıp-kaçak hedeflemesine bakıldığı zaman iyileştirmenin gayet güzel gittiğine dikkati çeken Köktaş, bununla ilgili zamana ihtiyaç olduğunu ifade etti. Köktaş, kayıp-kaçak oranının yüksek olduğunu belirterek, tahakkuk ve tahsilatla kayıp-kaçağın birleşmesiyle bu oranın yüzde 86′ları bulduğunu dile getirdi. Kısa vadede dünyanın hiçbir yerinde özelleştirmenin olumlu etkisinin olmadığına dikkati çeken Köktaş, bu sistemin tamamının öngörülen hedefler doğrultusunda yönetilmesiyle bu sonuçların hepsinin ortaya çıkacağını söyledi.
Köktaş, “İletişim sektöründe hanehalkımızın harcadığı para sağlık sektörünün üstünde. Her birimiz bir ailenin ferdiyiz. Hiç konuşmadığınızda ödediğiniz para 22,5 liradır. Toplamda, sayı açısından baktığınızda 25 milyon civarında insanın ödediği elektrik bedelinin faturası bunun üzerinde. Hiç konuşmayarak her ay iki telefonunun varsa 50 lira para ödüyorsunuz” dedi.
Köktaş, 2015 itibarıyla Türkiye’nin, Enerji Verimliliği Strateji Belgesi gereğince hanehalkı dahil tüm tüketicilerin serbest tüketici olacağını belirtti. 4 tane GSM operatörünün olduğunu anlatan Köktaş, “4 operatörün rekabetinden söz ediyoruz. Sistemimize baktığımızda iletim, dağıtım, toptan tarafından yüzlerce ve binlerce rekabetin olduğu bir alanı konuşuyoruz. 34 milyon abonenin kendi tedarikçisini seçme hakkına sahip olduğu bir piyasa yapısından söz ediyoruz. Bizim enerji tarafına baktığımızda inanılmaz bir rekabet var. Avrupa’nın en çok konuşan, Twitter kullanan, ADSL abonesi olan ülkesiyiz. Geçen sene Türkiye’ye 1 milyon 100 bin smart telefon girdi ama algının insanlar üzerinde ne kadar etkili olduğunu görüyoruz” ifadelerini kullandı.
ELDER Yönetim Kurulu Üyesi Yaşar Arslan, Türkiye’deki elektrik şebekelerinin ortalamasının 30 yılın üstünde olduğunu belirterek, “Bu şebekeler yenilenmediği takdirde şikayetler artacak. Kentlerde yer altı şebekeleri yoğunlaştı ve şikayet oranı düştü ama kent dışına çıktığınızda özellikle kırsal kesimde çok fazla sorun yaratıyor. Bu sorunun aza indirmek yatırımla olacak işler. Yatırım miktarının 2.5 katı artmış olması aslında dağıtım şirketlerinin tarifede yaptığı iyileştirmeden kaynaklanıyor. Tarife öncesi özelleştirme amaçlı düşünülen birtakım iyileştirmeler önceden yapılmıştı. Bunu sizin ancak hizmet kalitesinde görme şansınız var. Şebekenin yenileşmesine bağlı olarak 20 yıl sürebilir. Bunu kısa sürede yaparsak şikayetler daha da azalır” diye konuştu.
Kaynak: Enerji Enstitüsü